İLK GÜN

8K 338 44
                                    

1 Hafta Sonra

Sabah pis alarmın sesiyle uyandım. Sıcak yatağımdan pek kalkmak istemesemde bugün okulun ilk günüydü. Ve ben Can'ı görecektim. 1 hafta içerisinde sadece 1 gün buluşmuştuk onda da sadece 1 saat dolaşmıştık sonra işim çıktı diye gitmişti. Hızla ayağa kalkıp giyinmeye başladım. (Media)

Giyindikten sonra telefona mesaj geldi.

Gönderen; Can

Aşağıdayım

'Aşoğodoyom' öküz! Siyah sırt çantama defter kalem koyduktan sonra telefonumu arka cebime koydum. Aynaya baktığımda ' çok mu siyah oldu?' Diye düşünmeden edemedim. Amaan boşver! Hızla merdivenleri indim abimgil kahvaltı yapıyordu. Hızla abimin yanına gidip yanağını öptüm "Ben gidiyorum. Can gelmiş." Dedim ve hızla evden çıktım. Hava soğumaya başlamıştı ve ben azda olsa üşümüştüm. Can arabadaydı. Arabaya binip Can'a baktım "Günaydın." Dedim gülümseyerek. O da beni süzdükten sonra memnun olamuş gibi gülümseyip "Günaydın güzelim. Kahvaltı yaptın mı?" Dedi arabayı çalıştırırken. "Hayır yapmadım." 
"O zamam kahvaltı yapıp öyle geçelim okula." Omuz silkerek "Farketmez." Dedim. Ve camdan dışarı bakmaya başladım.

Okula yakın bir kafenin önünde durmuştuk. Şimdi nerden biliyorsun? Falan diyeceksiniz. Eskiden ezikken ağlayarak buraya gelir zaman geçirirdim. Arabadan indik. Can yanıma gelip elimi tuttu. Beraber içeri girdik cam kenarı bir boş masa görünce oraya doğru ilerlemeye başladık.

Masaya oturduğumuzda garson geldi. Can'la birlikte kahvaltı tabağı istedik içecek olarak ben portakal suyu Can ise çay istemişti. Can "Gitmediğine çok sevindim bir an sen gitceksin ve bir daha göremiyeceğim diye korkuyodum." Dedi. Can'dan böyle bir açıklama beklemediğim için şaşırmıştım. Sonuçta o tehlikeli ve korkusuz biri. Cevap verecekken garson siparişleri getirmişti. Garson gittikten sonra Can'ın masanın üstündeki elini tuttum "Can... yani... artık korkmana gerek yok bak ben gitmedim ve hâlâ burdayım zaten seni ve kardeşlerimi bırakmaya hiç niyetim yok." Tebessüm edip yemeğini yemeye başladı bende hemen tabağıma gömüldüm.

Portakal suyumun son yudumu aldıktan sonra Can hesabı ödeyip gelmişti beraber kafeden çıktıktan sonra okula doğru gitmeye başladık.

Okula geldikten sonra arabadan indik ve beraber sınıfa çıktık. Sınıfa girdiğimizde herkes birbirine sarılmış hasret gideriyodu. Tuhaf olan şuki Ömer Kayra'ya sıkıca sarılıyordu oysaki daha dün akşam birlikteydik. Can'la onların yanına gittiğimizde Ömer Kayra'yı bırakıp bana sıkıca sarıldı Can Ömer'i itip "Yavaş ol. Ona sadece ben sarılabilir kokusunu sadece ben içime çekebilirim." Dedi sert sesiyle. Ömer korkmuş şekilde Can'a baktım "Valla sadece sarıldım enişte ama söz bundan sonra onu da yapmam." Sonra elini kalbinin üstüne koyarak "Pelin bizim dünya ahiret bacımızdır." Dedi. Hepimiz Ömer'e sanki 'Ben renkli sıçıyorum.' Dermiş gibi baktık. Selinay kafasına bir tane geçirip "Kendine gel sen keko değilsin sen Ömer Aksoy'sun." Dedi. "Ya Ömer ne oldu sana birden duygu patlaması yaşadın hadi tamam Kayra'yı anladık ya beni daha bu sabah gördün." Dedim. Ömer masumca bakıp "Valla Pelinkuşum bir an herkes sarılınca bende gaza geldim." Dedi. Ona bir şey demeden sırama oturdum. Can'da yanıma oturduktan sonra içeri hoca girdi ve yoklamayı almaya başladı.

"Ayşe Güler

Ömer Aksoy

Ceyda Aktaş

Barış Avcı

Hakan Peltek

Okan Taş

Selinay Öztürk"

Ay beni eskiden üstlerdeydim şimdi bir türlü sıra bana gelmedi.

" Ateş Yılmaz

Buse Şahin

Salih Çakır

Can Yücel."

E yuh ama! Can bile okundu.

" Uraz Duman

Pelin Su Seyhan."

Ben ne zaman Uraz'dan sonra oldum. Neyse okunduya sorun yok.

Yoklama bittikten sonra hoca kendini tanıttı ve serbest bıraktı bende arkamı dönüp Okan'gille konuşmaya başladım.

⏳⏳2 Ders Sonra⏳⏳

Hep birlikte kantinde oturmuş kahve içiyorduk. Daha doğrusu ben çikolatalı süt içiyorum. Diğerleri kahve. Karşı masaya Uraz oturdu ve tip tip bakmaya başladı.

Te allahım ya!

Lavaboya gitmek için ayağa kalktım. Can bana baktı "Lavaboya gidiyorum." Kafasını olumlu anlamda salladı. Lavaboya geldim. İşimi gördüğümde elimi yıkayıp lavabodan çıktım. Can telefonla konuşuyodu bende kulak misafiri oldum.

"Efendim baba."

"..."

"Baba... okuldayım."

"..."

"Gelemem. Cem'e söyle o gelsin ben gelemem."

"..."

"Evet. Onun için var mı bir diyeceğin."

"..."

"Tamam baba bay bay."

Hızla bizim masaya gidip oturdum. Acaba onun için derken benden mi bahsediyodu? Tabiki benden bahsediyor başka kimden bahsedicek? Can masaya geldi.  O arada zil çaldı hep birlikte sınıfa doğru çıkmaya başladık. Sınıfa geldiğimizde yerlerimize oturduk. Hoca sınıfa geldiğinde kendisi tanıttı ve derse başladı.

Okul çıkışı⏳⏳

Zil çaldığında çantamı topladım sürüce dışarı çıkmaya başladık. Arabalara bindik Can arabayı çalıştırmaya başladı. Can'a dönüp "Can bir şeyler yapalım mı?" Can bana üzgün olduğunu belirten bir bakıs attı. "Üzgünüm güzelim. Ama şirkete gitmem lazım." Gülümseyerek "Önemli değil başka bir zamana artık." Dedim.

Evin önüne geldiğimizde Can alnıma bir öpücük kondurdu "Söz bunu telafi edicem." Dedi üzgün bir sesle. Ona gülümseyerek "Önemli değil sen işine bak biz sonrada gezeriz." Dedim ve arabadan indim. Kapıyı açmadan el salladım ve Selinay'dan aldığım yedek anahtarla kapıyı açıp içeri girdim.

İçeri geçerken bizimkiler oturmuş yemek yiyodu çantamı bir kenara koyup bende yemek yemeye başladım. Yemek bittiğinde çantamı alıp aşağı odama çıktım dolaptan pijama çıkartıp leptobumu alıp yatağa girdim. Ve kore dizisi açıp izlemeye başladım.

Filmin 5. Bölümünü izleyip kapattım. Hem uykum gelmişti hemde yarın erkenden kalkıp okula gitmem lazımdı. Telefona alarm kurup şarja taktım. Yatağıma uzanıp uyumaya başladım...

Bölüm sonu... arkadaşlar bundan sonra bölümler Cumadan Cumaya gelicek. Sizi fazla bekletmemek için bölüm yazıp yayınladım.

Hepiniz öpüldünüz

Vote ve yorum yapmayı unutmayın! 😘😘

Eziğin değişimiHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin