Şarkının bitişi, dans anının içinde yakınlığın duraksattığı bedenleri yavaşça ayırdı birbirinden. Aklından ne geçtiğini bilme isteği konmuştu iki kalbin orta yerine. Gözler buluşmaktan uzak Ferinin halılarının renkli desenlerle döşettiği kısımda gezindi. Salsa üzerlerinden atamadıkları bir etki bırakmıştı. İki bedende hissedilen bir çekim aynı güçte bir kaçma düşüncesiyle silkelenme isteği.
Şebnem halıdan çıkış yönüne ilerleyerek Selime bakmadan seslendi: "işi Feriye yıktık bir bakalım yemek ne durumda"
Selim: "ben vosvosdan bir şey alıp gelirim"
Şebnem sezişçe ayrıldı Selimin yanından.
Selim halı kısmında oturup iç sesiyle çalkalandı: ["Sevgilisi olmamıştı, daha önce öpüşmediği için mi geri durdu. Ne diyorum ya ben ne geri durması dans ediyorduk dans. Ne hisseti - ne hissedecek dangalak gibi durmama acaba nasıl bir kılıf bulmuştur. Ne yaptım ben ya, öyle yakınlaşmak filan. Öpüşüyorduk az kalsın, öpseydim. Öpmemi beklemiş midir ki, karşılık verir miydi. Şu iç sesimi duyan sapık sanır. Yok yok öpme isteğinin neresi sapıkça... öpme isteği mi şimdi ben Şebnemi öpmek mi istedim. Ulan Feri salsa ha, seni ekseninde bin defa dönderip kafanda ne varsa kusturmasam bana da Selim demesinler."]
Şebnem Ferinin yanına mutfağa geçmeden önce oturma odasında oturup yaşadıkları yakınlaşma gözlerinin önünde geçerek düşüncelere daldı: ["öpüşüyor muyduk az kalsın... Einstein dudak çekimine bir acıkılması yok mu. Nasıl bir duygu bu. Öpüşmedik, öpmedi, ucundan öpücükte olmadı. Aaaa ne düşünüyorum ben...öp - me-di... öpmesini mi istiyorum ben. Öpmek istemiş midir? Dansa ben kaldırdım. Yakınlaşan ben miydim?...Hatırla Şebnem hatırla..."] Şebnem ellerini kafasına bastırıp: ["her saniye ansımıyorum ama o yakınlaşma niye gözümün önüne gelmiyor...silindi gitti...silinmiş miş, zihnim tekrarlama rekoru kırıyor. youtube yüklesem kesin bolca reklam şirketi kapımı çalardı... offf ne diyorum... iç ses sus bir sus. Unut gitsin. Çiçeklere odaklanan, Feri ne güzel ekmiş evet evet en iyisi çiçek bahçesine gitmek filizlenmiş çiçeklere bakmak... filizlenmek...içimde filizleniyor bir şeyler... ne filizlenecek içimde... yok anlatamıyorum iç sesin yanılgısı var hepsi abimin düğünü yüzünden... Selimle beş gün geçiricem, bu yüz yirmi saat demek, sekiz saat uyusam geriye seksen saat kalır... daha fazla uyusam... niye kaçırıyorum ki ben, kaçmak karmaşa demek. Ne var ki kaçacak... çok sempatik, cana yakın, düşünceli bu yüzden kaçamam... dans içinde dönünce kafam karıştı benim... oturmuş deli deli düşünüyorum..] Şebnem ayaklanıp hafifçe kafasına vura vura silkelenmeye çalıştı kısık bir sesle "duygusu muygusu yok. Hem sanki kendini bilmiyor gibi öpmek isteseydim öperdim, sonuçta dudak teması ne ki yani. Birde geçmişteki an var öpebilir miydim ki ...öpme yok, çok gün geçireceğimiz için yanlış anlayabilir öpüşmeyi filan... offf hala öpüşme diyorum. Yakınlaştığım tek kişi tatilde tanıştığım Briandi. Kandır Şebnem kendini kandır. Yaşın dayanacak bir gün otuza öpüşme filan yaşamamış olucan. Brianla olan dudakların bir birini örtülmesiydi... şu aşk filmlerindeki kıpırdanışın bir tıkını bile hissettirememişti... ama Selim o öpmeden." Şebnem içine düşen bu kavrayışla sarsılırken Ferinin yanına geldiğini görmedi.
Feri: "Şebnem"
Şebnem: "hiii"
Feri: "ne oldu Şebnem... sanki bir şey saklıyorsun da yakalamışım seni ...ne bu afallamış suratının hali...yanaklarında"
Şebnem engelleyemeden yanaklarını tutup bıraktı.
Feri: "ateşin mi çıktı nedir. Selim nerde yemek daha olmamış adam fırının ısısını yüksek dereceye çıkarmamış. Nasıl pişirmeyi düşünüyordu acaba"
ŞİMDİ OKUDUĞUN
vosvos vakası
Romance1: 2.12.2015 - 27.08.2018 2: 13.12.2018 - ... "Galiba DIKKAT AŞK VAR levhasını görmedim -Sağa dönülmez- -Sola dönülmez- -U dönüşü yapılmaz- Kaldım -ileri mecburi yön- ile ..."