Hakanın hem bana almış olduğu dondurmayı yiyorum hem de Konuşuyordum.
Hayat: Demek Keremin kuzenisin. Düğüne sizinde geleceğinizi öğrenmek bana ayrı bir güzel geldi.
Hakan: Aynen öyle bende çok mutlu oldum. Hem o düğün ikimiz sayesinde daha bir güzel olur.
Nergis: Güzel mi? Siz ikiniz herkesin sinirini bozarsınız.
Hayat: O nedenmiş?
Hakan: Aynen o niyeymiş?
Nergis: Neden olacak siz herkesle dalga geçerek sinirlerini bozarsınız.
Hayat: Zaten kendimiz için eğlence yaratacağız sizin için değil!
Hakan da dondurmasını ısırdı ve o da beni destekledi.
Hakan: Aynen biz kendimize eğlence yaşayacağımız için diğerlerinin eğlenip eglenmemesi önemli değil yani
Nergis: Siz ne kadar bencilsiniz! Hakan sen böyle değildin? Dedi ve olduğu yerde durdu. O durunca bizde durmak zorunda kaldık.
Hakan: Tamam Nergis abartma!
Nergis: Ben mi abartıyorum. Siz ne kadar bencilsiniz. Kendi mutluluğunuz için başkalarını üzmeye hiç mi vicdanınızı sızlatmıyor!
Hayat: Bizi bir dinlersen öyle olmadığını anlarsın. Lakin sen dinlemeyi bilmediğin gibi bir de yargısız infaz yapıyorsun! Dedim ve ilerlemeye başladım.
Bu nedir arkadaş. Ben bu kızı hiç sevmedim. Yol boyunca zaten beni elinden geldiğince kötüledi. Kardeşi Gonca desen zaten bir baş belası. Bunlar benim Hakanimi hemen sahiplenmişler ya. Ama bende Hayatsam size kaptırmam canım arkadaşımı. Hem ilk başta güzelce tanışıp sonra da birden değişip kötü davranmak. Bu kızda bir şeyler var. Düğün bi bitsin ben o zaman göstereceğim ona.
Arkama baktığımda Hakan ve Nergisin kavga ettiğini gördüm. Kavga etmeleri her ne kadar hoşuma gitsede bunun yanlış olduğunu biliyordum. Çünkü yanılıyor olabilirim hem Hakan Nergisi seviyor. Onun için bile katılanırım.
Önüme döndüğümde
evin önünde olduğumuzu fark ettim. Onları arkamda bırakıp bahçe kapısını açtım ve içeri girip etrafa bakındım.
Bahçe de limonata içen bir karizma vardı. Allahım sen şu kalbime güç ver. Değilse kalbim heyacandan duracak. Ben ne zaman bu kadar aşık olmuştum bu adama.
Birden yüzüm asıldı bu sırada da limonata içen yakışıklı beni fark etti. Yerinde doğrulup boğazını temizledi.
Murat:Gelsene Hayat yanıma!
Bende kafamı sallamakla yetindim. Yanındaki sandalyeye oturdum ve erimekte olan dondurmamı yaladim.
Murat: Eee... Limonata içer misin?
Hayat: Yok.. Belki az sonra... Dondurma var ya... Dedim ve gülümsedim.
Zaten bu adamın yanında somurtmak pek mümkün değildi. En azından benim için. Bana bakmasını sürdürdü. Bende ona baktım.
Murat: Bana dondurma yok mu?
Hayat: Başka yok ki..
Murat: Elindeki var ya! Dedi.
Bende ona elimdeki dondurmayı uzattım. Göz kırpıp beni kolumdan ve sırtımdan tutarak kucağına oturttu. Sırtımı göğsüne yasladı. Benim kalbim ise maraton koşusuna çıktı. Ona yaslandığım için kalbinin atışını hissedebiliyordum. Bu daha da heyacanlanmama neden oldu. Dondurma olan elimin bileğini tutup dondurmadan koca bir ısırık aldı.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Bir Damla Umut
Hayran KurguSensiz yıldızlara benziyorum ey sevgili! Işık sanıyorum belki ama bu ışığın kaynağı benim sensizlik ile yanışım .. Ben Hayat. Babası yüzünden zorla evlenmiş sonra da kocasına aşık olmuş bir kız. Bebeğimi o çok sevdiğim adam kocam yüzünden kaybetti...