Bölüm 7 - Gözdeler Koğuşu

233 48 1
                                    

"Bir kadın ömrüne bir çok isim sıfat sığdırır.Her deminde başka biri olur .Çocuk olur , kadın olur , ana olur ,hatta Rabbimin akıllı talihli kuluysa sultan bile olur . Mühim olan senin kendine hangi sıfatı ismi biçeceğin"

Sultan Ahmet emretmiş ya gerisi teferruat ; aldılar cariye Mahpeykar'ı çıkardılar gözdeler katına yaptılar mı sana Gözde Cariye Mahpeykar ...

-Halvet nasıldı hatuncuk (Cennet)

Mahpeykar biraz düşündü ; halvet olmamıştı söylemeli miydi bunu ? Söylerse gözdeler koğuşuna alınmazdı , geceleri yine onla uğraşırdı eğlence arayan cariyeler

-Sana diyorum hatuncuk

-Ben hatuncuk değilim ! Ben Anastasia'yım

-Hatice'sin sen (Cariyelerin kahkahaları)

-Söylerim seni Kraliçe Handan'a kızar sana !

-Bak hele sen hatuncuğa

Cennet , Mahpeykar'ın çenesini sıkıca tuttu.

-Bu yüzü iyi belle hatun ! Ben ne ateşlerden ne facialardan kurtuldum da bugüne geldim . Öyle basit bir şikayetle bana zarar veremezsin. Şimdi git dairene

Mahpeykar eşyalarını alıp gözdeler katına çıktı ve odasını buldu , tam elini kapı koluna atmıştı ki kapı açıldı .

-Artık gözdesin hatun , bundan böyle kapıları sen açmayacaksın kapı kulların açacak.(Cariye)

Mahpeykar'ın gözünde tuhaf bir gülümseme belirdi , birilerinin onun emrinde oluşunu özlemişti ; Kefalonya'da da öyle değil miydi zaten ? Mahpeykar ilk adımını attı gözdeler koğuşuna , demiştik öyle de oldu ; anne olmadan sultan oldu .

Anastasia bir prensesti , onun da kalesi kendi odası emrinde insanlar vardı , ama hiçbiri Osmanlı'daki kadar ihtişamlı ve kudretli değildi . İnsanlar önünde eğiliyor dediklerini yapıyorlardı.


MASUMİYET-Kösem #Wattys2016Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin