Bölüm 12
Aftan derin düşünceler içinde bahçedeki stüdyosunda kendi halinde bir şeyler çalıyordu. Bütün duygusunu elindeki enstrümana yansıtan Aftan, oldukça duygusal bestelerinden birine ses veriyordu. Onu sessizce izleyen Mehul öğrendiklerini nasıl söyleyeceğini düşünüyordu. Varlığından haberi bile olmayan arkadaşını bir süre daha izlemek istedi. Çünkü hem biraz sinirli hem de biraz duygusaldı o anlarda. Elindeki aleti birden bırakıp telefonunu aldı eline. Beklediği şeyin ne olduğunu tahmin etmek zor değildi. İşte sorun da tam bu noktada başlıyordu. Günlerdir Bahar'dan ne bir arama ne de bir mesaj. Hiçbir şey yoktu ve Aftan ne zaman aradıysa ya telefon kapalı oluyordu ya da uzun uzun çalmasına rağmen açan olmuyordu. Bu perişanlığa daha fazla dayanamayan Mehul arkadaşının omzuna dokunup neşeli görünmeye çalışarak selam verdi.
"Nasılsın Aftan? Neden dün gece geldiğini bana haber vermedin? Seni karşılamaya gelirdim."
"Yalnız kalmak istedim. Zaten çok geç bir saatti seni rahatsız etmek de istemedim."
"Saçmaladığının farkındasındır umarım, Aftan?"
Aftan anlık duygusuz bir tebessüm edip yine telefonunu eline aldı. Gittiği ülkelerde magazin haberleriyle karşılaşmaması büyük bir mucizeydi. Ama ya burada? Bu iş biraz zor olsa da Neha ile anlaştığı gibi bir şekilde üstesinden gelip bunu bir süre saklayacaklardı ve sonrasında ise en uygun zamanı kollayıp söyleyeceklerdi. Mehul her saniye Aftan'ı izlemeye devam ederken Aftan oflayarak elindeki telefonu anlık bir öfkeyle fırlattı.
"Ahhh, yeter ama. Her ne dönüyorsa bu canımı çok sıkmaya başladı."
"Ne oldu sana şimdi?"
"Günlerdir ona ulaşamıyorum Başına bir şey gelmiş olmasından korkuyorum. Aradığım zaman telefonu ya kapalı ya da açan kimse olmuyor. Mehul eğer ona bir şey olduysa ve bunu benden saklıyorsan yapacaklarımı ben bile hayal edemiyorum."
"Endişelenecek bir şey yoktur dostum. Hadi ama belli ki kızın bazı problemleri var ve bu yüzden ona ulaşamıyorsundur."
"Tabii ki Amar! Belli ki bazı büyük problemler var. Değil mi Mehul?"
Kamra oldukça keyifli bir halde karşılarında duruyordu. İşte şimdi Mehul'un işi çok zordu. Bu yılan kadın buraya kadar geldiğine göre kesin bir bildiği vardı ve bunu söylemeden gitmeyecekti. Gözlerini kısarak Mehul'a çekil dercesine bir bakış attı ve Aftan'ın tam karşısında durdu. Mehul ise olaya bir şekilde el atmalıydı ve bu yüzden hemen harekete geçti. Kamra'nın kolun kavrayıp bir hışımla geri çekti ve önünde durdu.
"Ne işin var senin burada? Çabuk git buradan.
"Gideceğim ama önce Aftan'ın soru işaretlerini gidereyim ondan sonra."
"Ne demeye çalışıyorsun? Benim soru işaretlerim derken neyi kastettin?"
"Kamra kes sesini ne defol git buradan."
ŞİMDİ OKUDUĞUN
SADECE SEN OL
RomanceTürkiye'den Hindistan'a uzanan bir aşk... Bahar Hindistan'da kazandığı üniversitede okumak için İstanbul'dan Bombay'a giden genç bir kızdır. Aslında Türkiye'den gidişinin üç sebep vardır. Birincisi Hindistan'a aşıktır. İkincisi o dünyaca ünlü müzis...