Yoklar..

692 25 1
                                    

Kapının hemen önünde gördüğü küçük kızıyla gülümseyip onun hizasına gelmek üzere diz çöktü.Kendisinden aldığı saçlarını okşayıp

"Yaramazlık peşindeyiz galiba küçük hanım"

Minik kız ellerini beline koyup puantiyeli kırmızı pijamasını sallayarak kadına doğru eğildi,

"Valla ben değil de siz yaramazlık peşinde gibi gözüküyorsunuz Defne hanım."

dediğinde Defne kıkırdayarak minik kızını kucaklayıp,öpücükler kondurdu..Hızlıca birkaç basamağı çıkıp mutfağa getirdi kızını.Tezgahın üstüne oturtturduğunda Mira gülümseyerek Defne'ye döndü;

"Ne yapacaksınız bize bugün?"

diye sordu şımarmaya çalışıp.Defne dudaklarını büzüp daha da yaklaştı kızına;

"Ben seni yemeyi düşünüyordum ama.."

dediği sırada kızının gözünün arkasına kayması ile arkasına dönüp Ömer ile karşılaşmıştı.Düşen suratını belli etmemek uğrunu tezgaha döndüğünde Ömer kızını öpmüş ve kucaklamıştı;

"Günaydın Defne."

sesini toparlamak adına bir nefes aldığında,dolaptaki tavayı çıkartıp,

"Günaydın Ömer bey."

Ömer başını sallayıp bir öpücük daha kondurdu kızına;

"Hadi babacığım biz Barış'ı uyandıralım."

dediğinde indi Mira.Babasına bir dakika diye işaret ettikten sonra.Defne'nin yanına gidip eğilmesini söyledi.Defne şaşkınca eğildiğinde Mira onun kulağına yetişmek için parmak uçlarına bastı ve fısıldayarak;

"Babamın ağzının senin ağzına değdiğini gördüm.Fikfik'in izlediği dizilerde de sevgililerin ağzı ağzına değiyordu.Siz sevgili misiniz babamla?"

Defne'nin göz bebekleri büyüdüğünde yavaşça doğruldu ve hayır anlamında gözlerini yukarı kaldırıp kafasını iki yana salladı.Aldığı olumsuz cevapla yüzü düşen Mira,babasının bakışlarını fark ettiğinde kızarmış yanakları ile gitti babasının yanına..

****

"Biz bugün şirkete çocuklar ile gideceğiz Defne.Sende gel istersen."

Defne gallo markasının üzerine kurulmuş bir şirkete adım atmanın kendi duvarlarının dışında olduğunu düşündüğünde,

"Ben gelmeyeyim .Mağlum sizin ve saygıdeğer karınızın sınırlarına girmek istemem."

Ömer kaşlarını çatıp kahvesini yudumladı.Rahat tavrından taviz vermemeye çalışarak Defne'ye döndü,

"Fikret ile çocuklar için evlendiğimi biliyorsun."

Defne gülümsedi Ömer ile alay eder biçimde,

"Bende buna kızıyorum ya.Seçilecek kişilerde geri plana atılmama.Bir insan bile bile nasıl böyle bir yanlışı yapabilir ki?"

"Yanlış olduğu ne mağlum."

dedi Ömer sert ama umursamaz ses tonuyla,

"Doğru mu sence?Gerçekten böyle mi düşünüyorsun Ömer.Tabi Defne kim ki?Ben acı ile duvarlarımı boyarken siz ise göz boyuyordunuz mutluluk ile."

Ömer elindeki fincanı sertçe masaya vurduğunda çocuklar sıçramıştı yerinden;

"İkimizde haklıyız Defne,oldu mu?Rahat etti mi için."

Defne dudaklarını büzdü ve gülümsedi;

"Hayır..Bir olayda asla iki kişi haklı olamaz.Ömer İplikçi atasözü."

ÖdeşeceğizHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin