11-Adam ♦

2.5K 148 20
                                    

Multi: Demir (karakteri değiştirdim. Bu çocuk da çok yakışıklı bence :D)

1K olmuşuz! Görünce inanılmaz sevindim ve okuyan herkese teşekkür ederim harikasınız

----

"Kızım kış uykusuna mı yattın? Kalksana. Elim uyuştu dürtmekten."

Uykumun en tatlı yerinde duyduğum sesle homurdandım. Şuan biraz daha uyumak için her şeyimi verebilirdim ama omzumu aralıksız bir şekilde sarsan eller buna engel oluyordu.

"Defol git başımdan. Uyuyacağım."dedim ama kelimeler ağzımdan boğuk ve anlaşılmaz çıkmıştı. Beni dürten elin sahibinin duymuş olduğunu umuyordum.

"Hala uyuyacağım diyor. Ayılar bu kadar uyumamıştır be."dedi bir erkek sesi.

Sanırım beni dürten kişi konuşmuştu. Beynim yavaş yavaş çalışmaya başlarken tek gözümü açtım ama yarım bir şekilde açılmıştı. Gerçekten uyanacak gücü kendimde bulamıyordum.

Sonunda uyandırmaya çalışmaktan vazgeçtiği için huzurla gülümsedim ve yüzüstü döndüm.

"Umarım çok çemkirmezsin."dedi aynı kişi. Ne olduğunu anlamamıştım ama sorgulamadım. Saçlarımda bir ıslaklık hissettiğimde kaşlarımı çatarak sırtüstü döndüm. Gözlerim kapalıydı. Sırtüstü dönmemle ağzıma ve burnuma suyun dolması bir oldu. Sıçrayarak yataktan kalkarken şok olmuştum. Gözlerimi, gözüne fener tutulmuş tavşan gibi açarak ne olduğunu anlamaya çalıştım. Hunharca öksürüyordum.

"Ne oluyor be!"dedim sonunda öksürmem durduğunda. Karşımda elinde bardakla masumca sırıtmaya çalışan Demir'i gördüğümde dişlerimi sinirle birbirine bastırdım. Aptal herif yüzüme su dökerek uyandırmaya çalışmıştı. Ona seri katil bakışımdan atmaya çalıştım ama ona bakışlarım işlemiyordu.

"Günaydın."

"Günaydın mı?"dedim yüzümü buruşturarak. "Yüzüme suyu neden boşaltıyorsun be!"

"Uyanman için."dedi Demir umursamaz edayla. Ah, zeki çocuk seni. Arkasını dönüp bardağı masaya koydu ve eline içinde kahvaltı bulunan tepsiyi aldı. Yavaş bir şekilde bana dönerken ona hala sinirle bakıyordum. Yanıma gelip tepsiyi bana uzattığında da bakışlarımı çekmemiştim.

Sakalları çıkmıştı ve daha erkeksi bir görünüm kazanmıştı. Her gün yüzüne bakıyordum ama hiç ince ayrıntılara bakacak kadar yakından incelememiştim. Güzel bir yüzü vardı.

"Afiyet olsun. Gözlerinle yedin resmen beni."dedi alaycıl bir sesle. Ardından ciddileşerek devam etti. "Al, ye şunları. Kaç gündür ağzından bir lokma geçmiyor, hasta olacaksın."

Ona ciddi misin dercesine baktım. Israrcı bir şekilde baktığında oflayarak tepsiyi aldım ve kucağıma koydum.

"Ben hasta olmam."dedim. Bünyem sağlamdı.

"Umarım olmazsın, bebek bakıcılığı yapmak istemem."

Yüzümü buruşturdum.

Aklıma dün gece geldiğinde ağzıma götürmekte olduğum ekmeği tutan elim dondu. O adamı gerçekten görmüştüm. Buna emindim ve daha da önemlisi Demir bana inanmıştı.

Belki içinden deli olduğumu düşünüyordu ama dün bana inanarak beni sakinleştirmesi benim açımdan çok önemliydi. Ayrıca ikinci kez beraber uyumuştuk ama utanıp kızaracak durumda değildim. Hayatımı kurtarmama yardım edecekti, aramızda duygusal bir bağ yoktu. Sadece korkmuştum ve ona sığınmaktan başka çarem yoktu, o kadardı.

Deliler Mekanı (Düzenleniyor)Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin