Sabah uyandığımda yanımda Öykü 'yü görünce sevindim ve onu öperek uyandırdım. Oda uyanınca banyoya gidip kısa bir duş aldım ve dünki kıyafetlerimi tekrar giydim . Öykü de hazırlanınca eşyalarımızı aldık ve oradan ayrıldık. Öykü ile benim arabama bindik ve onu evine doğru yola koyulduk. Onu evine bıraktım sonrada ben kendi evime sürdüm. Yukarıya çıktım kıyafetlerimi değiştirdim.
Saç ve makyaj da yaptıktan sonra aşağıya indim ve bizimkilerin yanına gittim " Günaydın Sağlam ailesini " Günaydın Denizz " dedi Duru ve yanına gittim ve oturdum. " Naber? Evlilik şeyleri ne zaman başlıyor senden ne zaman kurtulcam ?" Bir o evlilik şeyleri değil alışveriş. İki benden kurtulamican tatlım " Anne ya evleniyor zaten. Söyle gitsin. He bak anlaşalım her gün buraya gelmek yok. " Meraklı değilim sana " Ben sana çok meraklıyım " Ştt susun didişmeyin yine " aynı anda " Uf tamam anne ya" sonra birbirimize bakıp gülmeye başladık. ( genelde de ikizim ile aynı anda konuştuğumuz oluyor. Evet bir ikizim var @Merve_Ckmk)
Kahvaltımı yaptıktan sonra evden çıktım. Arabam binip şirkete doğru yola koyuldum. Şirkete geçtiğimde Poyraz'ın bu günde olmadığını anladım ve bu beni üzdü. Bende çareyi aramakla buldum. " Nasılsın Sevdiğim Adam ?" İyi olmaya çalışıyorum Sevdiğim Kadın sen ?" Seni özlemek dışında gayet iyiyim değerlim. " İyi olmana sevindim kadınım. " Sana aşığım gönül çelenim " Sana aşığım Umut Sevdam " Kendine dikkat et bitanem seni seviyorum " Sende kendine dikkat et kadınım. Seni seviyorum" Görüşürüz sevdiğim " Görüşürüz özlediğim " telefonu mutlu bir şekilde kapatsamda aklıma o malın hala bişey yapmadığı geldi. Bu beni sevindirsede düşünürdü. Sonra kendimi işe verip çalışmalara başladım yine her zamanki gibi.
2 toplantıdan çıktım ve üstüme acayip bir yorgunluk çöktü. Sonra aklıma Duru'nun moda okuluna gitmek geldi ve odamdan eşyalarımı alarak çıktım. Ama önce sahile inmek istedim ve en sevdiğim kitap olarak ( Ahmet Batman Korkma Kalbim ) kitabını aldım ve deniz kenarına geçip kitabımı okumaya başladım. Her sayfasında mest olup hayranlıkla sözcükleri tekrar tekrar okuyorum. Bu kitabı okurken hayat benim için duruyor. Aklıma bu okumaktan başka bişey gelmiyor. Bende öyle yapıyorum. Zaman benim için kıymetli hale geliyor. Bu zamanida kitap okumakla geçirmeyi seviyorum. ( Aradaslar okuduğum çok güzel kitaplar var. Eğer isterseniz sizde önere bilirim ve tavsiye ettiginiz kitap varsada bana ulaşabilirsiniz instagram twitter veya buradaki yorumdan) eğer sevmek veya sevilmeyi bilmeseydim burdan öğrenirdim. Karanfili hiç sevmem ama bu kitap için karanfil çiğnemeyi denedim. Bakkaldan aldım ve ilk başta bir taneyi alıp ağzıma attım ve tadini çok sevip tekrar tekrar attim ağzıma. Sonra tekrar o bakkaldan 2 poşet (küçük tabii) daha alıp çantaya koydum ve elimdeki karanfili yemeye başladım. Duru'nun moda okuluna gitmek için arabama bindim ve oraya doğru yola koyuldum. Yakınlarda bir pastaneci gördüm ve oradan Duru'nun çok sevdiği pudinkleri ve çikolatali pastayi alıp Duru'nun yanına gittim. Oradaki danışmana doğru yürüdüm ve konuşmaya başladım " Merhaba ben Deniz Sağlam. Duru nerede acaba? " Buyrun Deniz Hanım hoş geldiniz Duru Hanım 2. Katta odasında efendim. " Tamam kolay gelsin " dedim ve tarif ettiği gibi odasına çıktım. "Merhaba Duru Hanım ben İş görüşmesi için gelmiştim " dedim, ve odaya girdim Duru beni görünce sarıldı bana ve elimdeki pudinki yemeye başladı. " Yavaş ye Duru arkandan kosan yok " Ya valla çok saol ya canım çekmişti ama bir saat gidip almaya üşendim. Birde bir saat bana birinin almasını bekleyemedim canım kardeşim saol " Afiyet olsun. İstersen benimkini de ye. Ama cikolatali pastaya yer kalmaz midende " Yok yok sen kendininkini ye " dedi ve pudinkini bitirdi pastaya geçiş yaptı. Bende onu hayranlıkla ve mutlulukla izliyordum. Bende pudinkimi bitirdim ve pastayi yemeye başladım.
Duru'nun yanında yaklaşık 2 saat boyunca kaldım. Sonra da oradan ayrıldım arabama binip eve doğru sürdüm. O kadar yoruldum ki odama çıkıp kıyafetlerimi değiştirdim ve hemen uyku moduna geçiş yaptım.