TEPELERİN KIZI

BÖLÜM 33: "KATİL"

FİNAL İÇİN SON DÖRT BÖLÜM!

Bölümü okuduktan sonra lütfen düşüncelerinizi paylaşın. Bölümün iyi olup olmadığını merak ediyorum. Bunu söyledikten sonra "Güzel bölümdü." diye yorum atmayın da :D.

OY VERMEYİ UNUTMAYIN!!!

***

Barlas Ayberk'den aldığı mesaj üzerine küçük motosikletine atlayıp yola çıktı. Selim'le konuşup son haberleri aldığında deliye dönmüştü. Afra kaybolmuştu ve onun şimdi haberi oluyordu. İçinde korkunç bir endişe vardı. Afra'yı da kaybetmek istemiyordu. Tabii aynı şey Yasemin içinde geçerliydi. Gece vakti kim tek başına ormana girmeye kalkardı ki?

Bugün ona yaptığı iyilik nedeniyle yoldan Rima'yı da almıştı. Karakolun önüne geldiklerinde kendileri hariç herkesin geldiğini gördüler. Sadece içlerinden biri yabancıydı. Rima hemen o kızı fark etmişti. Barlas'ın fark etmesi biraz zaman aldı. Motordan inip kaskını çıkardığında Ayberk ve Selim'in ortasında duran kızı gördü. Zayıftı. Kafasındaki kapüşonu siyah saçlarını gizleyemiyordu. Sokak lambasının aydınlattığı beyaz yüzü ve keskin mavi gözleri ona aynadaki kız versiyonuna bakıyormuş gibi hissettirdi. Bir zamanlar gerçekten de öyle biri vardı; ama şimdi yoktu. Onu terk etmişti.

Çocuk yeni kızın Cerem'i anımsattığını düşündü. Sadece yeni kız ondan daha zayıftı ve yüz hatları daha keskindi. Kızın üst dudağı alt dudağına göre daha inceydi. Hayır, hayır! O kız, kardeşine benzemiyordu. Sadece bu zihninin ona oynadığı küçük bir oyundu. Onu çok özlediği için böyle düşünüyordu. Kesinlikle öyleydi ya da sadece kendisini kandırıyordu.

Rima endişeyle Kerem'in yanına koştu. "Neler oluyor?" dedi. Aslında Ayberk'in mesajıyla neler olup bittiğini biliyordu; ama aklına söyleyecek başka bir şey gelmemişti.

"Yasemin Melisa'yı kafasına takmış... Yani ben de onu düşünüyorum; ama böyle bencil bir şey yapmazdım." dedi Kerem. Ayberk'ten aldığı notu kıza verip elini hızlıca kafasına sürttü.

Ayberk "Gök bunu Yasemin'in odasında bulmuş." dedi. Rima Ayberk'in gösterdiği kıza bakıp isminin çok tuhaf olduğunu düşündü. Barlas Selim'le konuştuklarını Rima'ya da anlatmıştı. Rima kızın neden yanlarında olduğunu bildiği için konuyu didiklemeyip elindeki notu Barlas'a verip kafasını kaşıdı. Yasemin'in başına bir şey gelmesinden ölesiye korkuyordu.

Selim burnundan soluyarak başını ellerinin arasına aldı. Sonra havaya görünmez bir yumruk attı. "Aptalca bir şey yapmamasını söylemiştim." dedi kafasını sallayarak. Daha saatler önce Yasemin'i uyarmıştı ve Yasemin onu dinlememişti. O da Kerem gibi düşünüyordu. Bu yaptığı bencilceydi.

"Hazan Teyze'ye haber vermediniz mi? O neden yok?" dedi Rima.

"Ona sesli bir mesaj bırakıp her şeyi söyledim." dedi Vildan. Tabii Hazan ona geri dönüş yapmamıştı. Bu herkesi işkillendirmişti; ama kimse sesini çıkarmamıştı.

Barlas kimsenin zarar görmesini istemiyordu; ama ister istemez sinirlenmişti. Siniri Hazan'a değil Yasemin'eydi. Notu Kerem'e verip "Afra yokken Melisa'yı bulmak için gitmiş öyle mi?" dedi.

"Hayır." dedi Rima. Yasemin'in asıl derdi bu olamazdı. Mutlaka bunun altında bir sebep vardır diye düşünüyordu. "Mutlaka başka bir şey düşünüyordur. O akıllı biri."

Barlas "Ne düşünüyor olabilir ki?" diye bağırmak istedi. Bir insan nasıl ardında bıraktıklarını düşünmezdi aklı almıyordu. Yasemin'in yanında bulunmanın aptallık olduğunu düşündü. Kendilerini zerre umursamayan bir kızın yanında olmak aptallıktan başka bir şey değildi. Yumruk yaptığı elini ısırıp sakinleşmeye çalıştı. Bunda başarılı olamıyordu. Yasemin'e karşı öfke doluydu.