BİRŞEYLERİ

833 62 74
                                    

⭐Dün çok güzel bir mesajlar aldım, çok güzel bir moral oldu. Çok teşekkür ederim. Resmen olumsuzluklarım çürüdü, sizi seviyorum❤

Bu bölümü yazmam için beni hırslandırdın, 1359_melisa saol. Multi❤❤

" Sen benim kalbime saplanan paslı bir hançer, ruhuma dokunan kara, bir ışıksın ."

Üzülürsünüz, kırılırsınız , unutulmuş hissedersiniz ama yine de ayakta durur, hayatla savaşırsınız gücünüzün son raddesine kadar.

Ben kanatları ıslak, kimsesiz bir kelebektim. Bir kış gecesi ıslak kanatlarını cılız bir sokak lambasından gelen ışıkla kurutmaya çalışan bir kelebek. Ben aslında ruhumu kurutmaya çalışıyordum, onun sussuz çölünde gerçek buyken kendimi kandırmam hiçbirşeyi değiştirmezdi.

" Cayır cayır yandı geçmişim, gözlerimin önünde." dedim, derin bir nefes alarak," Yandı, ben kendi ellerimle yaktım."

Gözlerimi masaya dikmiş, aklımda toplanıp beni bitirmeye yemin etmiş olan düşüncelerimin her harfini boğmaya çalışıyordum.

" İçindeki yangın söndü mü , peki?" diye sordu, kylie fısıldayarak. Bakışlarımı ona çevirdim. Parmaklarının arasında ki kupayı, sıkıyordu. Sanki kahvenin sıcaklığını hissetmek istermiş gibi.

" Biraz söndü, ve sonra ne oldu biliyor musun kylie?" maviliklerini benim kahve gözlerime dikerek kafasını hayır anlamında salladı.
" Küçük kız çocuğu, kahve gözlerini gökyüzüne dikip annesi için bir dilek tuttu." titrek sesim, bir fısıltı gibi çıkarken o da titrek bir nefes verip arkasına yaslandı.

" Ona ne olmuştu? çok sessizdi." sorduğu soruyla dudaklarım yavaşça gerildi.

Yaralıydık,
Ölüyorduk,
Kimse farkında değildi.

" Onun da daha kabuk tutmamış, kanayan yaraları var, onları ne kadar ustalıkla saklasa da ben dün, bal gözlerde ki o metni okudum." boğuk çıkan sesim konuşmak istemediğimi haykırırken, kalbim daha fazla içimde saklama bu yükleri, bu suskunluklarını, bu bilinmezliklerini aç kendini, diye haykırıyordu.

" O kanı seni öldürerek durdurmaya çalışıyor, görmüyor musun?" kararlı sesi, zihnimi bulandırıyordu. Bilmiyordu ki ne kadar yaralanmış, ölmüşüz biz.

" Herkes, bir şekilde acısını çıkaracak yer bulur kylie." boş sesim sanki yankılanıp, bana geri döndü.

O kafasını sallayarak, elindeki kupayı sehpaya bıraktığın da ben de ellerimi saçlarımın arasından geçirerek, ayağa kalkıp cama doğru ilerledim. Hafif bir rüzgar sokaklara hakimiyet kurmuşken, ağaçları süsleyen yapraklar da ona eşlik edip, sallanıyorlardı. Bazıları yerde bazıları da ait oldukları yerde.

" Kylie!" cameron'un sesiyle arkama döndüm. Bir eliyle şakağını ovarken diğer elini de beline koymuştu. Alt dudağını ısırarak kendini koltuğa atıp, inledi.

" Ne oldu?" diye sordu, kylie şaşkınlıkla ona bakarken. Cameron belini işaret ederken,

" Ah, tutulmuş bir çıksana belime belki iyi gelir, hadi seksi sürüngenim kızıl bakirem." dedi, ona bakarken. Kylie oflayarak kollarını önünde birleştirdi.

" Ne yaptınki sen gece?" dedi, şüpheyle onu süzerken.

" Niye illa gece mi birşey yapmam gerekiyor, kylie?" cameron alayla konuşarak belini ovdu.

" Cam, ne oldu?"

Cameron, gözlerini devirerek ağzını araladı, " haşin erkeğimle özel bir gece geçirdik de." söylediği şeyle kylie kaşlarını kaldırdı.

LeT mE lOvE yOuHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin