*Gözlerimi açtığımda güneş doğmak üzereydi. Saat 6 falan olmalıydı. Esnedim ve hareket etmemeye çalışarak göğsünde yattığım Justin'e baktım.
O da kıpırdandı ve gözlerini açtı. "Günayıyor." diye mırıldandı. Sabah kalkar kalkmaz onun sesini duymak ne kadar huzur verici bir şeydi böyle.
Aklıma dün gece geldiğinde istemsizce sırıttım. "Günaydın." dedim ve kalktım.
"Denizin güzelliğine bak." dedim sonra. "Girmeye ne dersin?" dedi gözlerini ovuştururken.
"Kıyafetler?" diye sordum. "Yatak odasında." dedi. Gülümsedim ve içeriye koştum. Hızlıca yatağın üstünde duran bavulu açtım ve içinden çıkardım.
Midemdeki kelebekler rahat durmuyordu. Lanet okuduktan sonra üstümden çıkardıklarımı tekrar bavula yerleştirdim ve banyodaki havluyu alıp belime bağladım.
Aynada kendime bakarak dağınık topuz olan saçlarımı açtım. Diğer havluyu da yatak odasına Justin'in deniz şortunun yanına koydum.
Eski yere döndüğümde Justin denize bakıyordu. "Hadi git sende giyin." dedim neşeli sesimle.
Dün olanlar aklımdan çıkmıyordu. Gözümü kapattığım her saniye dudakları ve öpüştüğümüz sahne aklımda canlanıyordu ve onun nefesi kulaklarımda yankı yapıyordu.
Ne kadar belli etmemeye çalışsamda sesim titriyordu konuşurken. O çocuk bana ne yapmıştı böyle?
Ben düşüncelere dalmışken o üstünü giyinip gelmişti bile. Balıklama denize atladı. "Çok güzel lan." diye bağırdı.
Bende direk atladım ve yanına yüzdüm. "Kimse yok,sakin ve herkesten uzak." dedi tekrar bağırarak.
"Sadece sen." diyip durakladı ve devam etti. "Ve ben." sesini alçatmıştı. Denizde yapma bari aptal çocuk.
Seni görünce ben zaten kendime hakim olamıyorum. Denizde olamassam dengemi falan kaybeder batardım. Çünkü bende o potansiyel vardı kendimi tanıyordum, daha önce hiç böyle şeyler hissetmemiştim.
Gözlerimi kırpışırıp denizde sırt üstü yattım. Yüzüme gelen su damlalarıyla doğruldum ve "Ne yapıyorsun Bieber?" diye sordum.
"Eğleniyorum." diye sırıttı ve yüzerek daha çok yaklaştı. Lanet olsun denizde olmaz diyorum,çocuğu öperken yüklenirim ona ve batarız harika değil mi?
O yaklaştı ve ben ne yapacağımı bilemedim. Cırladım. Ne yapıyorum ben? Ne gerizekalı insanım!
Ne bok yediysem. Ciddileşti ve "Noldu?" dedi. "Bir şey değdi.Sümüklü böcek." dedim. Ne sümüklü böceği aptal insan!
Kendime 2 saniye küfrettikten sonra "Yengeçte olabilir." dedim ve güldüm. Justin kahkaha atıyordu.
"Sümüklü böcek karada yaş-" onun sözünü kesip "Dalgınlık." dedim.
"Taamam,peki gülmüyorum." dedi ama hala kahkaha atıyordu. "Ben güneşleneceğim." diyip merdivenden yukarı çıktım ve en üste kadar çıkıp oraya yattım.
Ben burada ne bok yiyorum böyle diye düşündüm. Aşık olduğum için aptallaşmış olabilirdim.
Ama bu da abartıydı. Sözde arkadaş olduğumuz halde sevgilinizle gelin yazan bir partiye gidiyorduk orada şanslı çift etkinliğine çıkıyorduk birde üstüne teknede akşam öpüşüyorduk!
Ve teknede yalnızız. Ben ne yapıyorum?? Ben bence dün olanları kendime yediremediğim için Justin'e karşı küçük çaplı kaçışlar düzenliyordum.
Justin'in kokusunu hissettiğimde yanıma yattığını gördüm. "Çok sıcak." diye mızmızlandım.
"Deniz iyi geldi." dedi. Biz neydik? Sahiden biz neydik??
Sevgili falan mı olmuştuk bugün sanki 2 yıllık sevgiliymişiz gibi Justin bana yaklaşıyordu? Yengeç demeseydim bence yine öpüşücektik.
Dudaklarının tadı dudaklarımdan gitmesin istiyordum. Onu öpmek istiyordum. Bana neler oluyordu böyle? Büyü yapılmış gibi hissetmekten kendimi alıkoyamıyorken Justin mırıldandı.
"Ne zaman gitmek istersin?" dedi. "Hiçbir zaman." diye dalga geçtim. Aklıma yine o sahneler gelmişti.
Sahi ben yapmıştım! Bana arkadaşça bir öpücük kondurmuştu ama ben onu çekip hayvan gibi öpmüştüm.
Ah mahvetmiştim,kötü öpüşmüş olabilirim çünkü biraz sarhoş gibiydim ve mayışmıştım.
Ben hayvan gibi öptüğüm için çocuk karşılık vermek zorunda kalmıştı işte. Çözmüştüm meseleyi.
Kesinlikle platoniktim ve o beni sadece arkadaş olarak görüyordu. Acaba anlamak için kanka falan mı demeliydim?
Ama o zaman neden denizde bana yaklaşmıştı ki? Justin'in sesini duymamla düşüncelerim uçup gitmişti.
"Selena?" dedi fısıltıyla. Tahrik edici konuşuyordu. Evet Justin'in beni arkadaş olarak görmesine daha fazla dayanamayacaktım. Yerimden kalktım ve gidiyorum dedim.
"Sel iyi misin?" dediğini duydum ama takmadım. Başından beri burada olmam hataydı.
Bana aşık değildi. Hayal kırıklarıyla yatak odasına ilerledim. Koridor'da yürürken arkamdan geldi ve duvarla beni arasına aldı.
"Sel." dedi. Gözlerine bile bakmaya kıyamıyordum. Elleriyle başımı kaldırıp ona bakmamı sağladıktan sonra konuştu.
"Güzelim noldu?" dedi. Güzelim,güzelim,güzelim. Olmuyordu işte. Yapma bunu bana.
"Özür dilerim.Dün geceyi mahvettim." dedim. Gülerek "Sen neden bahsediyorsun? Ciddi değilsin değil mi?" dedi.
Ne demek istiyordu? Ah ben mi saftım! "Sen bana arkadaşça yaklaşmıştın ama ben ileri gittim,böyle bir şey olmamalıydı gerçekten çok üzgünüm anlatamam." dedim.
"Delirdin mi? Selena bence doktora falan görünmelisin." dedi. "Evet,biliyorum haklısın.Yapmamalıydım." dedim kendi kendime. Onu dinlemiyordum bile doğru düzgün.
Gözlerimizi tekrar buluşturduğumda dudaklarını yaladı ve bana doğru yaklaştı. Lanet olsun ne yapıyordu?
Boynuma doğru eğildi gözlerim istemsizce kapandı ve küçük öpücükler bırakıp yukarı doğru çıktı. Kendimi zor tutuyordum.Sonra tekrar bana baktı.
"'Arkadaşça' yaklaştığıma emin misin?" dedi. Hasiktir. O da beni mi seviyordu. Sevinçten çığlık atabilirdim.
"Saf falansın sanırım.Eriyorum senin için görmüyor musun?" diye fısıldadı.
--"Yaz meyvesi tadında dondurma gibisin." dedim. Şaka demedim. KDOWKXKSPKDWPKSPSKSPKSĞWPSĞWOJIWJSPQKSŞWLSĞWKS--
"Ya bende sanmıştım ki..." dedim. "Sevgilim olur musun?" diye sordu. Gülümsedim ve boynuna sarıldım.
Kendi paranoyaklıklarıma inanamıyordum. Neler düşünmüştüm. Bal gibide seviyormuş beni. Tanrım şükürler olsun.
Çığlık atmamak için zor duruyordum.
Eheheh feelsleriniz bol olsun👯 Ayrıca hikayelerime bu da dahil gerçekten çok güzel eleştiriler ve yorumlar geliyor her ne kadar oylarım az olsada sadık kaldığınız için teşekkür ederim,iyi varsınız💕
ŞİMDİ OKUDUĞUN
•Unaware Escape• (Tamamlandı.)
FanfictionSelena Marie Gomez. Annesi ölen ve hayatını babasıyla geçirmek zorunda kalan Selena'nın hikayesi.Babasının bağımlılığı bir yana, borçları bir yana, eline geçen paraları kumara yatırması bir yana. Selena, babasından gizlice bir işte çalışıyor. Eline...