4.BÖLÜM

143 18 12
                                    

Multimedia Görkem❤❤😍
İyi okumalar umarım beğenirsiniz.😊 Biraz geç oldu hatta baya geç oldu biliyorum ve hepinizden özür diliyorum ama sınav haftasında olduğumuz için yazamadım. Tekrar özür dilerim.😊😊. İyi okumalar lütfen okuduktan sonra beğenmeyi de unutmayın😊 Öpüldünüz❤😘😍❤😘😍❤

Uyandığımda o iğrenç kokuyu aldım. Bu kokuyu asla unutamazdım. Bu koku benim annemi,meleğimi,babamı,kralımı,hayatımın merkezi olan iki kişiyi en önemlisi de benim canımı almıştı. Ve ben yine ayni yerde gözümü açmıştım.

Etrafıma baktığımda yanımda kimse yoktu. Ben yalnızdım. Dememe kalmadan kapı açıldı içeri aşık olduğum adam girdi usulca. Beni uyanmış görünce yüzünde bir gülümseme belirdi. Ben hala neden burda olduğumu anlayamamışken Görkem çoktan yanıma oturmuştu bile.

Eliyle kahküllerimi düzeltti çok şaşkındım. Ne oluyordu böyle. Elini çekince hiç birşey olmamış gibi bakışlarımı onun o eşsiz yüzüne çevirdim. "Neden burdayım Görkem abi?" Sesim çatallı çıkmıştı ama yeni uyandığım içindi büyük ihtimalle. Hiç beni duymadan (gerçi o beni zaten hiç duymuyordu hiç bir zaman) eliyle bir yeri işaret etti oraya baktığımda "sence o serumun içinde ne var?" Sorduğu soru çok garipti. Ben nerden bilim ki içinde ne olduğunu omuzumu silkerek "bilmem ki" küçük bir çocuk gibi konuşmuştum. O da ciddi bir ifade takınarak " Ne var biliyor musun küçük hanım? Sen düzensiz yemek yediğin daha doğrusu hiç yemek yemediğin için o serum takılı sana besin veriyorlar." Cidden açlıktan mı burdaydım ve bayılmıştım. Şaka gibi geliyordu bana bunlar,herşey...
Beni daldığım düşünce havuzundan onun sesi çıkardı."Neden yemek yemiyorsun Güneş?Niye kendine eziyet ediyorsun? Kendine neden zarar veriyorsun?" Bu soru dolu cümleleri üstüne bir de sesinin yüksekliği gözlerimin dolmasına sebep olurken ben sadece ona bakıyordum. Tepki vermiyordum. Konuşamıyordum. Başımı çevirdim. Şuan daha fazla sinirlendiğini hissedebiliyordum çünkü benim kalbim onun kalbinin yanındaydı ve benim vücuduma-kendi yerine gelmiyordu. Ve bom "Güneş bana bak!" Ben de sinirleniyordum hızla onun tarafına döndürdüm başımı ve ayağa kalktım serumu çektim kolumdan ve kolum kanamaya başlamıştı o bana şaşkınca bakarken hızla konuşmaya başladım "Çünkü niye biliyor musun Görkem abi çünkü ben tükendim çünkü ben bu dünyaya fazlayım belki bu saçma bir neden olarak gelebilir ama ben onlarsız aldığım nefesi nefesden saymaz oldum çünkü ben o mezarlıkta ailemle gömüldüm anlıyor musun öldüm şu anda yaşayan enkazdan farksızım" sesim sonlara doğru fısıltıya dönüşmüştü. O da benimle aynı derecede sinirlenmişti ve birşey demeden odadan çıkıp gitti kapıyı öyle sert çekmişti ki gözlerimi o zaman kapatmıştım ve kapatmamla gözlerimden yaşlar firar etmişti. Ve ben dayanamadım daha fazla acıya dayanamadım. Dizlerimin üstüne çöktüm ve hıçkırarak ağlamaya başladım. Sol koluma baktım kan usulca elime akıyordu. Bende ağlarken onun gittiği yolu izliyordum.

Ben hala orda dururken kapı açıldı. Hemşire yanıma geldi bir şeyler söyledi ama ben dünyadan soyutlanmıştım. Hiçbir şey duymadım. Hemşire de bunun farkındaymiş gibi beni usulca yatağa oturttu. Kolumu temizleyip pamuk yerleştirdi. Ben hala tepki veremiyordum.

Belki birşey söyleseydi bu kadar kötü olamadım ama çekip gitmişti...

Hemşire son olarak üzerimi değiştirdi ve o da çıktı. Ardından ben de çıktım. Usulca merdivenleri inmeye başladım. 5. Kattaydık ama ben yürümek istiyordum. Çıkışa ilerleyip bahçeye çıktım. Gözüme ilk çarpan onun kumral saçlarıydı. Ondan tarafa hiç dönmeden hastane çıkışa gidiyordum ki biri kolumdan çekene kadar arkamı döndüğümde onun kahverenginin en güzel tonlarında olan gözleriyle karşılaştım ama kolum çok acımıştı. Kolumun acısıyla yüzümü buruşturdum. O da anlamış olucak ki hemen bıraktı kolumu.

HERKES GİDER Mİ?Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin