K A Ç I Ş

•[1]♤

İlk yayınlanma
⬇        
🌹|20.06.17|

Medya; Serçe

Ala aynada ki yansımasına baktı. Geçen kısacık zamanda nasıl da tükenmişti... Gözleri iyiden iyiye şişerken göz çevresinde halkaları da beraberinde getirmişti. Ten rengi beyazdan sarıya dönmüştü,
bu haliyle ağır vaka bir hastaya benziyordu...

Elini büyümekte olan karnına götürdü.

"Seni asla bırakmayacağım, güven bana."

Cümlesinin sonunu getirecekken sesinin titremesine ve gözlerinin dolmasına engel olamadı. Söz vermişti oysa karnında yeni yeni oluşmaya başlayan ruha...
"Bir daha ağlamayacağım," demişti "Ağlayıp seni de üzmeyeceğim..."

Aykal sevgilisinin tüm konuşmalarına şahit olmuştu saklandığı duvarın ardında. Dayanamıyordu, çaresiz ve güçsüz olmayı kabullenemiyordu. Bir çıkış yolu mutlaka olmalıydı... Aslında... Aslında bir çıkış yolu vardı. Ama bunu yapabilmek oldukça güçtü.

"Yapamaz mısın peki?" dedi kendi kendine.
"Bunu bile yapamaz mısın Aykal?"

Düşündü, sorguladı kendini.
"Bunu bile yapamayacaksan eğer sen ne işe yararsın?" dedi kendine.

Gözünü kapatıp derince nefes aldı. Yumruklarını sıktı ve ayaklarını yere daha emin bir şekilde basarak gitti Ala'nın yanına. Kollarıyla sıkıca sarıp sevgilisini, kulağına uzun zamandır düşündüğü ve artık ne olursa olsun yapacağı planını fısıldadı.

"Kaçacağız buradan Ala."

¤ ¤ ¤ ¤ ¤ ¤ ¤ ¤

Serçe'nin anlatımıyla...

"Serçe!"

"Bu saatte neden uyandırılıyorum ben ya!"

"Saat öğlen 12 küçük hanım."

"12 mi? Erkenmiş,bence uykuma ara vermem için bir sebep yok."

Hayır, gün ışığı... Çok rahatsız edici!

"Baba uyku bandajımı geri verir misin?Onsuz uyuyamıyorum."

"Öyleyse gel ve al."

"Ya, baba çocuk muyuz? Yakalamaca mı oynayacağız cidden?"

Tamam, tebrikler uykum kaçmıştı işte! Dolabımı açıp çok sevgili okul üniformamı aldım ve üstüme geçirdim. Saçımı tarama gereksinimi duymadan tokayı tutuşturdum ve merdivenden aşağı alkış tutarak indim.

"Oo Serçe Hanım bu alkışlarınızı neye borçluyuz?"

"Sevgili anneciğim babacığım, tebrikler yine beni yatağımdan ayırdınız."

Senkronize bir şekilde teşekkür ettiler.
Mutfağın musluğunu açtım ve iyice uyku sersemliğinden sıyrılmak için suyu yüzüme vurdum.

"Serçe, odanla iç içe bir banyo bulunmakta."

"Anneciğim burada da bir musluk bulunmakta. İkisinde de aynı işlemi uygulayabiliyorsam hangisini tercih ettiğimin ne önemi var?"

"Serçeciğim burası mutfak musluğu."