üç

8.3K 427 22
                                    

Bölüm şarkısı: Katy Perry / Rise
Daha fazla beğeni lütfen !!!
<><><><><><><><><><><><>
Başımı sıraya dayayıp gözlerimi kapadım. Sesli bir nefes verirken konuşmalara kulak kesildim.
"Hepsi senin yüzünden çakma sarışın ! Hepiniz ödeyeceksiniz !" İris Ilgın'a önüne geleni sayarken Mısra hızla konuştu.
"Yüzündeki makyaj beynine mi aktı ! Kapa çeneni İris !"
Gözlerimi açıp hafif başımı kaldırdım.
Sadece buradan kurtulmak istiyordum.
Ilgın'a yan gözle bakınca endişeli gözüküyordu. Elleriyle oyunuyor ve aşağı bakıyordu.
İris ona iğrentiyle bakarken o başka bir şey düşünüyordu.
Ne olduğunu sormadım. Kendi sorunlarım vardı zaten.
"Ve sen ezik ! Ne o sonunda kendine bir arkadaş bulmuşsun. Onu savunmalar falan " dediğinde sırıtıp sandalyeye sırtımı dayadım.
"Bence sen kendi arkadaşına bak İris. Esra'da az değilmiş. Seni satmalar falan" diye taklit ettim onu.
Suratı morarırken yapılı saçlarını eliyle düzeltti ve o da bir sandalyeye oturdu.
Şu an kütüphanedeydik. Hani şu fazla kişinin gelemediği tozlu yer.
Mısra elinde bir kaç kitaba bakarken kapının açılmasıyla hepimiz oraya baktık.
Müdür Kemal Hoca ve müdür yardımcısı Erol Hoca hararetli bir şekilde konuşuyordu.
Tekrar kavga nedeniyle buraya gelmem göze batıyordu.
Ve 2.şansım yoktu.
Umutsuzlukla etrafa bakarken İris'in sinirli,Ilgın'ın endişeli ve Mısra'nın umursamaz yüzünü izledim.
Kemal hoca hepimize bakıp konuştu.
"Alıştığım yüzler " dedi Mısra ve İris'e bakarak.
Sonra Ilgın'a döndü. "Yeni yüzler "
"Ve hiç istemediğim yüzler görüyorum"
O ben oluyorum.
"Erol hocayla konuştuk. Ailelerinize haber vereceğiz. " dediğinde sıkıntıyla ofladım. Babam bunu öğrenirse daha fazla üstüme gelirdi.
Ne diye karıştım ki saçma bir kavgaya !
"Hayır !" Ilgın öyle bir bağırmıştı ki hepimizin bakışları ona dönmüştü.
"Merak etme Ilgın. Halan ve eniştenle özel olarak konuşacağım zaten. " dedi kaşları çatık bir şekilde Erol hoca.
Sinir bozucu bi insandı. Hata kabul etmezdi. Bide çok paragözdü.
Zaten hiç sevmezdim. Allah'ın keli !
Ilgın gözleri dolmuş bir şekilde başını aşağı eğdi.
"İris ve Mısra beni hiç şaşırtmıyorsunuz ama bu sefer yanınıza arkadaş getirmişsiniz "
"Cezamız ne ?" Dedim bıkkın bir şekilde.
Büyük bir ihtimalle uzaklaştırma alırdım. Ve bu her şeyimi etkilerdi.
Hayatım boyunca düzenli ve disiplinli bir kızdım. Ve şimdi sinirlerime hakim olamadım diye her şey suya düşecekti.
"Sizin bu kavgalarınız ne yapsak bitmeyecek. O yüzden bizde sizi ayırmaya değil. Birlikte kalmanızı sağlayacağız. Bu kütüphanenin ne kadar eski ve tozlu olduğunu biliyorsunuzdur. Sizden istediğimiz bu kütüphaneyi baştan sonra düzenleyeceksiniz. "
"İyide bu haftalar alır "
"Ne zaman bitirirseniz " dedi ve arkasını döndü,kapıyı tam açacakken tekrar bize döndü.
