BÖLÜM 14

211 22 32
                                    

Yukarıdaki videonun olayların hareketiyle alakası yok. Dans hareketlerini görün diye koydum. Dediğim yerde açın!

Video: https://www.youtube.com/watch?v=2dNQe0hlGs0

Dans eden kız ve erkek Savaş ile Nehir.

Arabanın Savaş'ın evinin önünde durmasıyla indim. Öğleden sonra okulu kırıp Savaş'la okuldan çıkmıştım. Şuan ise beni evine getirmişti. Savaş'la arabada olmayı bile özlemişim. Gülümsedim.

"Gülümsemen bittiyse girelim mi?" diyen Savaş'a kızarmış bir suratla baktım. Bozmasa olmuyor sanki.

Ondan önce evin önüne geldim. O da geldi ve kapıyı açıp girmemi bekledi. Bir haftadır girmediğim eve girdim. Aynı durgunlukta bizi bekliyordu. Koltuklardan birine oturdum. Savaş da gelip yanıma oturdu.

"Bir haftadır neredeydin?" dedim ona dönerek.

"Yurt dışında önemli bir işim çıktı. Apar topar gittim. Yurt dışına çıktığımdan arayamadım."

"Ne işi?"

"Boş ver," deyip kestirip attı. O öyle deyince ben daha da meraklandım.

"Boş veremem, söyle."

"Söylemezsem rahat bırakmayacak mısın?"

"Asla rahat bırakmam," dedim kendimden emin bir tavırla.

"Annem hastaydı."

"Annen yurt dışında mı?"

"Evet."

"Peki şuan durumu nasıl?"

"İyi."

Onunla ilk defa ailesi hakkında konuşmuştum. Kapalı kutu gibi olması canımı sıkıyordu. En azından onun hakkında bir şeyler öğrenebilirsem daha yakından tanımış olurum. Savaş hakkındaki her şeyi merak ediyorum.

"Acıktım."

"Hep böyle hızlı mı konu değiştirirsin hırçın kız?"

"Genelde öyleyim."

"Hadi gel bakalım mutfağa. Yemek hazırlayalım," deyince gözlerimi kocaman açtım. Yemek yapmayı bilmiyorum!

"Olmaz. Bence dışardan söyleyelim," dedim biraz sesimi yükselterek.

"Neden olmazmış hırçın kız?"

Söyleyemem ki! Rezil olmak istemiyorum.

"Ben yemek yapmayı bilmiyorum," dedim normal bir ses tonuyla. Yüzüne bakmayarak söylemiştim. Bu da utanç seviyemi aşağıya çekmişti.

Eliyle çenemi kaldırıp yüzüne baktırdı. Gülüyordu. Biliyordum ben böyle olacağını!

"Sen ciddi misin?" dedi kahkaha atarak. Güzel gülüyordu bir de pislik.

Sinirle karnına çimdik attım.

"Ahhh," diye inledi. Oh canıma değsin.

"Olamaz mı? Her kız yemek yapmak zorunda değil."

"Ne yapacağım ben seninle hırçın kız?" dedi ve bana yaklaştı.

"Eee ne söylüyoruz?" dedim ve ayağa kalktım.

"Pizza?"

"Olur."

Savaş telefonunu alıp pizza söylerken etrafı inceliyordum. Evde hiç bitki yoktu ve soluk renklerden oluşuyordu. Ama kendisine has bir modernliği vardı. Sade ve modern.

İMKANSIZHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin