Bora 'nın anlatımından ...
Nefes almakta zorlanıyordum , almak istemiyordum . Direksiyonu bırakıp Merve 'nin geçirdiğinin daha kötüsü olan bir kaza geçirmek istiyordum . Ya ölürse diye düşünmeden duramıyordum . Mürüvvet Teyze ya beni Merve 'den
uzak tutarsa . Ramiz Amca kim bilir bana neler diyecekti. Merve 'yi bir daha görememeyi düşünmek beni öldürüyordu . Bilekliğim gözyaşlarımla ıslanmıştı , bir hatam bile her şeyi berbat etmeye yetmişti .
- Ulan Bora sen ne kadar salaksın ! Yıllardır sevgilin olan kıza niye inanmadın ?
Trafik ve kaygan yollar kendime olan sinirimi daha da arttırmıştı .
- O sana hiç yalan söylemezdi ! Sen ne yaptın? Binlerce defa yalan söylemiş gibi davrandın !
Hastaneye yaklaşırken önüme bir araba geçti . Oraya ulaşmamı engelleyecek hiçbir şey istemiyordum . Kornaya defalarca bastım , sıkılmış olacak ki yana çekildi . Büyük ihtimalle şoförü olan adam ya da kadınla tartışmak zorunda kalacaktım ama benim buna zamanım yoktu . Gaza yüklenip arabanın yanında durmadan geçtim. Hastanenin önünden geçerken sola saptım ,girişe yakın bir yere arabamı park ettim . Koşarak girişe giderken kapının karşısında bir ambulans durdu . Sedyeyi aceleci bir şekilde arkadan indirdiler , kalın pikenin altındaki hastanın durumu ağırdır diye düşündüm . Sedye yanıma yaklaşınca kokusunu tanıdım , saçlarından sarı ve pembe bir tutam sedyeden aşağı sarkıyordu . Gözlerim ellerine kaydı , bir kolyeyi sımsıkı tutuyordu . Benim aldığım kolyeydi .
- Merve ! Sevgilim sakın gitme ...
- Sen hâlâ ne cürretle konuşabiliyorsun !
Sağımda ağlamaktan gözlerinin altı mosmor olmuş sinirli bir Mürüvvet Teyze ve ondan daha sakin Ramiz Amca duruyordu . Mürüvvet Teyze 'ye baktım ,ağzım açık kaldı .Cevap veremedim , nasıl verebilirdim ki ?- Merve ölürse seni yaşatmam !
- Mürüvvet sakin ol , o bizi bırakmaz .
Sedye tam önüme gelince kolye fazla ses çıkarmadan yere düştü . Titreyen ellerimle yere eğilip onu aldım ,montumu getirmeyi unutmuştum . Sedyeyi fazla vakit kaybetmeden hastanenin içine sürüklediler , ben ise yere oturdum . Ağlıyordum ,etraf kararmaya başlıyordu ya da benim dünyam kararıyordu . Sağ elimde bir acı hissettim , Mürüvvet Teyze bilerek elime basıp acı bir şekilde ağlayarak sedyeyi takip etti. Ramiz Amca ağlamamak için kendini zor tutuyordu onun peşinden giderken .
- Bora ...
Adımı duyup sağıma dönünce Jale ve Erkan 'ı gördüm . Tesadüf eseri burda karşılaşmış olmalılardı. Jale bana sımsıkı sarıldı , kar taneleri üstümüze dökülürken .
- Bora ....
- Ne yaptım ben Jale ? Hııı ne yaptım !
- Suçsuzsun demiyorum ama nerden bilebilirdin böyle olacağını ?
Omzuna gömmüştüm başımı , ağlarken konuşmak çok zordu .
- Ama Merve bana hiç yalan söylememişti ki !
- O bize hiç yalan söylemedi ki zaten ...
Erkan kalkmama yardım etti , ikisinin omzundan destek aldım ve ben de hastaneye girdim . Jale danışmaya gidip görevliden ameliyathanenin yerini öğrendi .
- 4 . kat 5 numaralı ameliyathaneymiş .
