24.

178 15 12
                                    

Midemden ağzıma doğru hızlıca süzülen acı safrayı klozet kapağına tutunarak tuvalete çıkarırken, göğüs kafesimin parmaklıkları arasında bir şeyler sürekli kesiliyormuş gibi hissediyordum. Midem tamamen boşalana kadar kustum; kusarken içim çıkarcasına ağladım ve ne yazık ki bu zamanı geri alamayacağım gerçeğini iyice yüzüme çarptı.

Hızlıca duşa girdim, kıyafetlerim sanki leş gibi kokuyorlardı. Bedenimi, neredeyse kaynar sayılacak kadar sıcak suyun altında keselerken sanki derimi soyup fayansa akıtıyormuşum gibi kendime karşı sert bir tutum sergiliyordum. Temizlenmeyecektim. Yaşadığım, nefes aldığım her an boyunca artık kirliydi bedenim.

Banyodan çıkıp üzerimi giyindiğimde Monica eve gelmişti ama Ryan yoktu. Telefonumun salonda olduğunu hatırladım. Kendimi öyle bir eve atmıştım ki eşyalarımın her bir köşeye yayıldığını tahmin ediyordum. Neyse ki ablam telefon karıştıran biri değildi, bu konuda rahat olabilirdim.

Kanepeye geçip yattım. Televizyonda bir dizi açıktı ve bir şeyler oluyordu ama dikkatimi hiçbir şekilde veremiyordum.

"Jessica?" Ablam salona girdiğinde bana şaşkınca bakakaldı. Okula niye gitmediğimi soracağını düşündüm, yine de yüzümdeki ifade her nasılsa bundan vazgeçeceğini de biliyordum.

Dizlerimi göğüslerime kadar çekmiştim, kendime sığınmaktan başka çarem yoktu artık. "Efendim?"

"Ne oldu bebeğim?" Bana doğru yaklaştığında hemen yanıma, koltuğun kenarına oturdu. "Anlat hadi bana. Bir şeyler var sende iki gündür. Sawyer'la mı takıştınız? Yoksa Allison'a mı üzüyorsun kendini?"

Omuzlarımı silktim. Ne diyeceğimi bilmiyordum. Aylardır onun yüzüne bile zar zor bakarken hiçbir şeyi anlatamazdım. "Annemlerin yanına geri dönebilir miyim?" diye sordum, fısıldarcasına.

Buna hemen karar vermiştim. Oraya dönmem belki de her şeyin çözümü olurdu. Belki de bu şehre gelmek benim ilk günahımdı.

Monica buna şaşırdı. Kaşlarının hızla havaya kalktığını gördüm. "Neden? Eğer sorun bizsek özür dilerim, sen okuldasın sanıyordum. O yüzden burada..."

"Sorun o değil, Mon. Sadece... burada yapamadım. Eve geri dönmek istiyorum."

"Pekâlâ." Ablam, elini başıma yerleştirerek başımı okşamaya başladı. Şefkat dağıttığı bedenim onun sevgisiyle birlikte gevşerken, gözlerimden yaşların aktığını hissedebilmiştim. "Yine de eğer anlatmak istersen ben hep senin yanındayım, Jessica. Bunu sakın unutma, tamam mı?"

B L U E B O N E S

HeartbeatsHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin