Gültepe Çocukları

Gültepe' de Değişenler✊

1 yıl sonra;
Selim ve Berrin 1 yıldır evlilerdi. Evlilikleri çok güzel ve sorunsuz devam ediyordu. Selim Ülkü Ocaklarına gitti. "Fırat abi nerde?" diye sordu. "İçeride" dedi ocaktan biri. Selim içeri girdi. "Oo hoşgeldin Selim" dedi Fırat. "Hoşbulduk reis. Nasılsın?" dedi Selim. "Çok şükür. Seni sormalı evlilik nasıl?"  dedi Fırat. "Çok şükür iyi abi" dedi Selim. "Seni buraya önemli bi konu için çağırdım" dedi Fırat. "Buyur reis" dedi Selim. "Bigün bana bişey olursa yerime geçicek birini arıyorum" dedi Fırat. "Allah korusun abi o nerden çıktı?" dedi Selim. "Boşver şimdi onu. Benim gibi olması lazım. Benim gibi birini tanıyo musun?" dedi Fırat. Selim biraz düşündü ve "Yani bizim çocuklar var bi" dedi. "Gönül ister ki sen ol, ama sen daha 1 yıllık evlisin. Karınla ol" dedi Fırat. "Sağol abi. Zaten benim durumları biliyosun. Ocaktayken başkanlığa kadar yükselmiştim. Sonrasında zaten devrimciler ailemi elimden aldı. Kızkardeşim bana düşman oldu. Çok şükür şimdi herşey çok güzel" dedi Selim. "Biliyorum kardeşim biliyorum. Bana güvenilir biri lazım. Sen düşün taşın bi isim getir bana" dedi Fırat. "Tamam reis" dedi Selim.

Melis ve Osman düğün hazırlıkları yapıyolardı. "Melis" dedi Osman. "Canım" diye karşılık verdi Melis. "Kendimi daha fazla tutamıyorum. Çok merak ettim yarışmaya o kadar hazırlandın ama yarışma günü geri çekildin ve yarışma ertelendi. Neden?" dedi Osman. Melis durdu ve "Başka planlarım var belki" dedi. "Pişman oldun dimi? Anneni kıramadın, üzemedin" dedi Osman. "Hadi Osman daha damatlık bakıcaz" dedi Melis. "Babanla annen ne zaman evleniyo?" dedi Osman. "Biz bi evlenelim de" dedi Melis. O sırada Melis' in telefonu çaldı. Melis hemen "Damatlığı sonra bakalım olur mu? Gitmem lazım" dedi. "Nereye?" dedi Osman. Melis Osman' ı öpüp gitti.

Selim eve dönerken Cemil' i gördü. "Oo baba nasılsın?" dedi Selim elini öperek. "Nasıl olayım oğlum? Memleket elden gidiyo" dedi Cemil. "Doğru valla baba" dedi Selim. "Siz napıyosunuz?" dedi Cemil. "Ben ocaktan geliyorum. Berrin' de Dolunay' la birlikte dışarda" dedi Selim. "Tamam oğlum hadi selam söyle" dedi Cemil. "Aleyküm selam" dedi Selim ve yoluna devam etti. Giderken birden durdu ve Cemil' e bakıp "Yeni başkanı buldum!" dedi.

Berrin ve Dolunay bi kafede oturuyolardı. "Can' la nasıl gidiyo?" dedi Berrin. "Biz arkadaşız" dedi Dolunay. "Hehe 1 yıldır konuşuyosunuz" dedi Berrin. Dolunay güldü ve "Şeyma' dan boşanıcak" dedi. "Oh be! Sonunda sizde kavuşuyosunuz he?" dedi Berrin. "Evet ama daha Barış' a söylemedim boşanmak istediğimi" dedi Dolunay. "Barış boşanır zaten sorun çıkarmaz" dedi Berrin. "Aynen ama üzülüyorum Barış' a. Herşey benim yüzümden" dedi Dolunay. Berrin Dolunay' ın elini tuttu ve "Mecburdun" dedi. "Hadi kalkalım. Daha Selim' e güzel haberi vermedik!" dedi Dolunay. "Ay evet! Çok heyecanlıyım!" dedi Berrin. Hesabı ödeyip kalktılar. Hava birden karardı. Çok yağmur yağıyordu. Şapkalarını taktılar ve kafeden çıktılar. Dolunay, karşı kaldırımda oturan bi adam gördü. Üstü başı yırtıktı ve önünde bir kase vardı. Kasenin içinde birkaç tane para vardı. "Şu evsiz adama para atalım mı ya? Bu yağmurda para bekliyo milletten" dedi Dolunay. "Hangi evsiz?" dedi Berrin. Dolunay parmağıyla adamı gösterdi. "Ay evet. Hadi atalım" dedi Berrin. Koşarak karşı kaldırıma geçtiler. Yağmur şiddetini arttırmıştı. Berrin ve Dolunay cüzdanından para çıkarıp adamın kasesine attı ve yollarına devam ettiler. Berrin durdu ve "Ya ben şurdan döner ekmek bide ayran alıp adama vericem" dedi Berrin. "Tamam canım" dedi Dolunay. Dönerciden döner ekmek ve ayran alıp adama götürdü. "Buyrun. Yiyin" dedi Berrin ve adamın kucağına koydu. Adam "Sağol. Allah razı olsun" diyerek yavaşça kafasını kaldırdı. Berrin' in, adamın yüzünü görünce gözleri açıldı ve şaşkınlıkla "Ahmet abi?" dedi.

Baran ve Begüm kafede oturuyolardı. "Bu yağmurda beni çağırdı ve hala hiçbişey söylemiyosun. Kötü bişey mi oldu?" dedi Baran. "Hayır. Söyleyeceğim ama biraz çekiniyorum" dedi Begüm. "1 yıldır kanka olduk herşeyimizi biliyoruz neye çekiniyosun?" dedi Baran gülerek. "Kanka?" dedi Begüm. "Olmadık mı?" dedi Baran. "Maya' yı hala bulamadık. Abimlerede söylemedik. Bence gerçekten öldü" dedi Begüm. "Hayır. Bence birileri bizlerle fena bi şekilde uğraşıyo. Gerçi kim olduklarını tahmin etmek çok zor değil" dedi Baran. "Hala Maya' yı seviyo musun? Mesela karşına biri çıksa, onu sever misin? Yada ona bi şans verir misin?" dedi Begüm. "Daha önce böyle bişey düşünmedim. Zaten düşünmeme gerek yok. Cevap belli" dedi Baran. Begüm ağlamamak için kendini tutmaya çalıştı. Baran' ı herşeyden çok seviyordu. Daha fazla kendini tutamayınca, birden kalkıp gitti. "Begüm! Begüm nereye?" diye bağırdı Baran. Begüm koşmaya başlayınca Baran hemen hesabı ödeyip peşinden koştu. O sırada köşede Begüm' le saçı aynı renk olan bi kız gördü. Ceketleride benzediği için Begüm sandı ve yanına yaklaşıp "Begüm" dedi. Kız arkasını döndü ve "Pardon?" dedi. Baran kısa süre kıza baktı ve şaşkınlıkla "Ma...Maya?" dedi. O sırada Belen geldi ve "Ayla! Hadi gidiyoruz" dedi ve kızın koluna girip hızla gittiler. "Ayla? Ma...Maya değil miydi o?" dedi Baran ve olduğu yere oturup çaresizce bekledi.

Melis Wilma' yla buluştu. "Ne zaman ayırmama yardım ediceksin annenle babanı?" dedi Wilma. "Dedik ya planım var diye" dedi Melis. "Ya 1 yıl oldu. Oğuz çocuklarını bırakıp buraya geldi. Çocuklarım babasını özlüyo" dedi Wilma. "Bende zamanında çok özledim" dedi Melis. "Melis, eğer beni oynatıyosan!" dedi Wilma. "Hop! Ağır ol bakalım. Planım var dediysem vardır bi bildiğim" dedi Melis. "O zaman banada anlat" dedi Wilma. "Yarışmaya tekrar hazırlanıcam" dedi Melis. "Neden çekildin o zaman? Oyun mu oynuyosun?" dedi Wilma. Melis güldü ve "Yarışmaya hazırlanıcam ama katılmayacağım" dedi. "Ne? Ben anlamadım?" dedi Wilma. Melis Wilma' ya yaklaştı ve "Anneme unutulmaz bi an yaşatıcam. Şimdilik bunu bil" dedi Melis. "Bu planın içinde ben var mıyım?" dedi Wilma. "Başrolsün" dedi Melis. "Ben galiba anladım" dedi Wilma sinsice gülerek. "Tahmin ettiğimden daha akıllısın. Yarışma gününü bekle" dedi Melis ve gitti.