YARE-İ DİL (KİTAP OLDU! ) Sipariş Adresi Www.pembevagonlar.com

Pembe Hayaller

Kerem Aslı'nın  ailesi gelmeden çıkıp gitmeyi başarmıştı. Aslı Kerem gider gitmez odasına geçti yatağına uzandı.
 
   Uzanmasıyla "bib bib"  diye bir ses duydu. Bu telefona gelen mesaj sesiydi. 

    Nerden geldiğini anlamak için yerinden fırladı Aslı. Masanın üzerine, kitaplığa baktı. Ama orda bişey yoktu. 

"Kerem telefonunu unuttu sanırım ama nerde" diye geçirir içinden.
  Sonra sesin yatağın üzerindeki yastığın altından geldiğini anladı.

    Hemen yastığı kaldırıp telefonu eline aldı ve ekranda yazan numaraya baktı  Bu telefon Kerem'in  telefonu değildi. Ama ekran da yazan numara Kerem'e aitti.
  
                         ***

    Aslı heyecanla telefonu açtı.
Aslı; Alo! Kerem sen misin?

Kerem; Evet gülüm  benim.

Aslı; Peki bu telefon kimin? Senin olmadığına göre?

Kerem; Senin gülüm.  Sesini duymayı çok özlediğim zamanların telafisi. Sesini duymasam da benim gibi şair ruhlu olan sevgilimin şiirleri mesaj olarak gelsin istedim.

  Gülüm telefonu herkesten gizli verdim sana.  Herşey yoluna girene kadar gizli kullanmanı ve çok dikkat etmeni istiyorum.  Sonra ailen sana sıkıntı çıkarıp canını sıkmasın gülüm.

Aslı;Tamam Kerem. Elimden geleni yapacağım.

Kerem; Annenler geldi mi?

Aslı;Hayır gelmediler henüz.

Kerem; Hım iyi ozaman biraz daha sesini duyabilirim. Gülüm telefonun içine bir kaç şarkı attım.  Onlar benden sana gelsin.

Aslı; Peki dinlemek için sabırsızlanıyorum.

Kerem;  O zaman ben şimdi kapatayım. Sende şarkıları dinle. En çok beğendiğin bizim şarkımız olsun.
   Neyse Sen yakalanma sizinkilere. Seni seviyorum. Kendine dikkat et hazan gözlüm.

Aslı; Sende kendine çok dikkat et. Görüşmek üzere.
  
                         ***

     Aslı telefonu kapattıktan sonra hemen telefonu incelemeye başladı. Kerem'in aldığı telefon küçük, saklamaya çok müsait bir  telefondu.
  
    Aslı ilk olarak Kerem'in  numarasını telefona kaydetmekle işe başladı. Onu çimen gözlüm diye kaydetti.

  
     Daha sonra telefondaki şarkı listesini açtı.  Hepsinin tek tek ismini okudu.

     İlk sırada bulunan 'Fatih Yeşilgül bilesin' şarkısını dinledi. Şarkıyı dinlerken çok duygulandı.
            
                         ***
    Kerem'i düşünürken birden aklına annesi ve babası geldi. 

   Saate baktı gelmelerine çok az kalmıştı. Hemen müziği kapattı ve telefonu sessize alıp yastığının altına koydu.

    Daha sonra yatağına uzandı.
  Yaşananlar  Aslı'nın kafasından çıkmıyordu.

    Nasıl çıkarabilir ki insan o anları. Öyle romantik ki...
 
    Hele kapıdan çıkarken Kerem'in Aslı'nın dudağının kenarına kondurduğu  öpücük...

     Aslı kafasından bunları atmaya çalışırken babasının yüksek sesle bağırdığını duydu.

    Koşar adımlarla parmak ucunda odasının kapısına doğru ilerledi.

   Babası koltuğun üzerindeki kaşkolun  kime ait olduğunu öğrenmeye çalışıyordu.

Aslının babası bağırarak,
  "Bu kimin Safiye hanım.  Benim değil bu.  Sabah çıkarken burda değildi. Kimin bu?" der.
 
   
   Aslı merdivenlerden koşarak iner. Babasının elindeki kaşkolu  alarak  
   
"Aaa!  baba bulmuşsun bende bunu arıyordum. Yaşasın bulmuşsun!              Benim bu dün aldım renkleri hoşuma gitti.
    Erkek reyonuna ayrı bir ilgim var biliyorsun" Dedi.
  

    Aslı'nın babası buna pek inanmasada "iyi öyle olsun bakalım, pek inanmadım ama neyse"  dedi ve odasına gitmek için merdivenlere yöneldi.  Çıkarken de sert bakışlarını Aslı'nın üzerine dikerek ilerledi.
 
                          *** 

    Aslı tam odasına çıkacakken annesi Aslı'yı yanına çağırır.  Aslı biraz utanarak yanına gitti. 

Annesinin olanlardan haberi vardı "kesin günün nasıl geçtiğini soracaktır" diye geçirdi Aslı içinden.
 
  Tamda Aslı'nın tahmin ettiği gibi olmuştu.  Aslı'nın annesi gün içinde olanları sorarda sorar.  Aslı kısa cevaplarla annesini geçiştirmeye çalışıyordu.
 
     Aslı bu sorulardan kaçmak istercesine "anneeee! Tamam yeter artık ama.
    Olanı biteni anlattım sana. Bende Kerem'i istiyorum ama önce şu sınavı atlatmam  lazım.

    Kendisine de söyledim, öncelikli hedefimin  sınavı kazanmak olduğunu. Yok kabul etmezse işte ozaman kendisi bilir.

   Neyse şimdi odama gitmek istiyorum. Yemeğe inmicem biraz ders çalışayım. "der. 
 
   Aslı odasına çıkarken babası merdivenlerden iniyordur. Yine sert bakışlarını Aslı'ya dikmişti.
Aslı görmezden gelerek hızla uzaklaştı babasından.
                            ***

   Annesi ve babası yemeklerini yerken Aslı odasında Kerem'in kendine hediye ettiği telefondaki müzikleri dinlemeye koyulmuştu.
   
   Hepsi çok duygusal şarkılardı. Aslı her dinlediği şarkıda Kerem ile kendisini hayal edip pembe hayaller kuruyordu.
  
   Aslı'nın en çok sevdiği şarkı Kubat'ın "beyaz gülüm"  şarkısı olmuştu.  Her sözünde aklına Kerem geliyordu.

  Ona gülüm dediğini. Bu şarkı Kerem'in  gülüşünü hatırlatıyordu Aslı'ya. Birlikte yaşadıkları o romantik anları...

   Ama Aslı bu hayalleri kurarken bilmiyordu ki bu toz pembe hayallerin yerinde sadece tozu kalacak....
     
                         ***

     Her hayalin bir vuslatı vardır. Gerçek sevgiler hasretle, zorlukla sınanır.  Gerçek olansa elde kalanlardır...