•Unaware Escape• (Tamamlandı.)

•21

*
2 hafta sonra;

Esneyerek gözlerimi açtım ve sabahlığımı üzerime geçirdim.

Aşağı indiğimde Ariana ve Taylor kahvaltı ediyorlardı. "Uyandırmak istemedik,hadi gel sende." dedi Taylor.

Telefonum titrediğinde cebimden telefonumu çıkardım. "Yeni kalktım günaydınn! Dün kolumdaki alçıyı çıkardılar. Artık iyiyim. Spor yapmak istiyorum. Ne dersin? 😉" yazmıştı.

Sırıtıp cevap yazmaya başladım. "Aslında bende tamda Taylorlar'la masaya oturuyordum." yazdım.

Anında cevap gelmişti. "Bende kahvaltı etmedim. Spordan sonra sandviç alırız. Lütfen gidelim. Canım sıkılıyor." dedi.

"Kendin git." yazdım. "Sel,10 dakika sonra kapının önünde ol." yazdı. Şapşaldı bu çocuk. "Selena?" diyerek seslendi Ariana.

"Justin spora gitmek istiyormuş benimle." dedim. "Malesef gelmeyeceğim yazdım ama almaya geliyormuş. Hemen giyiniyim ben." diyerek öpücük yolladım ve yukarı çıktım.

Üstüme tayt ve yarım atlet giydim. Spor çantama da spor çıkışında giyecek şeyleri aldım. Topuz saçlarımı açtım ve ellerimle şekil verdim.

Çok hafif rimel sürdükten sonra çikolatalı dudak parlatıcımı sürdüm ve işimi hallettim. Spor ayakkabılarımı giyip aşağı indim.

Kapıdan çıktığımla "Hızlıyız?" dedi gülümseyerek. "Nasıl giyindiğimi bilmiyorum." diyerek arabaya bindim.

"Günaydın." dedi. "Günaydın." diyerek gülümsedim. Saçlarına şekil vermemişti ve şuan ellerimle saçlarını dağıtmak istesemde yapamadım.

Gözleri,burnu ne kadarda güzel bir yan profil oluşturuyordu. Birde o dudakları. "Beni mi inceliyorsun?" dediğinde gözlerimi devirip "Bir değişiklik var gibi geldi ama yokmuş." diye uydurdum.

"Hı." diyerek radyoyu açtı ve yola devam ettik.

Spor salonuna geldik ve çantamı spor odasına bırakıp çalışmaya başladım.

1 saat sonra;

"Yorulmuş gibisin." dedim nefes nefese koşu bandında koşarken, önüme gelen saçları almaya çalışıyordum.

Hızını yükseltmiştim ve yorulmuştum evet. "Hangi şarkıyı dinliyorsun?" diye sordum. İkimizde tek kulaklık takmıştık.

"Sneakin' " diye cevap verdi koşarken. "Güzel tercih." diyip koşmaya devam ettim. Justin hızını yavaşlatıp havlusunu yan taraftan aldı ve yüzündeki teri sildi sonrada banttan indi.

Koşarken bağcıklarımın açık olduğunu fark etmemle geri geri gitmem bir oldu. Hızlı bir şekilde yere uçmuştum. Bir dakika uçmamıştım.

Gözlerimi açmamla gözümün önüne Justin geldi. Bana kızgın bir şekilde bakıyordu. Daha sonra "Bağcıklarını bağlasan iyi edersin. Bir dahaki sefere kalçanı kırabilirsin." diyerek gülümsedi.

Hemen üstünden kalkıp yarım atletimi düzelttim ve koşu bandını durdurdum. "Çok yoruldum ve acıktım." diye haykırdım.

"Hadi bir duş al sonra kahvaltı edelim." dedi ve odaya yöneldi. Bende kız spor odasına gittim ve hızlıca bir duşa girdim. Sonra hemen giyinip saçlarımı kuruttum ve yanımda getirdiğim kısa şortu ve vücuda yapışan beyaz atleti üzerime giydim. Ardından kot bir ceket giyerek işimi tamamladım.

Telefonumu çantama atıp çıktım. Justin hala çıkmamıştı. Erkek spor odasının oradaki koltuklara oturdum.