*Öpücük*
Multimedya; İrem
~İrem denen kız masamızın yanına gelince Kaan ayağa kalktı.
"Hala aynısın" dedi Kaan ve birbirlerine gözümün önünde sarıldılar.
"O zamanlar da bu kadar güzeldin" dediğinde Kaan, ben yediğim yemeğin boğazımda takıldığını hissettim ve bir kere öksürdüm. Şaşkın ve iri gözlerimle onlara baktım.
"Sende hala insanları etkiliyorsun Kaan. Seni görür görmez tanıdım. Senden başkası beni etkilemezdi doğrusu " dediğinde bir Kaana bir de İrem denen yelloza baktım. Şeytan diyor yol saçlarını at aşağıya.
"Damla, bu benim liseden arkadaşım İrem" dediğinde gözlerime inanamadım. Belki kuzenidir diye sakin durmaya çalışıyordum ama bu kadarı pes !
"Peki bu kim canım ?" diye sorduğunda kızgın bakışlarımı Kaan'a gönderdim. Yuh ama ya benim yanımda canım diyordu utanmadan.
"Hiç. Sadece arkadaşım " dediğinde kaynar sular başımdan aşağı boşaldı. Demek sadece arkadaşımdı ha ?!
Evet ona ben söylemiştim bunu ama bu kadar acı verdiğini bilmiyordum. Sanırım ondan...
"Ah ! Bu çok iyi haber. Senin gibi birinin sevgilisi olmaması herkes için bir şans " dediğinde sinirle ayağa kalktım. Gözümün önünde Kaan'a sulanıyordu ve ben buna sessiz kalamazdım. Gözlerim dolmuştu.
"Noldu Damla ?" dedi Kaan. Bense ona sinirle baktım.
"Hiç ! Ben gidiyorum. Siz de rahat rahat birbirinize-" dedim ve durdum. Uygun bir şey bulamadım. Kötü kelime kullanmak istemiyordum bu yüzden sustum ve koşarak orayı terk ettim.
*
Kaan, koşarak uzaklaşan Damla'nın ardından bakakaldı. Yanındaki kız ise bir elini onun omzuna koymuştu.
"Hayatım neden böyle birden gitti ki ? Anlamadım. " dediğinde Kaan önce içinden bugün ne kadar şanslı olduğunu düşündü. Kızlar bugün ona baya ilgi göstermişti.
"Bilmiyorum sanırım kıskandı " dedi Kaan.
"Kaan yoksa sevgili misiniz ?" diye sordu kız telaşla.
"Hayır ama sanırım olacağız " dedi ve sinsi bir gülüş atıp İrem'i orda bırakıp Damla'nın yanına gitmek için koşmaya başladı.
Damla restorant'ın lavabosuna girmişti ve bir kaç damla gözyaşı dökmüştü. Kabul ediyordu. Aşıktı ona. Hemde çok.
Gözyaşlarını sildikten sonra ordan çıktı ve çıkar çıkmaz birinin onu kolundan tutması bir oldu. Tekrar kadınlar tuvaletine girdiklerinde şaşkınca yanındaki kişiye baktı.
"Çık burdan Kaan" dedi sinirle.
"Damla. Niye böyle yapıyorsun ? " dedi Kaan. Anlam veremiyordu.
"Bişey yaptığım yok. İremin yanına git. Beni de unut. Bir daha seni görmek istemiyorum " dediğinde birden bire dudaklarının üzerine değen dudaklarla şaşkınca kalakaldı ve gözlerini kapattı.
Birbirlerinden ayrıldıklarında Kaan gülümseyerek ona baktı.
"Arkadaş değiliz Damla. Beni seviyorsun ve kıskanıyorsun "
Damla utangaç bir gülümseme yolladı.
"Seviyorum ve kıskanıyorum" dedi ve atılarak Kaan'ın dudaklarını esir aldı.
*
"Yarın akşam bizdesiniz o zaman Cansu Hanım " dedi Kahraman bey.
Cansu Hanım ile anlaşmışlardı. Üç gün sonra arsa onların olacaktı. Bu işi bir bahane yaparak Kahraman Bey, Cansu Hanım'ı evlerine yemeğe davet etmişti. Cansu hanım ise kabul etmişti.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
ROMAN KIZI
ChickLitİki güzeller güzeli İzmirli kızlar Damla ile Yağmur'un İstanbul hikayesi... İzmir'in kenar mahallelerinden birinde yaşayan gençler enerjik ve deli dolu hayatlarını bırakıp İstanbul'un ciddiyet dolu sokaklarına adım atarlar. Bakalım bu eğlenceli kızl...