-10-

11.1K 226 13
                                    

10. Bölüm

Ömür'ü gördüğümde kalbim daha da hızlı atmaya başlamıştı.

Kapıyı sonuna kadar açtı ve içeri girmem için bekledi. Terleyen avuç içlerimi kot pantolonuma silerken içeri geçtim ve Ömür kapıyı arkamdan kapattığında kalbimin teklediğini hissettim.

Beyaz, kolsuz ve vücuduna yapışan üstle altına tayt giymişti. Suratında neredeyse hiç makyaj yoktu ve uzun saçlarını düzleştirip omuzlarının arkasına atmıştı.

Büyüleyici gözüküyordu ve gerçekten fazlasıyla güzeldi. Her erkeği kendine aşık edebilen bir güzellikti bu ve ben şimdi o güzel kızın evine girmiştim.

Ömür'ün elimi tutmasıyla irkildim. Beni evinin koridoruna sokarken konuşmaya başlamıştı.

"Kolay gelebildin mi?" bir elimi iki eliyle birden tutmuştu ve beni odasına doğru götürdüğünü biliyordum.

"Senem'i atlatmak biraz zor oldu ama, evet." dedim ve neler olacağını düşünmemeye çalıştım. Olacaktı işte.

Ömür bir kapının önünde durduğunda, "Babam, annemi de alıp şehir dışına çıktı ve..." kapıyı yavaşça açıp bana baktı. "Evi istediğimiz gibi kullanabiliriz." dedi.

Ömür gülümseyip beni içeri geçirirken ağzım açık odaya bakıyordum.

Karanlık odayı mum ışıkları hafif bir biçimde aydınlatıyordu ve hepsi iki kişilik yatağın etrafına dizilmişti.

Ömür arkamdan kapıyı kapatınca kalbimin atışları daha da hızlandı.

Bana yavaşça yaklaşmaya başladı ve dudaklarını dudaklarıma değdirdi. Öpücüğüne karşılık verirken eli kıyafetimin bittiği yere geldi ve kaldırmaya başladı. Öpücüğüne ara verirken kollarımı kaldırdım ve üstümü çıkarmasına izin verdim.

Şimdi sütyenimle karşısında duruyordum. Ömür vücudumda gözlerini gezdirip hızla üstündeki kolsuz bluzu çıkarıp mumların olmadığı bir yere attı.

Hayatımda gördüğüm en güzel manzarayla karşı karşıya kaldığımda eskisi kadar heyecanlı değildim. Ömür gözlerini dudaklarımın üstünde gezdirirken, "O kadar güzelsin ki." dedi fısıltıyla.

Bu sözü kalbimi hızlandırmaya yeterken bu sefer onu öpen ben olmuştum. Ömür öpücüğüme karşılık verirken beni yavaşça yatağın üstüne doğru itmeye başlamıştı ve ben yatağa oturduğumda hala dudakları dudaklarımdaydı.

Yavaşça yatma pozisyonuna gelirken Ömür üstümden yatağa dizlerini koyuyordu ve bir elini çenemin üstünde dolaştırıyordu. Dudaklarını dudaklarımdan ayırdı ve boynumdan başlayarak köprücük kemiğime doğru öpücükler kondurmaya başladı.

Bu hareketiyle ellerimi ensesinden saçlarına doğru getirdim ve her öpücüğünde saçlarını biraz daha kavradım.

Başımın yatağın düz zeminiyle buluşmasına izin verdiğimde, Ömür'ün öpücüklerini karnımda hissediyordum.

Sonra bir anlığına durup sütyenimden kurtulmamı sağladığında, hemen ardından kot pantolonumu da çıkarmıştı. Şimdi iç çamaşırımla karşısında duruyordum ve mum ışığıyla aydınlanan suratına hayranlıkla bakıyordum.

Bu gece suratına yayılan orantılı çilleri, ince dudakları ve kusursuz vücudu her şeyden daha fazla istiyordum.

Bir eliyle elimi kavrayıp diğer elini vücudumda gezdirirken karnıma yayılan garip duyguyla gözlerimi kapattım.

Ömür devam edecek sanarken bir anda üstümden kalktı ve kaşlarını çatıp, "Bu çalan senin telefonun mu?" diye sordu.

Romantik ortam bir anda uçup giderken üstüme elime gelen kıyafeti giydim ve koridorda yürüyüp çantamı buldum. Çantamdan telefonumu çıkarırken arayan kişinin babam olduğunu gördüğümde kaşlarımı çatıp telefonu açtım. 

"Derin? Derin nerdesin?" endişeli sesi kulağımı doldururken sessizce küfretmekten kendimi alamadım.

"Ben... Ben bir arkadaşımlayım, baba." dedim ve Ömür'e baktım. Sütyeniyle karşımda dikilmiş bana bakıyordu ve muhtemelen bu kusursuz anı bozduğum için bana fazlasıyla sinirliydi.

"Evi nerede? Seni almaya geliyorum, Derin. Bana yerini tarif et." benden cevap beklerken neden böyle davrandığını anlamamıştım.

"Baba, neler oluyor?" dedim hızla ve babamın sesi daha da sinirli çıkmaya başlamıştı.

"Derin annenle ilgili. Bana yerini tarif et dedim."

Aklımdaki sorular artmaya başlarken ona evi tarif ettim ve babam on dakikaya orada olduğunu söylediğinde onu onaylayıp telefonu kapattım.

Ömür'e bakarken neler olduğunu anlamamış bir şekilde bana bakıyordu.

"Annemle ilgiliymiş, beni alması gerekiyormuş. Ömür ben gerçekten çok özür-"

Ömür'ün bana sarılmasıyla sözüm yarıda kesilmişti. Benden ayrıldığında, "Üstünü değiştir." dedi ve odadan kıyafetlerimi alıp yanıma geldi.

Tam olarak hazırlandığımda Ömür'ü son kez öptüm ve aşağıya indim. Babamın arabası kapının önünde duruyordu. Ön koltuğunun kapısını açıp oturduğumda babam beklemeden sürmeye başladı.

Sessizliği bozan ilk kişi ben olmuştum.

"Bana neler olduğunu anlatacak mısın?"

Babam nefesini sesli bir şekilde verip yola bakmaya devam ederken konuştu.

"Annen gerçek anlamda deliriyor, Derin."

Bana saldırdığı gün bunu zaten öğrenmiştim ama susmayı tercih edip yola bakmaya başladım.

Ömür'le yaşayacağımız gecenin bozulmasının verdiği hayal kırıklığı kalbimi doldururken öylece yola bakmaya devam ettim.

LEZB || GirlxGirlHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin