11. Bölüm Hırsız

263 32 15
                                    

"Ay Zeynep ilk önce sana kızdım. Yani Tunay da gelecek deseydin daha güzel hazırlanırdım dedim kendi kendime ama çok güzel vakit geçirdik. Sana olan bütün kızgınlığım gitti yani."

"Ne sandın kızım. Bugüne bugün benim adım çöpçatan Zeynep. Ay bir de Yağmur ile Can'ı birleştirsem, tamamdır."

"Ben Can'ı bir sorgularım. Yağmur güzel mi sence falan diye. Sende aynısını yaparsın Yağmur'a. Geriye de bir tek abimle sen kalıyorsun."

Diye iğneleyci bir şekilde söyledi. Hayır yani, yakışıklı diye ona koşmak mı zorundaydım.

Salaksın, tabi hayatında hiç yakışıklı görmediğin için biraz safsın bu konularda.

Ben bir kere hayatımda bir sürü yakışıklı gördüm.

Kaçıyla iletişime girdin acaba?

Of sus be! Hiç birisiyle desem bir yerin mi soğuyacak?

"Kızım ne abarttınız ya! Kerem'i istemiyorum diyorum."

"Naz yapıyorsun bence."

"Benim tek gerçek aşkım var. O da Beşiktaş."

"Ay Zeynep ben senin takımının... Neyse kapatıyorum. Hadi görüşürüz."

Diyerek kapattık telefonu. Dün ki saçmalıklardan ve annemin alıyoruz seni programdan demesinden sonra, tabi ki otele gitmedim. Kendi evimde, kendi odamda, kendi yatağımda mışıl mışıl uyudum. Odamı özlemişim yahu!

" Zeynep! Kalk kız! Bir gün de kalkayım da anneme kahvaltı da yardım edeyim deme. Şu hamile kız bile yardım ediyor. Sen etme."

"Aleyna ne güne duruyor?"

"O üniversiteli. Sen üniversite okurken, bir işin ucundan tuttun mu? Hem gelin, kahvaltı hazır, daha fotoğraf çekimine gideceğiz."

Odamdan çıkıp, mutfağa gittim. Hepimiz birlikte kahvaltımızı yaptıktan sonra, hazırlanmak için odaya gittik.

Renkli ve güzel bir elbise giydikten sonra ve hepimiz hazırlandıktan sonra evden çıkıp fotoğraf stüdyosuna gittik.

"Abla bende seni bekliyordum. Geçin siz hazırlanın, bende makinayı hazırlayayım."

İkili koltuk vardı. Normalde o koltuğa annem ile babam oturur, biz üç kardeşte sırayla arkaya dizilirdik. Babam olmasa bile hala aynı şeyi yaparız. Babamın yerini boş bırakır, çekiliriz.

Fotoğrafçı çektikten sonra tam gidecekken bir baktık ki!

Yağmur, Can, Fatmanur, Tunay, Kerem gelmiş.

Hoba! Bunlar nereden çıktı yahu!

"Çocuklar? Siz nereden çıktınız?"

Annem benim içimden geçeni söylediktem sonra Yağmur konuştu.

"Ya şimdi Demet teyzeciğim. Ben Can'a söyledim. Can Tunay'a söylemiş. Tunay Fatmanur'a söylemiş ve Fatmanur da tabi ki Kerem'e söylemiş. Kerem de biz de gidelim demiş ve işte hep birlikte buradayız."

Annem kahkaha atarak, "O zaman herkes hazır olsun. Hep birlikte aile fotoğrafı çektireceğiz." dedi.

"Ama benim kocam yook!"

Diye ablam isyan ederek karnını tuttu. Bende telefonu alıp ablama verdim ve göz kırptım. O eniştemi ararken ben aynadan kendime bakıyordum. Yanıma Kerem gelince, göz ucuyla ona baktım.

"Neden geldin söyle bakayım?"

"Demet teyzeciğimle bir fotoğrafım olmasını istedim. Hem birlikte fotoğrafda çekiliriz. He?"

Fanatik Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin