Bölüm 1

20.9K 826 13
                                    

1.BÖLÜM

1817 Londra-İngiltere

Karşımdaki güzel kadın, tüm zarafet ve çekiciliği ile elindeki kadehi bana uzatırken, artık ona karşı olan arzumun tamamen yok olduğunu fark etim. Arzu benim için kamçılanması gereken bir duyguydu ve bu kadın çoktan zamanını doldurmuştu. Bana bakan güzel yüz, onu kaplayan siyah saçlar ve arzuyla bakan iri ela gözler...

Birçok erkeği baştan çıkarabilir ve yataktaki tecrübesi ile kendine köle edebilirdi. Âmâ bu gözlerdeki arzunun bana olmadığını biliyordum. Bu arzu benim unvanıma ve servetimeydi. Oda diğerleri gibi evlilik yularını boynuma takmayı planlıyordu. Âmâ benim için bu vücut anlamını ve önemini yitirmişti. Uzattığı kadehi alırken gülümsedim. Onu terk ettiğimi yarın bir mektupla bildirebilirdim. Şimdi bir ağlama krizi çekebilecek durumda değildim. Yeterince uzun sürmüştü zaten.

Neden bu kadar çabuk sıkıldığımı bilmiyorum. Hatta çoğu zaman birkaç kadınla bile birlikte olduğum olmuştur. Aynı anda birçok kadın... Ama şu anda dul düşese baktığımda tek görebildiğim çıkık elmacık kemikleri belli eden çekici bir gülümseme, oval bir yüz, onu çevreleyen altın sarısı saçlar ve güzel yeşil gözler...

Son bir aydır yattığım her kadında onu görüyorum. Daha önce aklıma bu kadar takılan bir başkası olmamıştı. Âmâ doğru ya o yasak elmaydı. Benim için cennetten kovulmama neden olacak yasak elma... Ama ben onu arzulamaktan vazgeçmiyordum. Biliyordum ki, bir kez olacak bir birliktelikten sonra onu aklımdan atabilirdim. Âmâ yapamazdım. Aslında bu olası bir şeydi. Hayatımda sıkıldığım her kadının arakasında arzuladığım bir başka kadın olurdu... Bu kez de öyleydi. Âmâ bu kez arzuladığım kadına dokunmak demek evlenmek demekti. Çünkü arzuladığım bu kadın, en yakın dostumun baldızıydı. Ve ben asla ölemeden kendimi rahibin karşısında bulmayacaktım.

Son metresim, sevgili Leydi Elmayra elini pantolonumun kemer kısmına attı ve beni kendine çekti. Oda farklındaydı ona olan ilgimin bittiğinin. Son çırpınışları oynuyordu. Aslında bakireleri hiç önemsemem ama bu onlara asla el sürmediğim anlamına da gelmez. Birlikte olduğum iki bakire kız apar topar evlendirilmişti. Suçluluk duygusuna kapılmalıyım belki ama onları ben zorlamadım. Kendi istekleri ile kucağıma atlayan kadınlara asla hayır demem. Benim için her zaman tecrübeli kadınlar daha çekici olmuştur. Zevk almasını ve vermesini bilen.Aklıma tekrar Mia geldi.

Oda tecrübeli miydi? Neden olmasın,18.yüzyılda kadınlar bu kadar cüretkârken, 21.yüzyılda daha çok cesur olabilirlerdi. Âmâ bu beni nedense sinirlendirdi. Çoğunlukla bunu önemsemem ama bu kez farklıydı çünkü birlikte olduğum kadınlarla yatak harici vakit geçirmem. Âmâ Mia ile tam tersini yaşamıştım. Düşes pantolonumdan çekip beni kendisine daha da yaklaştırdı. Bu akşamlık ona uymaya kakar verdim. Sabah olduğunda yine bir aydır yaptığım şeyi yapacak ve aynı evin yolunu tutacaktım. Mia'yı görmek için...

"Kontum, gergin gözüküyorsunuz." Arkasından gelecek kelimeleri bildiğim için gülümsedim. Kadın gülümsememeden cesaret alarak devam etti. Elini pantolonumdan içeri sokarken fısıldadı.
"İzin verinde sizi rahatlatayım." Gözlerimi kısarak ona baktım. "Leydim, öncelikle bilmelisiniz ki, bu gece beni rahatlatmak isterseniz, kibar ve yavaş olamayabilirim."  Kadın omzunu silkti.

"Kimin umurunda." O anda içimde Miranda'ya karşı olan arzuyu serbest bıraktım ve kadını hızla duvara yasladım. Tek hamlede pantolonumdan kurtuldum ve onun eteğini sıyırdım. "Siz istediniz." diye fısıldadım ve tek hamlede birleştik. Ben vücudumun rahatlamasına izin verirken, aklımı Miranda'dan onun yeşil gözlerinden uzaklaştırmaya çalıştım.

  Kapı tokmağını bir kez daha vurduğumda anlamsız bir şekilde heyecanlıydım. Kapıyı açıp beni saygıyla selamlayan uşağa gülümsedim.

DARTMOUND SERİSİ 2 SEN GELMEDEN ÖNCEHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin