ÖZEL BÖLÜM (BÖLÜM 25)

709 51 30
                                    

Doruk: Lan sen ne yaptığını sanıyorsun piç kurusu?!

Dedi ve ben daha olayları sindiremeden Emre ye sağlam bir yumruk geçirdi. Doruk göründüğü gibi değildi. Çok güçlü idi. Emre Doruk un yumruğu yüzünden düştüğü yerden hızla kalkıp oda Doruk a bir yumruk geçirdi. Bende bir elimi kalbime koymuş diğerini ise arkamdaki duvara yaslamıştım. Doruk yumruktan hiç etkilenmemiş gibi bir yumruk daha attı. Emre geri savrulmadan kolunu tutup kendine çekti ve karnına dizi ile vurdu. Bir de sırtına dirseği ile vurunca bıraktı. Emre yediği dayak yüzünden yere düştü ve ağzından kan gelmeye başladı hemen Doruk u kolundan tutup geri çektim. Çıkardığımız sesler üzerine Aslı gelmişti. Hemen Doruk un yanına koştu ve diğer kolundan da o tuttu.

Doruk bizi umursamadan Emre nin yedi sulalesine saydırıyor ana avrat düz gidiyirdu. Elimi ağzına kapattım. Ben böyle yapınca bana sert bir bakış atıp Aslı nın ellerinden kurtulup üzerime doğru ilerlemeye başladı. Bende geri geri gidiyordum.

Doruk: Hayat sen ne yaptığının farkında mısın? Bu piçi nasıl alırsın eve?! Ha?! Nasıl!!!!

Hayat: Doruk bi dinle!

Doruk: Neyine dinleyeyim? Neyini?!

Aslı: Doruk bi sakin ol!

Doruk arkasını dönüp Aslı ya bağırdı bu sefer

Doruk: Sen karışma Aslı!!

Sonra yerde yatan ve bizi izleyen Emre ye baktı gidip karnına sert bi tekme attı. Tabi ardından Aslı da çığlık attı. Çünkü çok kötü vurmuştu.

Doruk: Hayatı odasına götür Aslı! Hemen!!

Sesinde itiraz edersek bizi öldüreceğine dair bir işaret vardı. Bu yüzden Aslı hemen beni kolumdan tutup eve doğru yönlendirdi. Bende ona zorluk çıkarmadan eşlik ettim. Eve girince koşarak eczane dolabına ilerledi. İçinden bir kaç ilaç alıp yanıma tekrar gelip beni odama götürdü. Üstümü değiştirmeme yardım edip beni yatağa yatırdı.

Aslı: Bu senin iyiliğin için

Dedi ve koluma iğne yaptı. Galiba sakinleştirici gibi bir şeydi. Hem az önceki olaylar hem de düğünün yorgunluğu ile birleşince bu ilaç hemen uykuya daldım.


Gözlerimi açtığımda karşımda sandalyede oturup uykuya dalan Doruk vardı. Yerimde biraz kıpırdamadan durdum. Beynim eror vermişti. Aklıma yavaş yavaş akşam ki olaylar geldi ve ne yapacağımı şaşırdım. Hemen yatakta doğrulup uykusu hafif olan Doruk u uyandırdım. Gözlerini açınca etrafa baktı. Sonra gözleri benimki ile buluşur buluşmaz öfke saçmaya başladı.

Bende yatağa tekrar oturdum.

Hayat: Günaydın

Ben böyle diyince bana sert bir bakış attı.

Doruk: Pek günün aydığı söylenemez.

Hayat: Şey... Ben Dün gece-

Doruk: Dün gece dün de kaldı. Bundan sonra attığın her adımdan haberim olacak en azından sen geri dönene kadar. Bu olaydan sadece sen ben ve Aslı haberdar. Kimseye bir şey söylemeyeceğim. Ama sana ne kadar kızgın olduğumu bil!

Hayat: Özür dilerim. Ben böyle bir şey yapacağını düşünmemiştim.

Doruk: Peki bugün hatta gidene kadar dışarı çıkma o Emre denen şerefsiz bir daha karşına çıkmayacak emin ol

Hayat: Teşekkürler dedim ve Doruk ayağa kalkıp odadan çıktı. Bende kendimi yatağa atıp tekrar uyumaya çalıştım. Başardım da...


Bir Damla UmutHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin