Bana çevirdi telefonu . "Burak mı". Dedi. Evet o Buraktı . "Evet" dedim. "Nasıl çekildiniz o fotoyu". "Yani şey Can". "Özelse anlatmana gerek yok". "Hayır . Oturalım mı". Sahilden sevgi tepesine yürüyerek gelmiştik vallaha ben bile şaşkınım şuan. "Evet o gün ona çok kızmıştım. Yanında ki kız kuzeniymiş ben beni aldatıyor sanmıştım. Sonra o kızı baya dövmüştüm. Tabi Burakta bana kızmıştı. Ben de ona tokat atayım derken malın biri beni arkadan ittirmişti ve ben yerdeydim ama yani Burağın tepesine düşmüştüm sonra ordakiler de foto çekmişlermiş". Vay be o an aklıma geldi de ne gündü. "Hmm" diyen Can'a döndüm. "Bizde çekilelim mi". Yok artık o haldemi Can'a nediyon aq dergibi bakıyorum "yani hatıra" dedi. Heee öyle desene ya. "Olur" dedim. Bir kaç foto çekildik.
Biraz daha oturduk ve eve gittik. Tabi ben yolda pamuk şekerci gördüm. Can da sağolsun aldı. Şimdi oturdum onu yiyorum. En tatlı yerinde odama hayvan gibi dalan Cem'e noldu aq diye bakıyorum. Tabi oda anladı ya "haa yok bişey bunu getirdim" elindekine baktım oha efso extra hatta ultra mini siyah elbiseye baktım. Evet kısa elbise düşkünüyüm . Elinden hemen kaptım ve baktım. "Eee" dedi Cem. "Defol ve beni yalnız bırak" dedim. Şimdi umrumda değil ha bu elbise gece için yoksa Cem bana normalde kızar doğal yani kardeşim . Soguk bir duşun ardından siyah ultra mini elbisemi gidim. Saçlarımı dalgalandırdım ve bordo rujumu ve eyelenirimi de sürdüm. Aynadan kendime baktım da harbi iyi durdum be.
Misafirlerde gelmiştir diye indim aşağı "oha bu daş kim yahu Cem tanıştor bizi" diyen Denize gözlerimi devirdim. "Sarışın çok iyisin" diyen Cem'e gülümsedim ve yanlarına oturdum. Zeynep ve Arda da karşımdaydılar. Gözlerimi onlardan çektim ve başka yere diktim. Oha evet biralarda burada. Kaptım bir bardak ve hepsini içtim. Sonra bir kaç tane daha kalktım dans etmeye delice cılgınlar gibi eyleniyordum "Derin yeter hadi". "Hayır ya" dedim. "Hadi Derin" of ya kafam güzeldi işte ne var yani bıraksanız. Karşıma baktım ve Zeynep Arda'nın dudaklarında dayanamıyordum artık bu sahneye her defasında bu durumu görmeye tahamülüm yoktu. Gözümden akan yaşla yerimden kalktım ve odaya çıkdım. Kapının açılmasıyla döndüm Can gelmişti geldi yanıma göz yaşlarımı sildi "noldu güzelim". "Can " dedim. Boğazımdan hıç kırıklar kaçmıştı. Sarıldım boğzına. "Noldu sana". Can çok sertti ama çok eğlenceli ve yumşacıktı. "Dayanamıyorum". "Neden". Hala sarılmış haldeydim. Ayrıldım ondan oturdum "noldu" dedi tekrar. "Can ben sanırım aşık oldum". Dedim. "Bu yüzden mi ağlıyorsun". "Hayır onu başka kızla görmeye dayanamıyorum artık canımın yanmasına dayanamıyorum". "Kime aşıksın kim seni üzen" dedi anlayışla."Arda. İlk andan beri sevmiştim onu sonra onu zeyneple görmek canımı yakıyor" dedim hıçkırıklar boğazımda düyümlenirken. Can daha fazla durmadı ve gitti. Peki ya ben evet yatıp ağlıyorum.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
ERKEK LİSESİ ( KÖR AŞK)
ספרות נוערErkek lisesinden doğan imkansız bir aşk. "Dayanamıyorum canım yanıyor.." "Dayan , dayanmak zorundasın Gecem" Öyle bir aşk ki bu ne devam ediyor ne de bitiyor. Derin ve Arda aşkın kafesinde iki tuttsak insan. Birbirlerine deli oluyorlar ama ikiside...