Yorum bırakmayı unutmayınız💕
Jungkook, sevdiğinin güzel saçlarını okşarken Taehyung onun göğsüne uzanmış işaret parmağı ile Jungkook'un koluna belirsiz şekiller çiziyordu. Eve geldiklerinden beri uzanıyor ve düşünüyorlardı. Yaklaşık yarım saat önce yaşadıkları iğrenç an gözlerinin önüne devamlı geliyor, ikisini de üzüyordu.
Jungkook iç çekti ve gözlerini tavana çevirdi. Taehyung onun iç çekişini fark ettiğinde başını kaldırdı ve yüzüne baktı. Jungkook gözlerini ona çevirdi ve güven verici bir şekilde gülümsedi. Taehyung da aynı şekilde gülümsedi ve Jungkook'un çenesine ufak bir öpücük bıraktıktan sonra yeniden göğsüne yattı.
Aradan dakikalar geçtiğinde Jungkook hâlâ tavana bakıyor ve düşünüyordu. Fakat Taehyung çoktan düşünmeyi kesmiş sevdiği adamın göğsünde huzurla uykuya dalmıştı. Jungkook başını eğdi ve ona baktı. Uyuduğunu fark ettiğinde gülümsedi ve çicekler kadar narin yüzünü öptü.
Rahatça uyusun diye usulca altından çekildi ve yastığı başının altına koydu. Taehyung yerini alırken Jungkook koltuğun yanında dizleri üzerinde onu izlemeye başladı. Sevgilisinin elini tuttu ve onu izlerken mırıldandı, "Etrafta devamlı bir sevgili arayışında olan, aşk da aşk diye gezinen insanların bizlere karşı gelmesi garip, değil mi? Hem de sadece cinsiyetimiz yüzünden?"
Elini öptü, "Bizlere karşılar çünkü onlar hayatlarında asla aşık olmadılar." Derin bir nefes aldı, "Ama sen merak etme, korkma. Seninle büyük bir güle tırmanacağız. Belki dikenleri bizi yolumuzdan geri çevirecek kadar acıtacak fakat dayanacağız. Ve en sonunda ikimizde en tepede, burnumuzda güzel bir kokuyla birbirimize sarılacağız. Sen asla merak etme, birbirimizi sevdikten sonra hiçbir şey bizi engelleyemez."
Burukça gülümsedi ve ayaklanarak masanın üstündeki çizim defterini eline aldı. Yanındaki kalemlikten kalemlerini çıkardı ve uçlarını açtıktan sonra en güzel çizebileceği bir yer buldu. Her şeyi hazırladıktan sonra Taehyung'a baktı. Derin bir nefes aldı ve özenle onu çizmeye başladı.
Aradan bir saat geçtiğinde Jungkook iç çekti ve yaptığı çizime baktı. Genellikle çizdiği resimleri beğenmezdi fakat içinde Taehyung olduğunda gözüne şaheser gibi geliyordu. Yeniden incelemeye başladı. Açıkcası, bunu Taehyung'a göstermeye utanıyordu.
O sırada Taehyung gözlerini yavaşça araladı ve tam karşısında sandalyeye oturmuş elindeki defteri inceleyen Jungkook'a baktı. Taehyung saçlarını karıştırdı ve yorgunca esnedi. Başı çok ağrıyordu ve ne ara uyuduğunu bilmiyordu. Ayağa kalktı fakat kalktığı an artan baş ağrısı ile geri oturdu. Jungkook duyduğu sesler ile başını kaldırdı ve koltukta oturan çocuğa baktı.
Taehyung başını ovarken Jungkook yanına geldi. Taehyung başını kaldırdı ve gözleri kısıkken ona baktı. Jungkook olanları anladığında sordu, "Başın mı ağrıyor? İlaçlar nerede?" Taehyung eliyle mutfağı işaret ettiğinde Jungkook vakit kaybetmeden mutfağa doğru ilerledi. Jungkook giderken Taehyung onun arkasından sırtını izliyordu. Jungkook mutfağa girdiğinde Taehyung geriye yaslandı ve evini izlemeye başladı. Gözü masadaki deftere takıldığında kaşlarını çattı. Az önce ne yaptığını merak ediyordu.
Baş ağrısını umursamadan ayaklandı ve defterin yanına gitti. Gördüğü görüntü ile şaşkınca gülümsedi ve defteri eline aldı.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Opere D'arte : Taekook
Fanfiction-Taehyung işitme engelli bir genç, Jungkook her şeye rağmen onun peşinden giden aşık. "Ateşe düşmeden son kez sarılmama izin ver sevgilim. Öyle bir sarılayım ki sana bu son geceymiş gibi. Bu gece kanatlarını sadece bana sar ki huzurla düşler ülke...