"Bu arada bunu bitirdiğinizde işinizin biteceğini sanmayın. Yeni bir ceza ayarlayacağım " dedi ve gitti.
Erol hoca göğsünü kabartarak "bu iş burada bitmeyecek " gibi garip bir cümle kurarak müdürün arkasından gitti.
Sinirden ofladım. Bir bu eksikti. Neden her şey benim başıma geliyordu.
"Ah !" Kafamın üstüne bir şey gelmesiyle yüzümü buruşturdum.
Kafamı ovuşturarak neyin acıttığını bulmaya çalışırken Mısra'nın masaya bir kitap atmasıyla ona baktım.
"Başına kitap gelmiş "
•••
Eve geldiğimde yorgunlukla yatağıma yayıldım. Uzun süre duvarla bakışırken artık düşünmekten vazgeçmeliydim.
Yatağımda uzanıp kulaklığımda müzik dinlemeye başladım. Gözlerimi kapatıp hayal ettim.
Kalbimi ısıtacak bir yer arıyorum. Sorunlarla uğraşmayacağım,sakin ve huzurlu bir yer.
Deniz kokusu alıyorum. Çıplak ayağımda hissettiğim sıcak sarı kumlar çatırdıyor.
Hiçbir ses yok. Gürültü yok. Sadece dalgaların sesi.
Derin bir nefes alıp güzel havayı içime çekiyorum.
Mutluyum ve bu benim için yeterli.
Yanımda kimse yok.
Belkide en güzeli bu.
Gözlerimi yavaşça açtım. Karşımdakini görmemle bütün hayalim yerle bir oldu.
"Naber şekerim !" dedi Sude.
Kulaklıklarımı sertçe çıkarıp kaşlarımı çatıp ona baktım.
"Ne istiyorsun Sude ?"
"Ah tatlım ayıp oluyor ama sonuçta ben senin cici annenim. "
"Aman ne cici ! O kadar tatlısın ki bir gün bu tatlığın beni öldürecek ! "
"İnşallah canım inşallah !" dedi sırıtarak.
"Odamdan defol " dedim sakinliğimi korumaya çalışarak.
"Olmaz tatlım. Öncelikle bugün damadım ve ailesi geliyor. Seni şöyle
bir güzelleştirelim "
"Ne ?" dedim yataktan fırlayarak.
Hayır ya ! Bu kadar erken olamaz.
Ben evlenmeyecektim. Şimdi de akşam yemeğine geliyorlar.
Keşke o hayal ettiğim denizde boğulsaydım ya !
"Neyse şu siyah elbiseni giy ve biraz makyaj yap ki en azından biraz yüzün düzgün görünür. Yani umarım " dedi yüzünü ekşiterek.
O sarı saçlarından tutup kafasını duvara vurmak istiyordum.
Bugünlerde gerçekten çok sinirliydim.
Sude arkasını dönüp kapıyı açarken konuştu.
"Duyduğuma göre sevgili damadım 35 yaşında bir kelmiş " dedi kahkaha atarak.
Ve sertçe kapıyı kapattı.
Düz bir şekilde hala kapıma bakarken gözümden yanağıma doğru inen damla yatağıma düştü.
Ağlamaktan nefret ederdim.
Sakin biriydim. O yüzden uzun süredir ağlamıyordum.
Ama bugünlerde sanki her şey üst üste geliyor gibiydi.
Hıçkırmamak için ağzımı kapadım ve gözlerimi yumdum.
Gerçekten de hayat diye bir şey yoktu.
Sadece boşluk vardı.
Kocaman bir boşluk.
Kafamı pencereme yönelttiğimde ayağa kalkıp açtım. Temiz hava yüzüme çarparken pencereme tırmanıp dışa oturdum.
Fazla yüksekte değildi odam. Aşağı kendimi bıraktığımda bana çok yakın olan havuzumuza ilerledim. Tişörtümü çıkartıp şezlonguna bıraktığımda şortumdaki telefonu çıkarıp tişörtün üstüne koydum.
