-21 / FİNAL-

330 33 82
                                    

'' Bu kız da hep bekletecek bizi. ''

Clarice ayağını sıkıntıyla yere vururken bir yandan da saatine bakıyordu. On dakikadır falan orada bekliyorlardı ama kimsenin dışarı çıktığı yoktu. Oflayıp etrafına bakındı. Yarım saat sonra falan zil çalacaktı, büyük ihtimalle yetişirlerdi ama çirkeflik yapmak hoşuna gidiyordu.

Yaşamak güzeldi, son birkaç gündür de hep güzel olmuştu zaten. O andan sonra Firefox'la sadece bir kere görüşebilmişti çünkü artık onu gördüğü zaman ne demesi gerektiğini bilmiyordu. Resmen kaç senelik ortağının yanında bir ortaokul öğrencisi gibi yabancılık çekiyordu. Böyle olmaması gerekirdi. Normalde Firefox ondan nefret eder, Panda da onu sinir ederdi ve böylece yaşar giderlerdi.

Bir şeyler yanlıştı.

'' Sevgilime öyle deme, bücür. ''

Yanı başında duran ve imayla seslenen Adrien'e baktığında dudakları biraz daha büzüldü. Sert olmayan bir şekilde omuz attı.

'' Sensin bücür. Ayrıca Marinette senin sevgilin değil sanıyorum?! ''

'' Mari beni seviyor, ben de onu. Kıskanıyor musun yoksa? ''

'' Benim bildiğim Mari-chan romantik bir teklif olmadıkça seninle çıkmaz, Adrien. ''

Adrien omuz silkti.

'' Siz kızlar şu romantik işlerden ne anlıyorsunuz bilmiyorum ben. ''

'' Siz gibi kalasların anlayamadığı her şeyi. ''

'' Söz göbö kolosloron onloyomodoğo hör şöyö. ''

Clarice o anda onun bir yanağına baş parmağını ve diğer yanağına da diğer parmaklarını dayayıp sıktırdı ve Adrien'in ağzı bir balık gibi ayrıldı. Yeşil gözleri fener gibi büyürken Clarice gözlerini kısıp ona bakmaya devam etti.

'' Bir daha beni taklit etme. ''

'' Bör doho bönö toklöt ötmö. ''

Clarice onun yanağına parmaklarının ucuyla yavaş bir tokat attı ve o anda pastanenin kapısının kayış sesi duyulunca geri çekildi. Adrien'in kıkırdamasını görmezden gelmeye çalıştı.

'' Ah... '' Marinette kapıyı açar açmaz onları gördüğü için şaşırmış gibiydi ama hemen gülümsedi. '' ...günaydın! Gitmişsinizdir diye düşünmüştüm. ''

'' Sensiz hiçbir yere gitmem, leydim. ''

Clarice arkadan dilini çıkardı ve elini boğazına götürüp bir öğürme taklidi yaptı, o sırada Marinette gülmeye başlamıştı.

'' Çabuk yola çıkmazsak, sabah Adrien'i almaya gittiğimde ne yapıyor olduğunu anlatırım. ''

Adrien aniden kulaklarına kadar kıpkırmızı kesildi.

'' Gitsek iyi olur. '' dedi çabucak, Marinette'in elini tutup büyük adımlarla okulun yoluna doğru dönmüşken. '' Hadi, Mari. Gidelim. ''

'' Hey... ne yaptığını merak ediyordum! ''

'' Yok ya, merak edilecek bir şey yok. Hadi gidelim. Sen de hızlı ol, Clarice! ''

Clarice arkalarından gelirken yüzünde muzip bir ifade vardı. Büyük trafik lambasının yanından sıyrılıp güneşin ulaşamadığı gölgeli caddeye döndüler, kaldırım taşları o kadar yeniydi ki ayaklarının arasında gıcırdıyordu.

'' Anlatamam, Mari-chan. '' Clarice adımlarını onlara yetiştirmeye çalıştı. '' Adrien ile dostluk sözümüz va- ''

Marinette Adrien'in tutmadığı eliyle başından beri tuttuğu kese kağıdını yavaşça kaldırdığında peynirli böreğin yağlı kokusu burnuna ulaşamadan ötmeye başladı.

ÖLÜM MUCİZELERİ || miraculous ladybugHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin