Mavi duyguları hayatta kalan insanların rengidir. Sevmeyi bilen kalplerin rengidir. Duyguları hala hayatta olan insanlara ait tek renktir mavi. Bir sevgiyi renkle anlatan tek şeydir mavi..
Gözlerime çarpan güneş ışıklarıyla daha fazla savaş vermeden yataktan çıktım. Bugün benim yeni okulumda ilk günümdü ne yapacağıma, nasıl davranacağıma karar veremiyordum. Bu düşüncelere dalmışken teyzemin sesiyle sıçradım.
"Daha ne kadar oyalanmayı düşünüyorsun? Kardelen çabuk üzerini giyin" demesiyle düşüncelerimi bir kenara itip banyoya gittim. Rutin işleri hallettikten sonra banyodan çıktım.Ve üzerimi giyinmeye başladım. Üzerimi giyindikten sonra bir hayli kabarmış olan kıvırcık saçlarıma şekil vermeye çalıştım. Ama bir türlü şekil almıyordu. Saçlarımla uğraşırken teyzemin sesini duydum ve saçımı at kuyruğu yapıp odadan çıktım.
Mutfağa gittiğimde teyzem kahvaltı sofrasını hazırlamıştı. Hemen kahvaltımı yapıp okulun yolunu tuttum. Ellerim üşüyordu evet ama eldivenleri evimizde unutmuştum ve yeni eldiven almam gerektiğini kafama not edip ellerimi ceplerime koydum.
Lanet düşünceler hala beynimi esir altına alıyordu. Ben teyzemde kalıyordum. Daha ne kadar kalabilirdim. Annem benim babamda kurtulduğumu söylesede inanasım gelmiyordu evet annem ve beni okumam için babamdan kaçmama yardım etmişti. Ama babamın heryerde beni aradığını biliyordum. Daha ne kadar kaçabilirdim bunuda bilmiyordum.Teyzem şuan güvende olduğumu söylüyordu ama Mardin'e yakın olan Şanlıurfa'da idim.Babamın kısa sürede beni bulacağını adım gibi biliyordum.
Babam bana sürekli 'kız kısmı okumaz' diyerek cahilce sözler söylüyordu. Ama bunu babamada çok görmeye gerek yok çünkü bizim yaşadığımız yer, Mardin. Herkes burda kızların okuması konusunu açmak istemiyordu bile.
Babam Mardin' de güçlü bir iş adamıydı ve şuanda sıkışık durumlarda olduğunu biliyordum. İşlerinden dolayı bize vakti olmasın diye dua ediyordum. Annemle araları son bir aya kadar çok iyiydi ve babam annemi seviyordu bunu biliyordum. Annem benim kaçmamı sağlamıştı. Çünkü babam geçen ay bana 'senin artık okula gitmeni istemiyorum.' demişti. Ben hayalleri olan bir kızdım ve okulumu bitirmeme yarım dönemden az kalmıştı. Babama karşı çıktım fakat bir işe yaramadı. Düşünceleri neydi bilmiyorum ama bu hiç hoşuma gitmemişti. O tartışmanın sonunda anneme ağlamıştım ve annem benim hayatımın ablamın ve abimin hayatı gibi olsun istemiyordu. Ablam daha 16 yaşındayken berdele kurban gitmişti neyseki şuan mutluydu. Abim ise babamın yüzünden bir mafyadan farksızdı. Annem benim hayallerimi bildiği için kaçma planını hazırlamıştı. Ama annemin bana verdiği altınları beni ne zamana kadar idare edebilirdi bunu hiç düşünmek istemiyordum. Babam beni bulacaktı bunu biliyordum kahretsinki ama aklıma getirmek istemiyordum.
Okulun kapısına geldiğimde düşüncelerimden sıyrılıp okulu incelemeye başladım. Büyük bir okuldu ve çok fazla öğrenci olduğunu tahmin ediyordum. Vakit kaybetmeden okulun bahçesine girdim ve tuhaf bakışları üzerimde hissediyordum. Etrafıma bakmadan okula girdim ve 12/A sınıfını aramaya başladım ve sonunda buldum. Sınıfa girdiğimde herkes bana bakıyordu. Umursamadım. Boş sıra aramaya başladım bir kız vardı yanı boştu arkası dönük olduğu için yüzü görünmüyordu. Daha fazla vakit kaybetmeden kızın yanına gittim.
"Merhaba ben Kardelen." Kız arkasını döndü ve yüzünü gördüm her zaman benim hayal ettiğim gibi düz saçları, iri kahverengi gözleri, ince dudakları vardı. Güzel kızdı.
"Merhaba bende Elif."
"Yanına oturabilir miyim?"
"Tabi ki" Geçip yanına oturdum.
Kızla tanışmıstım ve iyi bir kızdı oda bu ayın başında buraya yeni geldiğini söylediğinde mutlu oldum. Artık ders başlamıştı benim ise aklım hala babamdaydı ne yapıyordu hala benimi arıyordu? Anneme birşey yapmışmıydı? aklımdan çıkmıyordu. Beş ders geçmişti ama ben hiç dinleyememiştim. Zilin sesiyle sıçradım ve eve gitme zamanı olduğunu farkettiğimde sevindim. Sonunda dinlenebilecektim, okulun ilk günü yorucu geçmişti.
Okuldan çıktım teyzemin evine doğru yol aldım. Teyzem yalnız yaşıyordu burada kocasını kısa zaman önce trafik kazasında kaybetişmişti ve bir oğlu vardı. Oda okulu için Sivas'a gitmişti.
Eve geldiğimde dışarıda arabalar vardı anladım ki babam buradaydı. Kesinlikle babam benim tanıdığım Tahir Karahan ise buradan beni almadan gitmezdi. Anneciğim kim bilir şuan ne kadar endişelidir. Ne yapacağımı bilmiyordum. Acaba kaçsam ne olur? İyide kaçacak neresi vardı? Annem kaçmamı isterdi. Hayallerimi biliyordu. Ama nereye kaçacaktım? Düşüncelere dalmışken arkadan bir ses duydum. "KARDELENN!"
|Arkadaşlar ilk deneyimim biraz kısa oldu. Umarım beğenirsiniz. Teşekkür ediyorum.❤|
ŞİMDİ OKUDUĞUN
KARANLIK KALP
Novela JuvenilEvet ben Kardelen, kimi zaman yer yüzü kar altındayken toprağın altından usulca çıkan o masum çiçek. Hayatım boyunca tek bir emele bağlı yaşadım ta ki babamın hayallerimi yıkmasına boyun eğerek emellerimin avuçlarımdan kaymasına izin verdim. Acıyıd...