BİR GÖNÜL DAVASI

7. bölüm

Böyle bir sabaha uyanmak inanılmaz huzur vericiydi. Reha'nın sıcak göğsünde olan yüzüm hala aynı yerdeydi. Akşamdan beri Reha'nın elleri belimde miydi yani? Bu kadar sıkı sarılmasından dolayı zaten pozisyon değiştirmem mümkün değildi..
Boynunun altında kalan ellerimi Reha'yı rahatsız etmemeye özen göstererek çektim. Başını biraz oynatsada uyanmamıştı. Duvardaki saate baktığım da 9 olduğunu gördüm. Üstümüzden kayan yorganı Reha'nın üzerine örttüm. Banyoya gidip işlerimi hallettim ve saçlarıma biraz şekil verdikten sonra odaya geri döndüm. Dün gece onun kazağını çıkarmamıştım. Yine çıkarmak istemesemde misafir geliceğini hatırladığım için biraz daha mülayim giyinmeye karar verdim. Siyah bilekte kotumun üstüne yeşil kareli göbek kısmı bağlanan gömleğimi giydim. Pantolonum yüksek bel olduğu için göbeğim görünmüyordu. Reha'nın hala uyuduğunu görünce aşağı indim. Mutfağa girdiğimde Elif'i görmemle hafif bir çığlık attım.
O da hemen gelip sarıldı.

"Nerdesin kızım ya çok sıkıldım sensiz"

"Arkadaşımdaydım işte ödev felan yaptık" gülerek söylediği cümlede yatan gizli şeyleri anlamıştım sanırım.

"Hayret nasıl gelebildin?" dedim gülerek.

"Misafirler gelicek ya hani" bir şey demek istiyor da ağzında geveliyordu.

"Ee" dedim gözlerimi kısarak.

"Ee si o da gelicek işte. Ortak sonuçta" o kadar heyecanlı konuşmuştu ki sanki onu istemeye geliyorlardı.

"İnanmıyorum. Sen ne saman altından su yürütenmişsin be" kahkaha atarak konuşmuştum.

"İyi bari bakalım ailenin ona bakış açısı nasıl öğrenmiş oluruz" diye devam ettim.

"Ya Aleda.. çok merak ediyorum onu korkmuyor da değilim. Şirkette ortaklığı yeni. Abim severse tamamdır bu iş."

"Yunus sever ya yumuşak çocuk"

"Sana karşı öyle o. Birini sevmezse önüne altınlar döksen de fayda etmez"

"Hıım. Peki bu yemek işi neden? Her sene felan olur mu böyle?"

"Yok aslında. Demiştim ya şirketin yeni ortağı diye. Bir tane daha yeni ortak varmış. Tanışma gibi bir şey. Üç kişiler sanırım başka biri olmazsa. Zaten Seçkin yıllardır var. Abimle ve Reha'ylada araları iyi."

"Anladım. Seninkinin adı neydi?" dedim merakla.

"Berken" dedi heycanla.

Güldüm. "Güzel isim.." dedim.

"Birazdan gelirler"

"Kahvaltıyamı geliyorlar?" Dedim şaşkınca. Akşam yemeğine sanmıştım oysa ki..

"Tabii ki. Reha hala uyuyormu yoksa?"

"Uyuyor ya" dedim sıkıntıyla.

"Hadi git uyandır kocanı" dedi dalga geçer gibi. Baygın baygın bakarak yukarı çıktım.
İlk başlarda uyandırmaya kıyamasamda yavaşça yanına gittim.
"Reha uyan hadi" mırıldanıp diğer tarafa döndü. Uyanmayacağını anlayıp başını kendime çevirdim. Ellerimle yüzüne düşen saçlarını yavaşça geriye ittim. "Reha" diye hafif sesimi yükselttim.
"Yanlız sen böyle yapınca uyanasım değil de" dedi durdu. Gözlerini yarım yamalak açtı. "Senide yanıma alıp uykuya devam edesim geliyor"

"Komiksin ya. Kalk hadi arkadaşların gelicek"

"Amınakoyim öyle arkadaşların. Ne işi var lan bu saatte onların burada?"