6. BÖLÜM
"Ruhumda Kopan Kıyametler''Hayal kırıklığım çarşaf gibi üzerime örtülmüştü. Yoğun bakışlarını üzerimde hissetsem bile dönüp bakamıyordum.
''Seni o adamdan kurtardı diye onu kendince gemi kaptanı yapıp kollarına sığınmak istemen senin hatan.''
Onun haksız çıkmasını isteyen tarafımı bastırmaya çabalasam bile olmayacağını biliyordum. Hayatımda kendimden başka kimseyi gemi kaptanı yapmamam gerekiyordu. Gemilerin belirli düzenleri olduğunu bilmeme rağmen kaptanı değiştirmekte ısrar ettim. Oysa yolculuğa çıkıldığı zaman gemi kaptanı değişirse işler karışır kimse gideceği yönü bulamazdı.
Gideceğim yönü bulamadığımdan kıyıya intihar ettim. Kaptanın yön değiştirmeyeceğini bilmeme rağmen intihar ettim....
Güldüm...
Gülmeye devam ettim...
Üzerime örtülen çarşafa sarılıp yatağın diğer tarafına döndüm. Yastığı ıslatan gözyaşlarımı aldırmadım. Üzerime gölgesi düşen adam hala olduğu yerde duruyordu. Çarşafı bileklerimin izin verdiği kadarıyla sıkıca kavradım.
''Bazı insanlar bir gölgenin varlığına bile ihtiyaç duyabilir onun varlığına alışabilir,'' dedim soğuk bir sesle. ''Bu yüzden üzerime düşen gölgeni de al git.''
Adımları gerilediğinde üzerime düşen gölgesi benden uzaklaşmıştı. Bu durum canımı sıkıyordu, fakat iç sesimi dinleyerek ondan uzak duracaktım. Bir kez daha kıyıya intihar etmeyecektim. Kapının kapanma sesiyle gergin bedenim gevşedi. Çarşafı ittiğimde bir ayağım bileğime kadar sargı beziyle sarılmıştı. Diğer ayağım ise topuğuma kadar sarılmıştı. Kendime verdiğim zararın büyüklüğünü yeni fark etmiştim.
Dişlerimi dudaklarıma bastırıp gözlerimi sıkıca yumdum. Kapının açıldığını işittiğimde hareket etmedim. Lena'nın sesini duymamla yumduğum gözlerimi açtım.
''Ağrılarınız için ağrı kesici getirdim.''
Dirseklerimden destek alarak Lena'ya doğru döndüm. Küçük bir kasenin içine bıraktığı sarı renkte hap ile bilikte bir bardak su uzatmıştı. Yalnız kalmak istediğimden ilacı içip yatağa uzandım. Başka bir şey isteyip istemediğimi sorduğunda cevap vermedim. Bunu yanıt olarak anladığından odaya girmesiyle çıkması bir olmuştu.
İlacı içtikten sonra midem bulanmaya başlamıştı. Bulantının sebebini anlamıştım. Ne zaman yemek yediğimi bile hatırlamıyordum. Aç karna ilacı içmem ile birlikte midem daha kötü olmuştu. Yatakta iki büklüm olan bedenim acıyla kıvranıyordu. Unutmaya çalışsam da bedenim açlığa dayanamıyordu.
Gözlerimi sıkıca yumup uyumaya çabaladım. İlacın bedenimi uyuşturması biraz zaman alsada gözlerim sonunda karanlığa kendine teslim etmişti.
⚘
Baş ağrısıyla uyandığımda dudaklarımdan kaçan acı inlemeye engel olamadım. Gözlerimi açtığımda odanın aydınlık oluşu ile kafam karışmıştı. Kasıklarımda baskı hissedince lavaboya gitmeye ihtiyacım vardı, fakat sargılı ayaklarımla ayağa kalkmam oldukça zordu. Lena'nın onu çağırmam için komodin'in üzerinde bıraktığı çağırma aletini dizlerimden destek alarak alıp düğmeye bastım. Yanıp sönen düğmeden dakikalar sonra kapım tıklatıldı. İçeri giren Lena gülümseyerek yanıma geldi.
''Nasıl yardımcı olabilirim.?''
''Lavabo'ya gitmem gerekiyor Lena,'' dedim düz bir sesle. ''Bana yardımcı olur musun?''
ŞİMDİ OKUDUĞUN
RUHU RUHUMA DOLANAN ADAM
Teen FictionKadın, uçurumdu. Adam, onu boğacak olan okyanus. Kadının kalbi kırıktı. Adam, kırılacak kalbe bile sahip değildi. Kadın, sessiz çığlıkların içinde büyütülmüştü. Adam, sert rüzgârla birlikte karanlığa savrulmuştu. Kadın, hayatına giren adamın onun s...