DARTMOUND SERİSİ 2 SEN GELMEDEN ÖNCE

Bölüm 20

20.BÖLÜM

Gözlerimi açtığımda üzerimden bir kamyon geçtiğine yemin edebilirdim.Yavaşça doğrulduğumda etrafa baktım.Edmount odadaki sandalyede başı önüne düşmüş uyukluyordu.Saçları dağılmış,sakalları hafifçe çıkmıştı.Ona bakınca kalbim acıdı.Her şeye rağmen o kadar yakışıklı ve çekiciydiki.Aslında o paradokstan çıktığımda elimi ilk tuttuğunda hissettiğim sıcaklığı ve yeşil gözlerine baktığımda içimin titrediğini hatırlıyorum.

Ama her ne kadar beni arzulasada asla aşık olmayacağını biliyorum.Sanırım peşimden gelmesi vicdani bir rahatsızlık.Yada bilmiyorum aslında ümid etmekte istemiyorum.Çıplak bacaklarımı yataktan sarkıtırken ayak bileklerimdeki sıcak dokunuşla irkildi.Bakışlarım Edmount'u bulduğunda yorgun görnümünün altında bana gülümsüyordu.

"Sevgilim,günaydın."Ona bakıp gülümsedim sonra dudağındaki ve kaşındaki yarayı gördüm.Bir göüznün kenarıda fena halde morarmış hatta morarıklık artık yeşil renge bürünmüştü.Ayaklarıma terliklerimi geçirdiğinde yavaşça beni ayaklandırdı.Kaşlarımı çatıp onun yüzünü süzdüm.

"Nasıl hissediyorsun."dedi sesindeki tüm sevecenlikle.Ellerimi titrek çe kaşındaki yaraya götürdüm ve okşadım. "edmount,canını yaktılar."dedim yavaşça.Hafifçe gülümsedi. "Sana zarar vererek yaktılar tatlım."Bana sevgi sözcükleri ile hitap etmesine bayılıyorum.Ona bayılıyorum. Parmakalrımı dudaklarına götürdüm ve yavaşça okşadım.Yarası artık kabuk bağlamış sayılırdı.Bana bakarken gülümseyen gözleri değişti.Bu bakışı biliyorum.Yavaşça uzandım ve dudaklarını öptüm.Sevgi ile aşk ile.

"Tatlım,beni tahrik etmekten vazgeç.yoksa gerçekten acı çekmeye başlayacağım."dedi buğulu bir sesle.Hafifçe gülümsedim. "Edi,acıktım."dedim.

"O zaman sen otur tatlım.ben sana yiyecek bir şeyler getireyim."O na bakıp gülümsedim ve dediğini dinleyip tekli koltuğa oturdum.Yaklaşık yarım saat sonra Edmount asık suratla elinde tepsiyle içeri girdiğinde nedenini anladım.Timoty tam arkasında bana gülümsüyordu.

Tüm günüm Edmount sayesinde yatakta geçti.Sanki o bana hizmet etmek için vardı.Sanki kocamdı ve kendini bana adamıştı.Bunu hayal etmek bile o kadar harikaydı ki.Gece olduğunda Samantha teyze ve Tim bile iki kez beni ziyaret etmişler ve edmount konusunda çok şanslı olduğumu söylemişlerdi.Aslında herhangi bir şeyim yoktu.Yalnızca biraz hırpalanmıştım ama sonuçta bu ilgiden memnundum.

Akşam olup yatağa yanıma geldiğinde hemen ona sokuldum başımı sert kaslı göğsüne koydum.Sanki hep bu şekilde yatıyormuşum gibi.

"Tatlım,daha iyimisin."Sabahtan beri defalarca sorduğu soruyu sabırla tekrar cevapladım.

"Harikayım,edmount."Eğilip okşadığı saçlarımı öptü.

"Sanırım konuşmamız gerek."dedi.Başımı kaldırıp ona baktım.

"Evet."dedim.Bir müddet bana baktı.

"Mia,sanırım evlenmeliyiz."dedi.Şaşkınca ona baktım ve gülümsedim.

"Bu pek romantik olmadı."Bir kahkaha attı. "Pekala,sarı papatyam benimle evlenirmisin."

Hafifçe doğrulup ona baktım ve bir kahkaha attım.Ardından eğilip dudaklarından öptüm.

"Çok tatlısın ama teşekkürler artık evlenmeyi düşünmüyorum."dedim.Bana bakan eğlenceli bakışları öfkeyle çatılan kaşların ardına girdiğinde eski yerime geçtim ve ona sokulup mırıldandım.

"İyi geceler sevgilim."dedim sakince.