"Göbeğin şişmeye başlamış"
Kafamı tekrar Ece'nin boyun girintisine koyup kokusunu içime çektim bebek gibi kokuyordu dalin kokan kadınım ben Ece'nin boyun girintisini öperken o belinde olan elimi kaldırıp göbeğinin üzerine yerleştirdi.
"Özledim" dedi...
Daha tamamlamadığım bavuları açık bırakıp yan tarafta duran Rüzgar'ın odasına girdim.
Özgür Rüzgar'ı omuzuna koymuş sırtını ovuyordu ama benim oğluşum susmuyordu. Rüzgar'ı yavaşça kucağıma alıp burnunu öptüm.
Rüzar gözlerini bana dikerken gülümsemeye başladı bende gülümsedim. Burnumu karnına koyup onu gıdıkladım.
Rüzgar gülerken Özgür bir şeyler mırıldanıyordu ama ben duyamamıştım. Rüzgar'ı ters çevirip, kafasını göğüsüme yaslarken minik oğlumun elini kaldırıp Özgür'e el saladım ve odadan çıkıp, yatak odasına girdik.
Bavuları hazırlayıp bir köşeye koyarken yatakta uyuyan minik oğluma bakıp gülümsedim, bende yanına kıvrılarak yatım.
Özgür
Elimdeki sigaradan son bir nefes alıp sigrayı söndürdüm ve bahçe kapısını açıp salona girdim.
Ece ve Rüzar ortalıklarda yoktu bakalım benim iki meleğim ne yapıyorlar yavaşça merdivenlerden çıkıp, Rüzgar'ın odasına girdim.
Kimse yoktu. Kapıyı kapatıp bizim odaya girdim. Gördüğüm manzarayı kıskanırken onlara doğru ilerledim.
Rüzgar Ece'nın kucağında uyukluyordu ama kaşları çatıktı demek ki yeri rahat değildi, gülümseyerek onu Ece'nin kolarından aldım.
Oops! Bu görüntü içerik kurallarımıza uymuyor. Yayımlamaya devam etmek için görüntüyü kaldırmayı ya da başka bir görüntü yüklemeyi deneyin.
Dikkatli bir şekilde omuzuma yaslayıp Ece'nin yanına yatıp onu kendime çektim. Ece beli belirsiz homurdanırken Rüzgar pür dikkat annesini izliyordu.
"Oğlum, uykucu anneyi uyandıralım mı?"
Rüzgar sadece gülerken onu annesinin başına koydum ve rahatsız etmeye çalıştım. Ece gözlerini açarken Rüzgar'ı bir anda altına aldı ve gıdıklamaya başladı.
Sonra bana dönüp yakalarımdan tutu ve dudaklarıma yapıştı. Bu kadını gerçekten çok seviyorum. Elimi kaldırıp Ece'nin yanağına koydum ve usulca okşadım.
Bu güzel anın bitmesine istemezken, Rüzgar'ın çığlıkları yüzünden son bulmuştu.
"Ah be, oğlum ben sana kaç kere diğeceğim bu durumda ağlama diye"
Ece bana dönüp o narin eleriyle dudağımın üzerine vurdu ve kaşlarını çatı. Hiç aldırış etmeden yataktan kalktım ve banyoya girdim.
Güzel bir duşun ardından belime havlu takıp odaya girerken Rüzgar'ın yatakta olduğunu görünce yatağa ilerleyip, Rüzgar'ın yüzüne doğru eğildim ve kaşlarımı çatım.
"Aslanım ben sana öğretemeyecek miyim? Annenleyken ağlama diye sonra zevkimizin içine ediyorsun"
Rüzgar hızla eleriyle ayaklarını hareket etirirken biraz daha eğdim başımı ve o an gözüme yumruğu yemiştim.
