LEZB || GirlxGirl

-9-

1K OLDUK! Destek veren herkese fazlasıyla teşekkür ediyorum!
❤️

9. Bölüm

"Derin?"

Duyduğum tanıdık sese karşı kafamı kaldırdım ve resim odasının karşısında durup bana bakan Ömür'ü görüdüm.

"Yaklaşık beş dakikadır burdayım ve çizdiğin resme o kadar odaklanmışsın ki burda olduğumu bile fark etmedin."

Gülümsedim.

Nasıl bu kadar güzel olabiliyordu?

"Bu halini seviyorum." dedi bana doğru yürürken. Yarı gülümsüyordu ve bu durumdan hoşnut gibi davranıyordu.

Yaklaşık on tane kelebek çizmiştim ve bunu sadece kafamı biraz da olsa dağıtabilmek için yapmıştım.

Ömür'ün bana yaşadıklarını anlatmasından üç gün geçmişti.

Her şey normaldi, sadece Ömür bana normalden fazla aşıkmış gibi davranıyordu ve belki de bu doğruydu.

Okulda el ele geziyorduk, her zaman yanımdaydı ve insanlar bunu çok samimi arkadaşlığımıza bağlıyordu. Ayrıca onun kişiliğini çok seviyordum, yüzümdeki yara izlerini sorduğunda anlatmak istemediğimi söyledim ve zorlamadı. Çünkü bazı şeyleri anlatamamanın ne demek olduğunu biliyordu.

Ömür'le aramızdakilerin ciddileşmesinden korkuyordum, bir kızla sevgiliydim ve bu hiç normal değildi. İnsanların çoğu buna alışamamışken bizim aramızdaki işler ciddiye giderse ne olacaktı? Sonsuza kadar babamdan saklayamazdım, Ömür de, her ne kadar babası onunla konuşmasa da, saklayamazdı.

Kafamın daha fazla karıştığını fark edince düşünmeyi durdurdum. İşler ciddileşene kadar düşünmemeliydim.

O sırada karşımda hala Ömür'ün durduğunu fark ettim. Çizdiğim resme bakıyordu.

"Okul çıkışında bir şeyler yapalım mı?" dedi ve cevabımı beklerken yüzüme baktı.

Kaşlarımı çattım, Senem'le bu akşam bir şeyler yapacaktık. Ona belki de Ömür'ü söyleyecektim.

Sonuçta bütün bu şeylerin başlamasına Senem sebep olmuştu.

Ömür'ün benden cevap beklediğini fark edince, "Senem'e söz vermiştim." dedim ve gülümsedim.

Tamam der gibi bir şeyler mırıldandı ve uzun saçlarını arkasına attı. Gerçekten fazlasıyla uzun saçları vardı ve onları çok severdi.

Belki de bininci kez söyleyecektim. Nasıl bu kadar güzel olabiliyordu?

Resmimi kaldırıp resim odasının kapısına yöneldiğimde Ömür benden hızlı davranıp kapıyı kapattı.

Resim odasının içinde birlikteydik. Beni duvara yaslayıp birkaç saniye durdu ve sonra dudaklarıma öpmeye başladı.

Beni ikinci kez öpüyordu, öpücüğüne karşılık verirken ellerimi ensesine koyup onu kendime biraz daha çektim. Ellerim ensesinden saçlarına ulaşırken onunkiler belimdeydi.

Sonra belimden biraz daha aşağıya kayarken gülümsedim.

Onu seviyordum.

*

Senem'in şaşkınlıkla açtığı ağzına bakıp, "Ya daha emin bile değilim, lezbiyen olmayabilirim." dedim.

Bu benim son savunmamdı. Senem'e anlatmamalıydım.

"Daha demin bir kızla sevgili olduğundan, onu ne kadar çok sevdiğinden bahsediyordun. Şimdi dur, belki de değilim mi diyorsun? Bana gerçeği-"

Oturduğumuz küçük, yuvarlak masanın karşısından uzanıp kafama vurdu.

"Onu seviyorsan, seviyorum de!"

Senem'in bu hareketine karşı şaşkınlıkla bakan taraf ben oldum. Bir anda çıldırıp bana saldırmıştı ve durumumu garipsememişti, hatta gayet normalmiş gibi karşılamıştı.

Sanki ona bir erkekten bahsetmişim gibi.

Gülümsedim. Senem gülümsediğimi görünce kaşlarını çattı. "Seviyor musun, sevmiyor musun Derin?"

Seviyor muydum? Onda hissettiğim duyguları daha önce hiçbir erkekte hissedememiş olmam onu sevdiğime bir işaret olabilir miydi?

Bu ikileme düşmemeliydim, onu seviyordum. Kafamı evet anlamında sallayıp Senem'in tepkisini bekledim.

"Biliyordum. Biliyordum. Biliyordum. Biliyordum!"

Ellerini çırpıp dişlerini göstererek gülümsedi.

"Sizin aranızı benim yaptığımı biliyordum!"

Bu kadar sevinmesine karşılık gülümserken, masada duran telefonuma gelen mesaj sesiyle ekranı bana doğru döndürdüm.

Ömür yazmıştı.

"Senem'le ne zaman işiniz biter? Seninle fazlasıyla görüşmek istiyorum"

Kalbim hızla atmaya başlayınca telefonumu elime alıp mesajına cevap yazdım.

"Nerde buluşmak istersin?"

Mesajıma anında cevap gelince gülümsemem fazlasıyla arttı.

"Evimde."