Zamanın Sonuna Kadar...

77 4 3
                                    

Hafta içi şu kahrolası sınavlar yüzünden pek bir bölüm yazamadığımın farkındayım o yüzden bunu hafta sonu telafi etmeye çalışacağım özellikle bugün aşka geldim sanırım..Herneyse burdan okuyan,yorum yapan herkesi öpücüklere boğuyorum.Ve benim güzel takipçilerim alın size bir tüyo işler fena halde karışacak ben bile işin içinden çıkamıyorum!Bu gizem sonunda çözülecek sadece biraz daha zaman verin çünkü inanın ne Katy ne de James imiz buna hazır değil!Neyse hadi bakalım keyifli okumalar size :D.. 

                     KATY NİN AĞZINDAN


James le birlikte yürüyorduk.Gayet 'normal'bir şekilde yürüyorduk başka bir şey değil.Tamam,James in bana 'öyle'baktığını görünce içimde bir şeylerin kıpırdandığını-evet,ne de güzel bir tabir buldum değil mi(!)-hissettmiş ve utanarak başımı yere indirmiştim.Yanaklarımın yandığını hissediyordum.Yanlış anlamayın gerçekten de soğuğa meydan okurcasına yandıklarını hissediyordum!Niyeydi ki bu gereksiz utangaçlık?Hep Amy yüzünden diye düşündüm.Canına okuyacağım kızım senin...Onun dediği gibi olsa-ya da olacaksa-bile niye bu kadar kasıyordum ki?Tamam,en sonunda bu düşüncelerden uzaklaşıp başka bir şeyler düşünmeye karar verdim.Okul mesela..Evet,okulu düşünebilirdim ne zamandır hasta olduğum için okula gidemiyordum ama yakında yeniden başlamam gerekecekti ve...Kahretsin o zaman nasıl toparlayacaktım ki?Beynim iflas bayrağını çekmiş gibi görünüyordu.Bir konudan uzaklaşıyım derken daha beter-ve daha iğrenç-birinin içine düşmüştüm.James e çevirdim bakışlarımı tekrardan.Kot bir gömlek giymişti ve soğuğa rağmen üzerinde bir mont yoktu tamam bu çocuğun deli olduğunu biliyordum ama bu kadar da deli miydi?Yine de aklıma Lana Del Rey in Blue Jeans şarkısı gelince kendimi gülümsemekten alamadım.blue jeans,white shirt ,walked into the roomyou know you made my eyes burn,ıt was like James Dean for sure..(kot pantolon beyaz gömlek,odaya yürüdüğünde bilirsin gözlerimi yaktın James Dean gibiydi,gerçekten...)Vay anasını şarkıda -her ne kadar onunla alakası olmasa bile-James in adı dahi geçiyordu!Tamam iyice saçmalamaya başlamıştım.Kendime içsel bir tokat attım KENDİNE GEL KATY!Ne olmuştu bugün bana?Yoksa Amy farketmeden yediğim ya da içtiğim bir şeye afrodizyak mı koymuştu?!Tamam,fazla çılgıncaydı ama bu kız yapar mıydı yapardı..Ya da tamam kabul ediyorum fazla uçmuştum.James uzun bir süredir onu bildiğin dikizlediğimi fark etmiş olacaktı ki bana döndü ve yine o 'çarpık'gülümsemelerinden birini gönderdi.Tamam kabul ediyorum bu beni resmen 'eritmişti'.Kim bilir şu an onun gözünden nasıl görünüyordum.Daha doğrusu salaklığımın derecesi kaçtı acaba?

                 JAMES İN AĞZINDAN

Katy yi almaya gitmiştim.Elbette gidecektim sonuçta hava kararmıştı ve...güzel kızlar hava karardığında dışarıda yanlız başına dolaşmamalıydı bunu çok iyi biliyordum.Hadi be,banane diğer kızlardan hava karardığında Katy,benim Katy im dışarıda tek başına dolaşmamalıydı o kadar!Fazla sert bir düşünce olmuştu belki ama ne yani bu konuda taviz mi verecektim?Hiç sanmıyorum...Katy i almaya gittiğimde ben içeri girdiğimde Amy le aralarında bir takım kızsal-ve ne olduğunu asla çözemediğim-bakışmalar olmuştu ve Katy nin kızardığını görmüştüm.Yürümeye başladığımızda elini tutmuştum.Düşünülmüş bir hareket değildi sadece aklıma esmişti ve tutmuştum işte.Yine farkında olmadan bir an sonrasında onu seyrederken bulmuştum kendimi.Bugün..tamam bugün nedense gözüme ayrı bir 'güzel'geliyordu.Sabahki öpüşmelerimizi ve konuşmamızı hatırladım.Tek kaşını kaldırarak emin misin? diye sormuştu bana şu an konuşmaktan çok daha güzel şeyler yapabiliriz...Kahretsin şimdi olsa bir an bile durmaz ve o teklife balıklama atlardım.Özellikle saçları rüzgarda böyle uçuşurken...Birden kafasını kaldırdı ve bakışlarımla karşılaşınca utanarak gözlerini kaçırdı.Tanrım kim bilir kıza nasıl yiyecek gibi bakmıştım?Bir süre ikimizde sessizce yürüdük ve inanın bu ilginçti çünkü Katy nin şimdiye kadar çoktan saçma sapan bi konu hakkında olsa dahi konuşmaya başlaması gerekiyordu.Bir süredir bana baktığını hissediyordum.Beni süzüyor gibiydi.Tamam,bunu fark etmiş ama hemen dönmemiştim egomu biraz tatmin etmekten zarar gelemezdi değil mi?En sonunda ona döndüm ve daha önceden çok sevdiğini söylediği o çarpık gülümsemelerimden birini farkında olmadan gönderdim.Gözlerinden bir şeyin geçtiğini gördüm.Ayakta zorlanır gibi görünmüştü birden gözüme endişeli bir ses tonuyla Katy diye sordum iyi misin?Bir süre bana cevap vermeden durdu.Etrafına bakındığını gördüm ve birden elimden tutup beni koşturmaya başladı.Tamam,gerçekten de kaçığın tekine aşık olmuştum!Bir sokak arasında geldiğimizde ne oluyor diye soramadan beni bir duvara yasladı ve öpmeye başladı.İlk başta yaşadığım şaşkınlık yerini keyfe bıraktı ve karşılık vermeye başladım.Birkaç saniye sonra ben onu duvara yaslamış öpüyordum.Öpüyor ve elimi saçlarında dolaştırıyordum.Biliyordum yetmeyecekti ne kadar öpersem öpeyim içimde bir yerlerde bitmek tükenmeyen bir ihtiyaç vardı.Sadece şehvet değildi bu.Ona muhtaçtım o an o olmazsa 'yaşayamayacağım'gerçeği bir duvar gibi yüzüme vurdu.Katy nin ne oldu diye soran sesini duydum.Dudaklarımı anlına yasladım ve seni seviyorum dedim.Bir an nefes almayı bıraktığını hissettim-evet o kadar yakındık!-ben de dedi.Bir tercih hakkım vardı James dedi ve seni seçtim sadece yaşamayı değil 'seninle birlikte yaşamayı'seçtim ben..Başını kaldırıp gözlerime bakmasını sağladım.Gözlerinden birkaç damla yaş süzüldü.Hayır dedim ne için olursa olsun o ağlamamalıydı!Gözyaşlarını sildim ve tekrar 'hayır' dedim.Gülümsedi ve onu tekrar öpmeye başladım.Gerçekten de duramıyordum!Ancak arkamızdan gelen ses üzerine ikimiz de durmak 'zorunda'kaldık.Üzgünüm ama bu sefer bir seçme şansın olmayacak Katy dedi yabancı ses henüz yüzünü görememiştik ama gittikçe yaklaştığını hissediyordum.Katy nin sesi duymasıyla birlikte kaskatı kesildiğini hissettim.Bende sizi arıyordum ne zamandır diye devam etti ses.Romantik bir anı bozduysam özür dilerim...dedi ve histerik bir kahkaha attı.Zaten kolumla sardığım Katy yi korumak istercesine daha da sıktım.O an hiçbir tepki vermediği o kadar da dikkatimi çekmemişti ama sesin sahibini görünce anladım.Hay ben böyle işin...SEN diye tısladım pis bir şekilde sırıtarak BEN dedi...

                     KATY NİN AĞZINDAN

O sesi duyduğumda adeta olduğum yere çakıldığımı hissettim.Görmeme gerek yoktu kim olduğunu anlamıştım.James e seslenmek istedim bir şeyler söylemeyi becerebilmek.Ama ağzımı açmayı bile başaramamıştım.Düşünebildiğim tek şey az önce ne düşünerek söylediğim Blue Jeans şarkısının sözlerinin devamı olmuştu: I will love you till the end of time,I would wait a million years,promise you'll remember that ur mine,baby can you see through the tears,love you more,than those bitches before,say you'll remember oh baby say you'll remember,I will love you till the end of time....(Seni zamanın sonuna kadar seveceğim,Milyonlarca yıl beklerim,Benim olduğunu hatırlayacağına söz ver,Bebeğim göz yaşlarının gerisini görebiliyor musun?Seni daha çok seviyorum,Önceki tüm bu orospulardan,Hatırlayacağını söyle oh bebeğim hatırlayacağını söyle,Seni zamanın sonuna kadar seveceğim....)


Seni zamanın sonuna kadar seveceğim diye tekrarladım içimden.Belki de benim zamanımın sonu birazdan gelecekti ama bu bambaşka bir konuydu....

     

FIRTINAHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin