MaNga/Hayat bu işte
"Ya baba!Bana ne,ben hiçbir yere gitmiyorum.Kara sevdamın peşinden koşacağım ben!"
Defne kızının bu edalı tavırlarına gülüp,dizlerine yerleşmiş çocuklarına öpücükler kondurduğunda Omer kollarını bağlayıp duvara yaslandı keyifle;
"Prensesim sonra geliriz dedim ya.."
Defne'nin kucağından hızla inip,topun üzerinde oturan çocuğun yanına gidip kolları ile onu sardı Mira;
"Sen annemden ayrıyken çok üzülüyordun,bende Aburez olmadan çok üzülürüm."
dediğidinde Ömer başta olmak üzere herkesin yüzü düşmüştü..Defne ise içten içe sevinmişti onsuzluğun üzmesine..Ömer ise birkaç adımda Mira'nın yanına varmış ve kucaklamıştı kızını;
"Hadi üzme bizi..Zaten endişelendik.."
Mira masumca başını sallamış,minik çocuğa el sallayıp kollarını dolamıştı babasının boynuna..Defne de Barış'ın elini tutup arabaya bindirmiş sonrasında da kendisi binmişti arabaya..
****
"Uyudular.."
dedi Defne sehpadaki kahvesini eline alırken..Ömer ise günün verdiği huzur ile gerindi yerinde..Farklı duygulara bürünüyordu Defne geldiğinden beri,yıllardır tatmadığı..Asırlardır yağmurun dokunmadığı bir çöl gibi özlem duymuştu Defne'ye karşı..Mesela..Mesela şu an kokusunu içine çekebiliyordu,koku kalbine dolup ona canlılık veriyordu..Yılların kapanmayan hesabıydı bu aşk,belki sonsuza kadar kapanmayacaktı her ne kadar içinden şu an tek kalemde silmek geçse de;
"Ne olduk biz..Aile,arkadaş..Sevgili..."
dediğinde Defne yudumladığı sıcak kahve ile zorda olsa yutkundu..Şu ana hapsolmak istedi,öyle bakıyordu Ömer..Teselli edercesine,severcesine,benimsin dercesine..Sonra ördüğü duvarları hatırladı,yaşadıklarını,yaşayamadıklarını..Onunlayken her akşam gördüğü kabusların,o gidince her gün teker teker gerçekleşmesini..Her günün içindeki koru alevlendirmesini..Şimdi belki de dumanlarını yayma vaktiydi,tüm zehriyle,
"Ömer ben..Ben seninle olabileceğimize inanmıyorum..Çok yaşadım ben Ömer,yaşayamadıklarımın acısını yaşayarak çektim..Unutamam hiçbirini,acıdan kıvrandığım geceleri,saatleri..Sen sadece çocuklarımın babasısın."
Hayal kırıklığı ile gözlerini devirdi Ömer..Ne bekliyordu,yıllar sonra boynuna atlamasını mı?Kesinlikle geçmişteki Ömer ile aynı değildi şimdiki Ömer..Fikirleri daha oturmuştu yerine,daha iradeliydi..Çekip gitmeden de çözebiliyordu sorunlarını..
"Sevmiyor musun beni?Aşık değil misin bana?Bit..Bitti mi bizim aşkımız?"
Gülümseyerek gözüne dolaşan saçını geri itti Defne..Kendini de tebrik etmeyi de unutmadı tabi Ömer 'in karşısında bu denli güçlü durabildiği için..Aşk.Eğer bu çektiği acıya,her sabaha onun yüzünü hatırlayıp hüzünlenmesine,kendisi rüyalarının figüranı olup da onun baş rol olmasına,onun sıkıntılı zamanlarında kalbinin sıkışmasına aşk deniyorsa sonuna kadar aşıktı..Peki ya insan nefret ettiği o günler,resmini görünce içine dolan nefret,ondan almak istediği bir tür intikam bu da mı aşktı?
"Bitmedi..Bitmez..Hastalandı Ömer..Felç geçirdi aşkımız.Yaşıyor,ama işlevsiz.Belki birgün bir mucize olur.Kim bilir?"
Ömer oflayıp yaslandı arkasına.Haksızdı,bunu biliyordu şimdi Defne 'ye hata yaptım dese..O da affettim dese,çok mi hayalperestti..
"Defne..Ben bir hata yaptım..Çok büyük,fazlasıyla..Bunun için senden özür dilerim.Şimdi gelip senden beni affetmeyi,yeni bir sayfa açmamızı isteyemem.Ama şunu bil benim senden sonram yok,öncesi boşluk zaten..Sen benim tekimsin,sonumsun..."