-3-

627 47 38
                                    


Öncelikle medyadaki hanım ablamız aslında Türk değil ama Türkçe'de Butterfly kelimesinin karşılığı Kelebek ya onun da hoşuna gitmiş kullanmış ayrıca biraz idolcağızımdır. Dinleyin nasiplenin beyler bayanlar.

İyi okumalar! 

'' Sakın birbirinizden ayrılmayın olur mu? '' Bayan Bustier, uçakta hostesmiş gibi elleriyle çocukları yönlendirmeye başladı. Şanssız bir şekilde çıkışta, Bay Bourgeois'nın mükemmel ötesi otel bilmem nesini ziyaret etmek zorunda kalmışlardı. '' Fotoğraf çekmenize izin yok. Gruplar halinde durun ve beni takip edin! ''

'' Sanki kendi evimde kaybolacakmışım gibi de... '' dedi Chloe, Sabrina ile kıkırdayarak. Tamamen başka bir yöne ilerlemeye başladılar.

'' Hadi, Ivan. Gel de sana şu Bourgeois'lerin aşırı-derecede-gereksiz kupalarını göstereyim. ''

'' Onlar da mı kupa kazanabiliyorlarmış? ''

'' Baksana, en hızlı oje sürme yarışması. ''

'' HAHA! ''

'' Sessiz olun, çocuklar! ''

'' Burası çok sıkıcı. ''

'' Hadi kaçalım. ''

'' Deli misin, devamsızlığım tavan! ''

'' Kim bilecek? ''

Clarice derin bir iç çekip kollarını önde birleştirdi. İçerisi altın ve gümüşle donatılmış, iki üç mil uzunluğundaki bu bina ona çok yabancıydı. Zenginler gerçekten parasını nereye vereceklerini şaşırıyorlardı. Kendisinin Japonya'da eski tip bir evi ve mütevazı bir odası vardı. Babası genelde evde olmaz, sürekli şehir dışında olurdu. Aylık harçlığı ise okuldaki kimseden daha fazla değildi.

Chloe aptaldı.

Başını eğdi. Adrien neredeyse herkese olanları yayacaktı, değil mi? Merhaba, bu kız aslında sandığınız kadar sevimli bir şey değil çünkü annemi öldürdü. Bu lanet olası kızı yuhalayın, taşlayın veya ne istiyorsanız onu yapın. O bir katil. 

Aslında onun için de bu kadar kolay bir şey olmadığını biliyordu. Küçüktü ve bu trajediye ortak olmuştu, şimdi babası da onu sevmiyordu. Adrien yalnızdı. Eğer bu kadar içine kapanık olmasaydı Clarice onunla beraber olacaktı, yıllar boyunca onunla oturacak ve kumlar kaleler yapacaktı. Ama Adrien bunu istemedi, ve yıllar boyunca ikisi de yalnız kaldılar.

Yine de artık onun artık hayatına karışmasını istemiyordu.

Birden bedeninin sarsılmasıyla kendine geldi ve etrafına kollar sarıldı. Bir kızın kahkahasını duydu.

'' Bırak! B-bırak, Alya! ''

'' Hayır, DUR! ''

Clarice gözleri kocaman olarak onlara baktı. Alya'nın elinde altın rengi püskülleri olan bir tozluk vardı ve Marinette de gülerek gıdıklanmaktan kaçmak için Clarice'e sarılmıştı, şimdi onu siper olarak tutuyordu.

'' Kızlar... siz... ''

'' Sıkı dur Clarice. ''

Alya atılmaya hazır bir kedi gibi tozluğu tuttu ve birden Clarice'in arkasındaki Marinette'e saldırdı, bu arada Clarice'e de sarıldığı için üçü bir arada gülmeye başladılar.

'' T-tamam, ALYA BIRAK! ''

'' Sözünü geri al! ''

'' Aldım, aldım diyorum! ''

ÖLÜM MUCİZELERİ || miraculous ladybugHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin