☀11 (M?)

4.5K 218 194
                                    

2 Hafta Sonra

❧Yurio

Koç mola vermemize izin verince çaktırmadan hala bacağımı tutan Otabek'in kucağına atladım. "Sanırım doğum günüm kampa denk gelecek..." gülümseyip kulağına eğildim. "Yanıma prezervatif alacağım. Bu sever sevişmemizin ortasında beni reddetmeyeceğini umarak?"

Anında kulaklarına kadar kızardı. "Seni edepsiz! Ağabeyine ne diyeceğiz"

"Sen de alfasın" başımı yana eğdim. "Neden ona meydan okumuyorsun? Victor o kadar da güçlü bir alfa değil"

"Ama eğer aramı onunla bozmazsam sürümü kurmam gerektiğinde arkamda duracaktır" iç çekti. "Aslında kardeşine göz koyduğumdan beri bana düşman olduğunu düşünüyorum. Bu soğuk savaş gibi"

Gülüp onun saçlarını bozdum. "Victor'un sana bir garezi yok, yemin ederim" onun dudağına eğilmiştim ki gözlerim Mila'yla buluştu. Elindeki kurdeleyi yere düşürünce ses salonda yankılandı. Otabek arkasına dönüp ona bakmak için hamle yaptığında Otabek'i kendime çevirdim.

"O kıza bakarsan gözlerini oyarım Beka"

Ona taktığım lakabı seviyordu. Titrediğini hissettim.

"Kucağımdan inersen... Bi..."

"Tuvalete mi gideceksin?" Diye öngördüm. Başka yerlere bakmaya başladı. "Mmm... Derse altı dakika var... Bence acele edelim"

"Edelim? Biz?"

❄❄❄❄❄❄❄

❧Otabek

"Yu-Yurio! Siktir" gözlerimi erkekliğimi dişleyen Yurio'da çekip sıkıca kapattım. Bana tepki olarak daha da derine almıştı. Bağırıp onun saçlarını tuttum.

Tuvaletin etrafında gezinen birisi var ise, duymaması imkansızdı.

"Ç-çekil artık, geleceğim"

Onu geri çekmek için uzandığımda beni tırmalamıştı, ardından sevecen haline geri dönüp erkekliğimi yaladı. Boşaldığımda sırıtarak beni izleyip dudağının kenarını parmağıyla silmişti.

"Kamptan vazgeçtim" dedim nefeslerimin arasında. "Bugün bana gel."

Yurio kulaklarına varana kadar gülümsedi. "Kesinlikle geleceğim"

"Sana göstereceğim bir şey var" dedim üstümü düzeltirken. "Biraz... Garip olacak"

❧Yuri

Victor'un eline vurup kaşlarımı çattım. Karanlık konferans salonun en arka koltuğunda oturuyor da olsak yakalandığımız an rezillik çıkardı.

Victor beni takmayıp pantolonunu çözmüş ve fermuarını indirip erkekliğini çıkarmıştı. "Gel hadi, söz kimse görmeyecek, lütfen"

Sinirle pantolonumu çözüp biraz aşağı sıyırdım. Bir haftadır bulduğumuz her köşede sevişmeye başlamıştık ve bu gerçekten tuhaf hissettiriyordu.

Beni üstüne çekip erkekliğinin üzerine oturttuğunda bağırmamak için parmağımı ısırmıştım. Bu sefer çok fena canımı acıtmıştı.

Ellerimi Victor'un bacaklarına koyup güç aldım ve kendimi hareket ettirmeye başladım. Ses çıkarma imkanım olmadığı için ona bu yaptığımızı ödetecektim.

Ellerini kalçama koyup hızlanmam için desteklemişti. Kan ter içinde kalmıştım. Başımı ön koltuğa dayayıp tısladım.

Victor cebimdeki paketten mendil çıkarıp kulağıma fısıldadı "Kalkabilirsin artık"

Tısladım. "Bunu ödeyeceksin, anladın mı?" Hışımla kalkıp üstümü çektim ve erkekliğimi düşünmemeye çalıştım. Bencilliği gerçekten canımı sıkmıştı. İç çekip konferansa odaklanmayı denedim.

❄❄❄❄❄❄❄

"Yuuri yapma böyle"

Victor peşimden geldiğinde onu duymamış gibi yürümeye devam ettim. "Planım var dedim. Rahat bırakır mısın artık"

"Affet beni, olmaz mı?" Hızla önüme geçip kollarımı tutmuştu. Elimi kaldırıp onun kollarını indirdim. "İşim var dedim Victor"

Afallayıp benimle ilerlemeyi kesti ve izlemeye başladı.

Adımlarımı hızlandırıp Jean'ın masasına oturdum. "Sanırım akşam size katılacağım JJ"

Jean evinde büyük bir parti verecekti ve ben de davetliler arasındaydım. Ona, özellikle Victor'u çağırmamasını tembihlemiştim. Victor'un izlediğini düşündükçe içimin yağları eriyordu.

JJ gülümsedi. "Gerçekten gelecek misin? Doğru kararı verdin, harika olacak!"

Gözlerim Victor'a bakmak için arkaya döndüğünde olduğu yerden kaybolduğunu görmüştüm. Ardından elimde hissettiğim acıyla inledim.

"Yuri. Bir saniyelik bana eşlik eder misin?" Victor buz gibi sesiyle tısladı. Gözleri JJ'e odaklanmıştı.

"Üzgünüm, görüyorsun konuşuyor...-"

"Kalk hemen!" Sesi bütün yemekhanede yankılanınca herkes bir anda olduğumuz yere döndü. Emrine karşı gelemeyip ayaklanmıştım.

"Bana emir mi verdin sen?" Sinirden masayı tırnaklamıştım.

"Ne bakıyorsunuz, dönsenize yemeğinize" sorumu duymazdan gelip beni çekiştirdi. Yemekhanenin dışına çıktığımızda sırtımı sertçe duvara dayamıştı.

"Az önce yaptığın salaklık da neydi? Benim olmadığım hiçbir yere gidemezsin! Sen benim eşimsin! Ortada sürten fahişeler gibi..." Yutkunup cümlesine devam etmedi.

"Pardon?" Dedim gözlerimi büyüterek. "Devam etsene! Niye susuyorsun!?"

Geri çekilip alnını ovdu. "Öyle demek istemedim. Bu son söylemek istediğim şeydi, affet"

"Ömrümün sonuna kadar başka eş bulamayacak olsam da seni eş olarak kabul etmeyeceğim Victor. Sakın bir daha bana elini sürmeye kalkma!"

Light Pours In | Victuuri & Otayuri ✓Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin