Okulun popüler kızı olan Burcu, Melek için düzenlenen küçük bir doğum günü partisinin ardından kaybolur. Kimisi Burcu'nun bildiği sırları kimisi tehdit içeren mesajlar alan Burcu'nun arkadaşları Emir, Melek, Melis ve Nur; kendileriyle uğraşan kişiyi...
Merhaba! Ben İzem... Önceki bölümlerde neler olduğunu hatırlamaya ne dersiniz?
Oops! Bu görüntü içerik kurallarımıza uymuyor. Yayımlamaya devam etmek için görüntüyü kaldırmayı ya da başka bir görüntü yüklemeyi deneyin.
Bildiğiniz üzere Nur, geçmişte saklı kalmış bazı kötü anılarını parti aracılığıyla hatırlamıştı. Halüsinasyon gören genç kız herkesten bunu gizlemeyi nasıl başarmıştı merak ediyorum doğrusu... Melek, Burcu'nun cinayeti ile ilgili fikirlerde oldukça kararsız. Aynı evde yaşadığı polise - yani ağabeyine - her şeyi anlatıp olaydan sıyrılmalı mı, yoksa kendi başına bütün olayları çözmeli mi? Burcu'nun günlüğünü babasının ofisinden aşıran Taylor doğru mu yapıyor? Belki de o günlükte düşündüklerinden fazlası var, belki de yok. Tüm bunlar bir yana o günlükte yazanlar doğru mu? Gel gelelim Bora ve Melis'e. Öleli çok oldu, denilen zavallı Sıla gerçekten de öldü desenize! Acemi şoför Melis tabancayı araba sanınca olanlar böyle tabii. Bir de cesedi bırakıp gitmeselerdi iyiydi. Emir, Burcu'nun katili olmakla suçlanıyor! Ne kadar onaylarsınız bilmem, zaten eninde sonunda öğreneceksiniz. Bora'nın annesi vefat etti, babası da onu terk etti. Neyse ki bir akrabasıyla tanışma fırsatı yakaladı. Halası ve kuzeni! Ne kadar yardımcı olacaklar orası tartışılır. Murat, Sıla'nın ölümüne çok üzgün ve Emir'e de biraz kızgın. Nedenini bu bölümde öğreneceğinizi söyleyebilirim. Umut ve benim aram oldukça bozuk gözüküyor. Ne yapabilirdim ki? Adaletin sağlanması gerekli, sonuçlar ne olursa olsun. Zavallı Linda çok üzüldü ama olan oldu, ölen öldü. Şaşırtıcı mı bilmem ama ölen sayısı artmaya devam edecek!
---
"Evet, iyiyim. Senden ne haber?"
"Her zamanki gibi ödevle uğraşıyorum işte, sen ne yapıyorsun?"
Ağzına tıktığı birkaç parça bisküviyle konuşmakta oldukça zorluk çekse de yalnız hissettiği için başka bir şansı yoktu. Matematik testini bitirmesine az kalmıştı ki kapı çaldı.
"Şimdi kapatmam lazım İzem, sonra görüşelim."
Telefonu kapatıp sessize aldı ve masanın üstüne bıraktı. Ayağına masanın altındaki terliklerini geçirip aşağı kata koştu ve kapıyı açtı.
"Nerelerdesin sen?"
"Dışarıdaydım."
Bora, kendini sabırsızlıkla içeriye attı ve ayakkabılarını çıkardı. Yaşadığı tatsız olaydan sonra Emir'in sorgularını çekecek güçte olmasa da buna mecbur kalmıştı.
