Real Or Dream. -Bölüm 9-

550 36 16
                                        

"Bence bu hiç güzel olmadı Mir. Baloya mı gideceksin cenazeye mi ?. "

Bu cümle Em 'in bana balo elbisesi seçtiği sırada çıkan tek cümle. Denediğim tüm kıyafetlerde aynı performansı göstererek üstüne basarak söylediği tek cümle de olabilir aslında. 

" Ben beğendim Em."

"Ama çok sade ve siyah. Hoşuma gitmedi."

"Ama güzel."

"Ama sade."

"Ama güzel."

"Ama sade."

Sade olmasını ben istiyordum zaten zorla diyebileceğim bir şekilde gideceğim parti + Malik 'in zorla benimle gelmesi falan yeterince sıkıcıydı. Em 'in huysuzluğu ikiye katlanmıştı. Süslü , cıvıltılı şeyleri kendisine almak yerine bana - zorla - denettirdiği 12. elbiseydi bu. 

"Bak bu çok güzel oldu Mir."

"Bu çok renkli Em."

"Malik ile takılınca aynı onun gibi olmuşsun Mirlanda."

"Bana hakaret etme Emma."

Emma susmuştu.  Sonunda onu susturmuştum ve kıkırdamaya başladı.

"Kabul et , ben kazandım." diyerek saçlarımı geriye doğru attım

"Malik arkanda."  diyip kahkahasını basmıştı. 

"Benim gibi olmak sence hakaret mi Mir ? Benim gibi olmak için çok para harcayanlar var . " dedi ve devam etti.

"Kıyafet emanet gibi durmuş. Kedi Kızın Pamuk Prenses olması gibi bir şey. Beğenmedim üstünü değiştir. "

Kedi kız olayına cidden gülmemek için zor durdum ama Em 'e zafer gülüşü yapıp o denediğim siyah elbiseyi aldım. Evet çok sade olabilirdi ama hoş duruyordu. Yani öyle düşünüyordum. Yani bilmiyorum umarım hoş duruyordur. Kıyafetlerimizi alırken motorunda oturan Malik telefonuna bakıyordu. - Evet onu kesiyordum kabul. - Ve bir anda telefonuma mesaj geldi.

" Bana bakmayı kes ve şu lanet elbiseyi hızlı bir şekilde al. Bilirsin beklemeyi sevmem." -Malik.

Cümlemi bitirip kafamı kaldırdığımda Malik ile göz göze gelmemiz kaçınılmaz oldu. Tek bir telefon numarası da kullanmadığından dolayı sonuna adını ki adı bile değil neyse belirttiği ismini okuduğum an ona baktım.  Yüz hatlarının kasılmış olduğundan beklemeyi sevmem olayı tam olarak somutlaşmıştı. Kıyafetlerimizi kaptığımızda yavaş yavaş giderken Em 'in kendine aldığı o parlak çok süslü pembe elbisesinin verdiği mutluluktan çok sevgili arkadaşımın yüzünde sanki her istediğini kazanan Katherina Pierce gülümsemesi vardı. Abartısız tam tamına bu şekildeydi. Bizi görünce motoru çalıştırıp kaskını eline alan Malik 'in somurtması ise devam ediyordu. 

"Sonunda. Atla hadi Mir. "

"Malik , hayır ben Emma ile gideceğim."

"Mir, hayır benimle geleceksin. Ufak bir işimiz var."

 Ufak bir iş ?

"Hey ! Aslında bakarsanız benimde Stef ile kıyafet konusunda tartışacak olaylarım var. Bilirsin daha ayakkabı almalıyım ona uygun çanta. Stef ile uyumlu olmalıyız ve her şeyimiz takım gibi ol -"

"Tamam. Sana iyi eğlenceler." diyerek Emma 'nın lafını kesen Malik 'ti. 

"Şimdi bin şu motora Mirlanda Ruben."

Dediğine uyarak bindiğim motor ile gene hiç kaybetmediği ve bir gün gerçekten ceza yiyeceği - ki umarım yer ve ona bir ders olur - hız ile devam ederken bir evin önünde durmuştuk. Motordan indikten sonra beklemem gerektiğini düşünüp pozisyonumu bozmamıştım bile. 

Real Or Dream.Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin