*Bahçe*
~
Yağmur kızıl saçlarını gözünün önünden çekti ve sonra yere bıraktığı bavulunu tekrar eline aldı.
Damla ona gülümseyerek bakıyordu. Aslında biraz da ondan korkuyordu.
Yağmur ona sinirle baktı.
"Ne bakıyorsun ?"
"Hiç !" dedi Damla gülerek.
Yağmur kendine inanamıyordu.
"Beni nasıl ikna ettin bilmiyorum ama sana çok kızgınım o yüzden bana bulaşma Damla " dedi Yağmur. Ve birlikte Damla'nın teyzesinin evinin önünde ilerlemeye devam ettiler. Teyzesi otelin önüne resmen araba yollamıştı. Yağmur eve baktığında cidden büyük bir ev gördü. İki katlı ve bir de çatı katı olan çiftlik evi "İstanbul'da ne işim var ?" diyordu adeta. İstanbul'un aslında köyleri da vardı. Şehrin biraz dışında kalıyordu. Bu da öyle bir yerde olmalıydı.
Onlar eve doğru ilerlerken sarışın bir kadın kapıdan çıktı ve ellerini açarak merdivenlerden koşar adım indi.
"Yavruum !" diye atladı bir anne edasıyla Damla'nın üstüne.
"Kızım iki yıldır göremiyorum seni. Nasıl özlemişim !" dedi sımsıkı sarılırken. Saçları tıpkı Damla'nınki gibiydi. Ne de olsa teyzesiydi.
Teyzesi birden bire Damla'ya sarılmayı bıraktı ve kaşlarını çatarak Yağmur'a baktı.
"Sen aklına girdin dimi ? Yoksa bu saf kız ne bilsin ?" dediğinde arkadan bir erkek sesi geldi. Gülüyordu.
"Efendim ben zorlamadım" dedi gayet soğukkanlılıkla.
"Tamam tamam bir halt etmişsiniz. Geçin bakıyım. Yorgunsunuzdur." dedi. Kadın resmen bir dövüyor bir seviyordu.
Birlikte içeri girdiler. Arkadan da bir adam geliyordu. Acaba kimdi ? Yağmur ona merakla baktı.
Biraz sonra salona girdiklerinde hep birlikte oturdular. Yağmur ve Damla yan yana oturmuştu. Teyze ve yanındaki adam da tam karşılarına yan yana oturmuşlardı.
"Aç mısınız ?" dedi kadın bir yandan da onlara bakarken. Damla çekinmeden başını 'evet'anlamda salladı. Kurt gibi açtı. Yağmur ise daha çekimser davranıyordu. Etrafa kaçamak bakışlar atıyordu.
"Kuzen çok büyümüşsün ya " dedi adam Damla'ya. Damla gülümsedi.
"Öyle oldu biraz Serhat abi. İki yıldır görmüyorum. Yasemin ve Elif ablam nerde ?" diye sorunca kaşlarını çattı Yağmur. Onlar da kimdi ?
"Onlar alışverişte. Kavga etmeden gelirlerse eğer, yakında burda olurlar " Dedi gülerek.
Sonra Serhat abileri ayağa kalktı ve çıktı. İki kız yalnız kalmıştı.
"Damla ?" diye sordu.
"Efendim ?"
"Yasemin ve Elif abla kim ?" diye sordu.
"Serhat abimin eşleri " dedi gayet normal bir tavırla.
"İki tane mi eşi var ?" diye sordu.
"Evet " diyerek güldü Damla. "Birbirlerinden nefret ederler " dedi gülerek.
Yağmur peki anlamında başını salladı ve önüne döndü. Biraz sonra yengesi geldi Damla'nın.
"Gelin kızlar masaya " diye bağırdı. Birlikte ayağa kalktılar ve onu takip etmeye başladılar. Arka bahçeye doğru gidiyorlardı. Arka bahçeye gelince Yağmur hayretle bakakalmıştı. Kocaman bir bahçeleri vardı. Zeytin ağaçları ile doluydu. Gülümseyerek baktı. Çiçekli çimenler ve ağaçlar ile koca bir yerdi burası. Hemen bahçenin önünde ise bir masa kuruluydu. Birlikte masaya oturdular.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
ROMAN KIZI
ChickLitİki güzeller güzeli İzmirli kızlar Damla ile Yağmur'un İstanbul hikayesi... İzmir'in kenar mahallelerinden birinde yaşayan gençler enerjik ve deli dolu hayatlarını bırakıp İstanbul'un ciddiyet dolu sokaklarına adım atarlar. Bakalım bu eğlenceli kızl...