Telefonu bir kenara koyup kendimi kanepeye bırakmıştım. Yastığı sırtımdan alıp karnıma koydum ve televizyonu açtım. Hiç bir kanalda sabit durmuyordum. "Kızım bir yerde dur da haber seyredelim biraz." dedi babam. Ona doğru dönerek cevap verdim, "Sen bak istersen ben de o sırada bir kahve yapayım içelim." dedim tebessüm ederek. O da bana güldü. Son gülüşü olduğundan habersiz mutfağa doğru yöneldim.Henüz mutfağa adım atamadan oldukça sarsıntılı bir an yaşadım. Şaşkınlıkla babama doğru dönerek bağırdım, "Baba! Neler oluyor?!" kardeşim de panikle odasından çıkıp salona gelmişti. "O da neydi?"
Babam kardeşimle beni alıp acele bir şekilde binadan çıkmamızı söylüyordu. El ele tutaşarak kapıyı açtık, herkes korkudan afallamıştı. Çok korkuyordum. Deprem yine o korkunç yüzünü gösteriyordu: ayaklarımın altındaki zemin titriyor, her bir hareketinde kalbim yerinden çıkacak gibi atıyordu. Hayatımda daha önce böyle korktuğumu hatırlamıyordum. Herkes çığlık çığlığa bağırırken son bir şiddetli sarsıntıyla her yer griye boyanmıştı. Altımdaki zeminin hareket ettiğini hissetmemle çığlık atmam bir olmuştu. Kulağımda asılı kalan o çığlıklar dışında duyduğum bir diğer ses; "Kızım dikkat et!"
***
Tarif edilemeyen bir acı ile zar zor açmıştım gözlerimi. Üzerimde bir yük vardı, canım yanıyordu. Ne olduğunu kavrayamazken göz yaşlarım acıya teslim olmuştu ve korkunun rol oynadığı yüzümden yavaş yavaş akıyordu. Kafamı güçlükle yana çevirdiğimde babamı görmüştüm. Uyuyordu. Evet, uyuyordu. Beni kanatları altına almak isterken oracıkta uyuyakalmıştı. Çok derin bir uykuya. Hissettiğim acı çok fazlaydı, dayanamadım. Ben de babam gibi derin bir uykuya daldım. Griye boyanmış gök yüzüne adım adım ilerledim.
***
Sahte paylaşımlar yaparak dikkat çekmeye çalışmayın, deprem ile ilgili paylaşılmaması gereken görselleri, videoları paylaşmayın. İnsanların acısıyla mizah yapmayın.
Ülkenin acısına ortak olmamak utanç vericidir, depremin mizahını yapmak utanç vericidir, depremi siyasetle ilişkilendirip onunla beraber hükumete saldırmak utanç vericidir. Depremin acısı vardır; psikolojisi vardır, yıkımı vardır. Elazığ'a ve İzmir' de meydana gelen depremde hayatlarını kaybedenlere Allahtan rahmet, yakınlarına sabır diliyorum... Geçmiş olsun.