Havuza doğru ilerledikten sonra hiç düşünmeden attım kendimi.
Ve bütün duygularımı serbest bıraktım.
Hayal bile edemiyordum. İnsanın bir anda hayatı nasıl değişiyordu.
İş evliliği !
Anlaşma,gelecek,bitiş...
Bu sözcükler ve hissetiklerim.
Suyun içinde hapsolmuşken gözyaşlarımla birlikte karışıyordu.
Bu işten kurtulmalıydım. Ne olursa olsun bir şekilde kurtulmalıydım.
Bir an annem gibi kaçmak istedim buradan.
Koşabildiğim kadar hızlı koşmak.
Ama sonra hatırladım kendi benliğimi,karakterimi.
Ben korkak değildim.
Ben onun gibi sorunlardan kaçmazdım.
Ben pes eden değilim.
Ve asla olmayacaktım.
•••
Siyah elbisemi giymiş,makyaj masasının sandalyesine oturmuş inci küpelerimi takıyordum.
Babam harika gözükmemi istedi !
Gözlüğümü düzeltirken,hafif nemli saçlarımı şekillendirdim.
Zaten şekillenecek saçım yoktu ya neyse.
Kapı çalındığında Ayşen olduğunu tahmin edip "gir" dedim.
"Erin Hanım,misafirler geldiler. Babanız sizi çağırıyor. "
"Tamam Ayşen sen aşağı inebilirsin "
Kalbim göğüs kafesimden fırlayacakken ki bu teorik olarak imkansız.
Açıklamak gerekirse çok heyecanlıydım.
Aynada son kez kendime bakıp odamdan çıktım. Merdivenlerden inerken siyah saçlı ve bıyıklı bir adam babamla konuşuyordu.
Yoksa...
Ama bu adam babamla aynı yaşta resmen !
Kapıdan bir kadın girdiğinde rahat bir nefes aldım.
Büyük olasılıkla eşiydi.
Yani o adamla evlenmeyecektim.
Kadın,güler yüzlü ve sakin bir kadına benziyordu.
Açıkçası mavi gözleri bana birini hatırlatıyordu.
Onların yanına ilerlediğimde beni fark eden ilk kadın oldu.
Kadın bana ışık dolu gözlerle bakarken sahte bir şekilde gülümsedim.
"Tanıştığımıza memnun oldum. Sen Erin olmalısın. Ben Nesrin"
"Evet efendim. Bende memnun oldum"
Anlaşılan kayınvalidemle tanışmıştım.
"Arabayı park ettim. " duyduğum melodik ses tanıdıktı.
Gerçekten fazla tanıdık.
"Oğlum " dedi kadın arkasını dönerek.
Evleneceğim insan benim yaşlarımda olması ihtimal olmuştu. Çünkü duyduğum ses genç bir insanın sesi gibiydi.
Nesrin Hanımın vücudu görüşümü kaplamıştı.
"Lütfen Erin'le tanış. " dediğinde tanıdık ses şaşkınlıkla konuştu.
"Erin mi ?"
Kadın yana kaydıktan sonra  sözde evleneceğim adamı görmüş oldum.
Kaşlarım şaşkınlıkla havaya kalkarken onun suratıda benden farksızdı.
"Aynı okula gidiyormuşsunuz sanırım. Kenan Bey'le bu sabah bunu konuşuyorduk. " babamın söylediği şeyle büyük bir küfür savurdum içimden.
O olması şart mıydı ?
Neden o ? Neden !
"Olamaz " dedim.
"Sen o musun ?" dedi.
İkimizin şaşkınlıkla birlikte yerine kızgınlık ve iğrenti duygusuda yerleşmişti.
"Erin !" dedi kaşlarını çatarak.
"Ateş !" dedim bende. Gözleri deniz kadar mavi olsada,adı gibi yakan bakışlarına diktim gözlerimi.

Bu bölüm kısa oldu. Ama bu bölümden sonra daha akıcı geçicek.
Daha heyecanlı bölümler için lütfen beğenme tuşuna basın
:)

YALNIZ ✔️Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin