Gültepe Çocukları

Gültepe' de Yarışma✊

Melis erkenden kalktı ve yarışma için hazırlandı. Yelda kalkınca Melis' in hazırlandığını gördü ve "Erkencisin" dedi. "Bence sen geç kaldın. Bugün yarışma var" dedi Melis. "Benden daha heyecanlısın" dedi Yelda. "Tabii. Nede olsa annemle yarışıcam" dedi Melis. "Bak kızım, sen kazansan daha çok sevinirim bundan emin ol" dedi Yelda, Melis' in elini tutarak. Melis gülümsedi ve "Hadi ben gidiyorum. Yarışmada görüşürüz" dedi ve gitti.

Ebru ve Cemil yolda karşılaştılar. "Nasılsın?" dedi Cemil. "İyiyim sen?" dedi Ebru. "İyi çok şükür" dedi Cemil. "Bu arada gözün aydın, Berrin hamileymiş" dedi Ebru. "Teşekkür ederim" dedi Cemil. "Dede oluyosun he?" dedi Ebru gülerek. "Valla yaşlandık" dedi Cemil gülerek. "Bence torunun şanslı olucak. Senin gibi genç bi dedesi olucak" dedi Ebru. "Hadi ya" dedi Cemil gülerek. "Neyse görüşürüz" dedi Ebru. "Görüşürüz" dedi Cemil. Ebru yoluna devam etti. Cemil, gidene kadar Ebru' yu izledi.

Berrin, Selim' i Ahmet' i gördüğü yere getirdi. "Buradaydı" dedi Berrin. "Bidaha gelir mi acaba?" dedi Selim. "Gelmezse nasıl bulucaz? Of ya!" dedi Berrin. "Aa bak şurda bi kaç evsiz var. Soralım mı?" dedi Selim. "Bilirler mi?" dedi Berrin. "Sormaktan zarar gelmez" dedi Selim. Köşede duran, üstü başı yırtık adamın yanına gittiler. "Selamın aleyküm kardeş" dedi Selim. "Aleyküm selam" dedi adam. "Biz bi adam arıyoruz. Adı Ahmet. Tanır mısın?" dedi Selim. "Hafif kumral olan mı?" dedi adam. "En son kumraldı yani" dedi Selim. Berrin koluyla Selim' i dürttü. Adam saatine baktı ve "Saati gelmiş" dedi. "Ne saati?" dedi Selim. "O bu saatlerde, gün boyu topladığı paraları alır çiçekçiye götürür, sonrada mezarlığa gider" dedi adam. "Mezarlık?" dedi Selim. "Annemin mezarı" dedi Berrin.

Yarışma salonuna Yelda ve Oğuz geldi. "Melis neden erken geldi?" dedi Oğuz. "Bilmem" dedi Yelda. "Heyecanlı mısın?" dedi Oğuz. "Yani biraz heyecanlıyım tabiki ama ilk yarışma kadar değil" dedi Yelda. "Bi tarafta kızım, diğer tarafta sevdiğim. Kimi tutucam ben şimdi?" dedi Oğuz gülerek. "Aslında Melis' in kazanmasını istiyorum. Bu yarışmayı kazanmak benim için önemli değil" dedi Yelda. "Sen çok iyi bi annesin" dedi Oğuz. "Gerçekten mi?" dedi Yelda. "Gerçekten. Melis' in de bunu bildiğinden eminim" dedi Oğuz. Yelda Oğuz' a sarıldı.

Selim ve Berrin, Canan' ın mezarına gittiler. Mezarın yanında Ahmet duruyodu. "Yok artık! Bu Ahmet abi mi?" dedi Selim şaşkınlıkla. "Evet o" dedi Berrin. Ahmet' in saçı sakalı birbirine girmişti. Elinde içki şişesi vardı. Mezarın üstüne papatyalar koymuştu. "Annemin en sevdiği çiçektir papatya" dedi Berrin gözyaşlarını tutmaya çalışarak. "Yanına gitmek ister misin?" dedi Selim. Berrin olumlu anlamda başını salladı. Selim, Berrin' in elini tuttu ve Ahmet' e yaklaştılar. "Ahmet abi?" dedi Selim. Ahmet birden ayağa kalktı. "Meraba Ahmet abi" dedi Berrin. "Ö...Özür dilerim. Ö....Özür dilerim. Ö....Özür dilerim" diye tekrar etti Ahmet. "Ahmet abi sakin ol. Biz sana yardı..." diyecek iken Selim, Ahmet koşarak mezarlıktan uzaklaştı. Berrin ağlamaya başladı. Selim, Berrin' e sarıldı ve "Yardım edicez korkma" dedi.

Dolunay yarışma yerine geldi. "Hoşgeldin" dedi Yelda. "Hoşbulduk. Melis nerde?" dedi Dolunay. "Bilmiyorum o erken geldi. Sen keyfine bak" dedi Yelda. "Tamam" dedi Dolunay. O sırada Berrin geldi. "Aa Berrin! Hazırlanmamışsın?" dedi Dolunay. "Halim yok" dedi Berrin. "Neden? Bişey mi oldu?" dedi Dolunay. "Ahmet abiyi bulduk. Annemin mezarındaydı. Durumu çok ama çok kötü Dolunay" dedi Berrin ağlayarak. Dolunay hemen Berrin' e sarıldı. "Ya tamam, yuvamızı dağıttı. Ama ben onu abim yerine koymuştum. Onu çok sevmiştim. Onsuz hiçbişey yapmazdım. Ona yardım etme ihtiyacı duyuyorum" dedi Berrin. "Haklısın canım. Sonuçta bi geçmişiniz var. Bencede yardım etmelisin" dedi Dolunay. O sırada Şeyma geldi ve "Selam kızlar!" dedi. "Şeyma? Senin ne işin var burda?" dedi Dolunay şaşkınlıkla. "Ne demek ne işin var? Bende Gültepe kızlarından değil miyim?" dedi Şeyma gülerek. "Sen kendini Maya' nın yerine mi koyuyosun?" dedi Dolunay. "Yani sonuçta Maya gitti ve yerine ben geldim" dedi Şeyma. "Sen ağzında kuş tutsan yinede Maya' nın yerine geçemezsin. Şimdi defol git burdan!" dedi Dolunay. "Sırf Can' la evli olduğum için ve onun çocuğunu taşıdığım için böyle davranıyosun dimi? Kıskançlıktan çatlıyosun" dedi Şeyma. "Berrin al şu kızı şurdan!" dedi Dolunay. "Tamam canım sakin ol. Şeyma! Senin burda işin yok! Hadi yoluna!" dedi Berrin. "Sizene kızım! Ben buraya defile izlemeye geldim!" dedi Şeyma. "O zaman başka masaya geç at toynağı!" dedi Dolunay. "Üf tamam be sizinle uğraşamam" dedi Şeyma ve yan masaya geçti. "Yolucam ya!" dedi Dolunay. "Tamam canım sakin ol. Bakma o tarafa" dedi Berrin. Ve yarışma başlamıştı. İlk önce Yelda' nın tasarladığı elbiseler çıktı ve büyük bir alkış aldı. Daha sonra Melis' in tasarladığı elbiseler çıktı ve oda büyük bir alkış aldı. Sıra oylamaya geldi. Jüriler kendi aralarında konuşup, oylarını verdi. Sunucu sahneye çıktı ve konuşmasını yaptı. Daha sonra Melis ve Yelda' yı yanına aldı. "Sizce birinci kim olur Melis hanım?" dedi sunucu. Melis' in tüm enerjisi gitmişti, yüzü gülmüyodu. Çünkü Osman hala gelmemişti. Melis' in gözü hep kapıdaydı. "Melis hanım?" dedi sunucu. "Şey..." dedi Melis. O sırada kapıdan Osman girdi. Melis' in yüzü gülücüklerle doldu ve "Ben birinci olucam!" dedi. Herkes alkışladı. Osman' da alkışladı ve göz kırptı. "Peki Yelda hanım, sizce kim birinci olur?" dedi sunucu. Yelda Oğuz' a baktı ve "Bende birinci olsam, kızımda birinci olsa fark etmez" dedi Yelda. Herkes tekrar alkışladı. Ve sıra birinciyi açıklamaya geldi. Sunucu elindeki zarfı açtı ve "Birinci....Birinci....Birinci Melis Bıkmaz!" dedi. Salonda kocaman bir alkış koptu. Yelda hemen Melis' e sarılıp "Tebrik ederim kızım" dedi. Sunucu mikrofonu Melis' e verdi. "Öncelikle çizimlerimde bana ilham veren kişiye teşekkür etmek istiyorum. Osman...Seni seviyorum" dedi Melis. Osman gülümsedi. "Daha sonra, bu ödülü ben bu çizimlerin gerçek sahibine vermek istiyorum" dedi Melis. Herkes şaşkınlıkla Melis' e baktı. Dolunay Berrin' e yaklaşarak "Melis kendi yapmadı mı çizimleri?" dedi. "Kendi yaptı diye biliyorum" dedi Berrin. "Bu çizimlerin asıl sahibi çok sevdiğim bir kadın. Wilma!" dedi Melis. "Wilma?" dedi Yelda. O sırada arkadan Wilma geldi. Oğuz ve Yelda birbirine baktı. "Bana çok yardım eden kişidir kendisi. Aslında bu yarışmayı ben değil, o kazandı. Bu yüzden bu büyük ödülü ve kupayı, Wilma' ya veriyorum. Yarışmanın birincisi Wilma!" dedi Melis. Wilma ödülü aldı ve bozuk Türkçesiyle "Hepinize teşekkür ediyorum" dedi. "Oğuz, bu ne?" dedi Yelda. "Ah Melis! Nerden bulmuş Wilma' yı?" dedi Oğuz sinirle. "O zaman Yelda hanımıda sahneye alalım ve birbirlerini tebrik etsinler" dedi sunucu. Yelda güçlükle sahneye çıktı. Wilma' yla yıllar sonra tekrar karşı karşıya geldiler. Ortalarında da Melis vardı. "Tebrik ederim" dedi Yelda titreyen sesiyle. "Bende seni tebrik ederim. Çok akıllı bir çocuk doğurmuşsun" dedi Wilma. Uzun uzun birbirlerine baktılar. Melis ise bu anın tadını keyifle çıkardı.