Uzun bir süredir hayallerimden biriydi hayatımın kesitlerinden bazılarını yazarak, kendi kıtabımı çıkarıp hem insanlara; tecrübelerimi anlatıp örnek olmak, hemde üzüntülerimin yola devam etmemi engellemediğini farkettirmek. Ama bu fikrimi hayata geçirip ilk cümlelerini yazabilmem için ön ayak olan kişi aslında en daraldığım, kendimi çaresiz hissettiğim anda beni bulup tanışmak için can atan mucizem,hatta sihirli değneğim dediğim manevi ablam olarak gordüğüm Melek ablamdı.
Tamamen bir tesadüf üzerine tanıştık onunla,annemin yıllar önce eskiden oturduğumuz evin altında dukkanı olan bır Edıbe ablası vardı.Sonra biz bir zaman sonra o evden taşınınca Edibe teyzenin izini kaybetmiştik.Ama yaklaşık 15 yıl sonra Edibe teyzenin izini yine tesadüfen bulmuştuk yaklaşık 4 yıldır bir evde oturuyorduk.Caddenin karşısında boş bir dükkan vardı bir sabah o dükkanın önünden geçerken dükkanın dolu olduğunu farkettik. Annem dükkan sahibine hayırlı olsuna gidip mahallemize hoş geldiniz diyeceği anda, dükkan sahibinin Edibe Teyze olduğunu farketmişti ve çok sevinmişti. Bir günde annem Edibe teyzenin dükkanında iken mucizem dediğim insanla tanışır.Otururken Melek abla dükkana gelir annemi bir sure gözlemler ve ne annemi, ne beni hiç ama hic tanımadığı halde der ki;
-''Sen çok iyi bir insansın ve senin bı kızın var.o çok zeki,duygusal ve bambaska bı kız onun cok istediği birşey var, o da hayatını anlatan bir kitap yazmak. Ama o bile bazen bunu yapabileceğine inanmasa da kızın bu kitabı yazacak ve ünlü biri olacak kitabı sayesinde tanınacak'' der.
Annemin gözleri dolar o bile inanamaz duyduklarına nasıl oldu da Melek tüm bunları beni tanımadan bilebildi diye içinden düşünürken Melek derki :
-''Evet ne seni ne kızını tanımadıgım halde bunları bilmeme şaşırıyorsun ama benimde seninde kalp gözün açık, ben bu yüzden içinden geçenleri hissettim ve gönlünden geçen kızındı.Bende kalp gözümle gördüklerimi sana anlattım.İnanamaya da bilirsin ama ben ne medyumum, ne de falcı sadece kalp gözü açık bir insanım der.Ve kimseye vermem ama ıstersen numaramı sana vereyim. Sende kızına ulastır, birazda anlattıklarımdan bahset .Eğer beni aramak isterse onunla da görüşebilirim der.Akşam olduğunda annemle görüştükten sonra, büyük bir merakla tanışabilmek için Melek ablayı ararım.Aradığım esnada da farklı şehirlerdeyizdir. O Bursada bense eşimin memleketi olan Ankara'da Melek abla bana tüm içtenliğiyle sanki beni yıllardır tanıyormuş gibi kıtabım hakkında anneme dediklerinin aynısını harfiyen iletir.Ve daha hayatıma dair yaşadığım yada ilerde yaşayabileceğim bir çok kesit iletir.Olanların şokundan çıkamayan ben telefonu kapattıktan sonra Bu kişi Allahın bir hikmeti olmalı, Allahın bana yolladığı bir yardım meleği, Rabbimin yol gösterici bir elçisi olmalıdır.İnsanlar için herşey birbirine bağlı olabilen bir vesile sonucunda gelişmez mi ki diye düşündüm.
Ve haftasına kitabımın temelini atmaya; cümlelerimi ve bu zamana dek biriktirdiğim küçük karalamalarla oluşturduğum kendi duygu ve düşüncelerimi yazıp derlemeye karar verdim...
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Dünün Yası Bugünün Umudu
Phi Hư CấuDünlerin acısıyla bugünlere tutunan bedensel engelli, serebral palsili (cp) ve küllerinden doğan bir kadının hayatta kalma çabası size umut olsun... Kitabımdan en ufak bir bölüm alınırsa ve paylaşılırsa hemen yasal işlem başlatılacaktır