Asansörde yere oturdum ve kolyenin kopan zincirine baktım . Merve görse çok üzülürdü ama üzülmemeliydi . Mavi gözlerinden mahrum bırakmamalıydı beni . Bilekliğimi çıkardım , kolyenin zincirini onun zinciriyle düğüm yapıp tekrar koluma geçirdim . Artık ikimizin adı alt altaydı. Erkan da yanıma oturdu .Mavi gözleri parlıyordu , Merve 'yle en iyi anlaşanlardan biri de oydu .
- Merve ve Bora .
- Bilekliğimi bana o almıştı ...
- Kolyeyi sen mi almıştın ?
- Evet , sedyede bile onu sımsıkı tutuyordu .
Kolunu omzuma koydu , gözyaşlarımdan dolayı yüz ifadesini tam seçemedim galiba o da korkuyordu.
- Kanka kendini suçlamakta haklısın ama trafik kazası yapacağını bilemezdin .
Kafamı aynaya yaslayıp ileri geri salladım , acıması umrumda değildi .
- Ben ona " İlerdeki sevgiline de ihanet etme olur mu ?" demiştim. Asıl ihaneti ben etmişim aslında .
Asansör durunca üçümüz adeta koşuyorduk . Hani okula geç kalan öğrenci olur ya onun gibi işte .
- Merve 'nin canını yeterince yaktın zaten yetmedi mi !
Mürüvvet Teyze göğsümü yumrukluyordu , Jale ve Ramiz Amca onu benden uzaklaştırdı . Erkan da beni ondan koruyordu . Ameliyathanenin önüne gelir gelmez saldırmıştı ,artık sabrım kalmamıştı .
- Salaklığımın cezasını çekiyorum . Merve 'ye bir şey olursa yaşayamam . Hatamı telafi etmek için ,Merve 'nin beni affetmesi için her şeyi yaparım !
Bağıra bağıra konuştuğumu sonra fark ettim . Etkilenmiş gibiydi .
- İşte şu bileğimdeki kolyeyi görüyor musunuz ? Merve 'ye ben almıştım . Sedyedeyken sımsıkı tutuyordu , hâlâ bana aşık !
- Sen ona ne olduğunu bilmiyor musun ?
- Ne olmuş ?
- Karnına cam girmiş !
Ağlamaklı ses tonu kulağımda yankılandı . Merve kan görmeyi sevmez ki ! Ya ölürse ! Hayır o beni bırakamaz ...
- Eğer bir sorun çıkarsa bebeği olamazmış !
En yakın koltuğa oturdum ve başımı ellerimin arasına aldım, gözlerim kocaman olmuştu . Merve 'yle evlenip baba olamayacaktım belkide kendi suçum yüzünden . Ramiz Amca yanıma oturdu . Kahverengi gözleri yaş doluydu , beyaz saçları daha dökülmemişti .
- Oğlum sen Mürüvvet 'i takma . Sevgili olduğunuzu tahmin ediyorduk zaten . Merve seni affedecek ben eminim .
Bunları daha önce kendisi de yaşamış gibi söyledi ardında eşinin yanına döndü . Şevval koridorun sonunda gözüktü başını Meriç 'in omzuna koymuştu . Ağladığını anlamıştım . Yanıma oturdu ve beni kollarıyla sımsıkı sardı .
- Bora .....
- Kanka lütfen onun gitmeyeceğini söyle !
- Gitmeyecek ....
Başımı dizine koyup ayaklarımı koltuktan dışarı uzattım . Meriç yere çömelmiş bana bakıyordu . Şevval ise saçımı okşuyordu .
- O seni duyuyor , üzülürsen o da üzülür .
- Sen Meriç 'i duymuş muydun ?
- Evet . Trip atmamı özlemiş onu da duymuştum .
Meriç " Abartma istersen ." dercesine baktı . Mutsuzluğu yüzünden okunuyordu . Şevval derin bir nefes alırken aynı şekilde ona bakmaya devam ediyordu .
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Ergen Yalancılar 2(Tamamlandı)
Teen FictionMeriç 'in vurulmasından kendini suçlu hisseden Şevval Trabzon 'a babaannesinin yanına gidecektir. Meriç onu Bursa 'ya dönmesi için zor ikna edecektir. Erkan ise hastaneden çıkınca Jale 'yle arasını düzeltmeye çalışacaktır. Ama Jale ondan uzaklaşmaya...