'KURŞUN'

995 56 158
                                    

Arkadaşlar kitabı bitirmemi isteyenler var mı? Sizi, sıkmaya başladı mı?

Sınır, + 30 oy, 100 yorum.

Bölüm şarkısı - SteelHeart & She's gone.
Ed Sheeran & shape of you

40. BÖLÜM: " KURŞUN"

Korku, sinsi ve kıvrak bir yılan gibi damarlarımdaki kanda dolaşırken,
tenimi yakıyordu. Islak saç tellerime çarpan hava ensemi yalayıp, geçiyordu. Hayatım zehirli bir yılan' ın iki dişinin arasında gibiydi, ne tarafa dönsem zehir zemberek bir yol çıkıyordu karşıma, kurşunlarla süslenmiş sonunda ölüm olan bir yoldu.

Bir geyik ne kadar hızlı koşarsa koşsun sonunda yine aslan' ın midesinde
en vahşi bir şekilde öldürülüp, ağırlanıyordu. Ben de ne kadar kaçarsam kaçayım kurşundan silah her nişan aldığında, hedef; bendim.

Oturduğum koltukta rahatsızca kıpırdanarak bakışlarımı durmadan telefon da Ryan' la konuşan Justin' e diktim. Ryan, muhtemelen dün eve kurşun yağdıranları arıyordu, New York' ta olmasına rağmen. Elimdeki, kylie' nin rahatlamam için verdiği sıcak çikolataya parmaklarımı sımsıkı sardım. Etimi yakan sıcaklık beni rahatsız etmiyordu, akisine gözlerimi kapatıp önümdeki karanlığa gömülmeye meylettiriyordu.

" Ciğerlerin sökülecek , birader." Cameron, Justin' e bakarak fısıldadığında
Justin, elindeki telefonunu sehpa' nın üzerine fırlatarak bir elini saçlarının arasından geçirip, sigarayı tuttuğu kolunu koltukta iki yana açtığı dizine yasladı. Dün olanlar canını çok sıkmıştı, beni uyumaya zorlamıştı ama o gözünü bile kırpmamıştı, emindim.

" Lan, adamlar dün evi taradılar. " dikleşmiş asi, darmadağın saç tellerini çekiştirerek, boynunu kütletti. " amına koyduklarımın oruspu çocukları."

Elim karnıma giderken yutkundum. Ya tekrar karanlık işler uğruna kaybetseydim içimdeki parçamı.

" Bakacağız icaplarına, sen canını sıkma. Ryan, bulduğu an enselerindeyiz." Cameron, elindeki kadehi masaya bırakıp üzerindeki ceketinin fermuarını açıp, arkasına yaslandı.

Karanlığın bile bu kadar koyulaşmadığı hayatı' nın bedeli çok ağırdı. Onun umrunda olmasa bile çevresindekiler ölüm radarına çoktan tutulmuşlardı bile, kaçışım yoktu benim de ya onunla bitecektim, ya da onunla nefes alacak, yaşayacaktım.

" Adamlar, varmışlar mı ? " diye sordu, sigarasından olabildiğince bir nefes daha çekerken. Üzerindeki gece mavisi tişörtü , siyah dar kot ve asi saç telleriyle yine mükemelliğini konuştururken, benim üzerimde de gece mavisi bir elbise vardı ama o renk ona bu kadar çok yakışıp abanmışken elbiseyi üzerimden çıkarıp atmak istedim.

" Bu kadar çabuk mu? Sanmam. Yol en az üç saat." dedi, Cameron kylie' nin ona uzattığı kupa' yı eline alırken.

" Gerekirse kıçlarına kanat takıp uçsunlar ama o yolu bir saate indirsinler anladın mı?" dişlerinin arasından zehrini akıtmak isteyen bir yılan gibi tıslayarak, sigaranın ucunu kültabasına bastırıp, ayağa kalktı. Ona sarılmak istiyordum, geceme parlayan karanlık güneşime sımsıkı sarılmak istiyordum. Ama aynı zamanda da bin metre öteye gidip, uzaklaşmak istemektende kendimi alıkoyamıyordum.

" Bu işin arkasında Oliver Jills' mı var?" ellerini koltuğun koluna yaslayarak şüpheci bir tınıyla mırıldandığın da cameron dudağını yukarıya kıvırıp, elindeki kupayı sehpaya bıraktı.

LeT mE lOvE yOuHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin