-1-

1.7K 76 79
                                    



O gece, sadece parlak spot ışıkları ve havada süzülürmüşçesine üzerlerine esen bir şarkı eşlik ediyordu onlara. Elindeki ipek eldivenler ve üzerindeki Fransız işleme elbise yüzünden tüy gibi hissediyordu kendini, belki de bunun nedeni karşısında ona takım elbisesi içinde bakmakta olan Adrien'di.

Adrien, beyaz eldivenleri içerisindeki elini Marinette'ye uzattığında; Marinette belki de iki senedir tutmak istediği ellerin teklifini bir türlü geri çeviremedi.

'' Marinette... '' dedi Adrien fısıldar gibi, onu kendisine çeker çekmez. '' Ben... ben... ''

'' BEN DE SENİ SEVİYORUM! ''

Marinette, rüyalarının arasından acı verici şekilde sıyrıldı çünkü Adrien'in kollarında değil, sınıftaydı. İki saniye önce sırasından bu şekilde bağırarak fırladığı için öğretmeni, Adrien, Alya ve sınıfın geri kalanı ona tuhaf bir şekilde bakıyor; Chloe ve Sabrina da kıkırdıyorlardı. Yüzü anında kırmızı olurken, Bayan Bustier'in anlayışlı bir biçimde gülümseyerek parmağını dudağına götürüp '' Şşşh '' dediğini fark etti. Adrien ve diğerleri de bir süre sonra gülümseyerek önlerini döndüler.

Marinette yavaşça özür dileyip sırasına oturduktan sonra, kafasını Fizik kitabına gömdü.

'' Rezil oldum... '' diye mırıldandı en yakın dostuna doğru.

'' Rezil olmadın. '' Alya yavaşça ona yaklaştı ve alay eder gibi devam etti. '' En azından ismini söylemedin, değil mi? ''

'' Alya! ''

Birden sınıf kapısının açılmasıyla beraber, Marinette onun kafasına elini savurmaktan vaz geçti ve kapıdan giren Bay Damocles'i şaşkınlıkla izlemeye başladı. Müdürleri kısa boylu ve hantal bir adamdı, ama sakallardan görünmeyen yüzünde bir gülümseme seziyordu.

Bay Damocles ne zamandır gülüyordu?

'' Bayan Bustier, rahatsız etmiyorum ya? Sizinle birini tanıştırmam gerek. ''

İçeri girdiği anda, arkasından birinin daha girdiğini gördüler. Bu; kısa, beyaza yakın sarı kıvırcık saçları olan sevimli bir kızdı. Yüzünde bir gülümseme ile onlara mahcup bir şekilde el sallıyordu. Üzerine siyah beyaz puantiyeli bir elbise ve kot ceket giymişti, ayrıca beyaz spor ayakkabıları vardı. Saçlarının bir tutamını tokayla tutturmuştu. ( buraya ileride bir yerlerde resim eklerim muhtemelen ) Marinette, onun özellikle kendi gözlerine baktığını fark etti, ona nedense içi ısınmaya başlamıştı.

Genç kız, niyeyse Adrien'in çatılmış kaşlarına bakınca kolunu indirip, başını yere eğdi ve gülümsemesi aniden kayboldu.

'' Bu küçük hanım, Bayan Clarice. '' Bay Damocles, eliyle onu takdim etti. '' Kendisi Japonya büyümeli bir öğrenci, ama Fransızca da biliyor. Babası, Japonya'nın Kyoto eyaletinin başkanı. En çok sevilen başkanlardan... ''

Clarice, soy ağacından bahsedilmesinden pek hoşlanmıyormuş gibi derin bir nefes verdi.

'' ...ayrıca, annesi de kraliyet soyundan geliyor. Büyük bir holdingleri var. Ve... ''

'' Sanırım bu kadar yeter, Bay Damocles. '' dedi Bayan Bustier, Clarice'in yardım bekleyen bakışlarına yumuşak bir şekilde karşılık vererek.

'' Sanırım haklısınız Bayan Bustier. Clarice artık bu sınıfta okuyacak, yani onunla iyi geçinmenizi dilerim. ''

Bay Damocles'in üzerinde Başkan Borgeous'nın üzerine Clarice'in babası ve annesinin de baskısı varmış gibi görünüyordu. Bütün öğrencilere tehditkar bir bakış attıktan sonra iyi dersler dileyerek sınıftan çıkıp gitti.

ÖLÜM MUCİZELERİ || miraculous ladybugHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin