Müzik: Neon louder
-Kendine geliyor-
-Uyandı uyandı-
Sesler duyuyordum ama kimin sesi olduğunu ayırt edemiyordum.
-Jasmine iyimisin -
Gözlerimi açmayı başardığımda hastanede olduğumu anladım yüzümü buruşturarak konuşmaya başladım-Burda ne işim var, noldu ki bana -
O sırada içeri hemşire ve tahminen orta yaşlarda bir doktor girdi bana bakıp gülümseyerek
-Kendini nasıl hissediyorsun -
Diye sordu
-Ehh işte-
Tekrar gülümseyip bi kaç kontrol yaptı-Bayıldığında başını bi yere çarpmadığın için şanslısın ayrıca bugün çıkabilirsin geçmiş olsun -
Benim yerime Katy teşekkür etti. Hala neden bayıldığımı ne olduğunu hatırlamıyorum.
Yataktan kalkıp gitmek için ayağa kalkarken üstümdeki elbiseyle birşeyler hatirlamaya başladım mmm bi partideydik oynuyorduk ve sonra ben tuvalete gittim peki sonra ne oldu sanırım gerisini hatırlamak biraz zaman alıcak.Eve geldiğimizde çocuklar dinlenmem için beni yalniz birakicaklardi bişey demedim dinlenmektense ne olduğunu hatirlamaya çalisicaktim. Herkes gitmişti fakat Martin kalmıştı, kapıyı açıp içeri girdiğimde o da arkamdan geldi ve kapıyı kapattı.
Ayakkabılarımı çıkarıp kenara fırlattım ve kendimi koltuğa attim aslında üstümü değiştirsem daha rahat olucaktı ama çok üşendim şimdi. Martin'e baktığımda onunda bana baktığını gördüm
-Sorun ne Martin-
-Aslında sorun mu bilmiyorum ama bayıldığında seni tuvaletten çıkarırken elinde bi kağıt vardı -
Hatirlamistim iste herşeyi ama Martin birden durunca endiselenmeye başladım yoksa okudu mu yazanları Devam etmesi için susup konuşmasını bekledim. O da anlatmaya devam etti
-Kağıtta birşey yaziyor mu bi fikrim yok açıp bakmadım ama kağıt hala yanımda-Diyip kağıdı cebinden çıkarttı bana doğru uzattiginda almak için bende elimi uzattım elimin titremesini umursamamaya çalışarak kağıdı aldım. Hiçbirşey demeden avucumun içine alıp sıkmaya başladım.
-Ben artık gideyim sende dinlen sonra görüşürüz-
-Sen bilirsin, görüşürüz -
Tam kapidan çıkıcakken
-Martin-
Diye seslenip durmasını sağladım bana doğru döndüğünde
-Teşekkür ederim-
Dedim oda gülümseyip
-Önemi yok -
Diyip yürümeye başladı.Bende içeri girip kapıyı kapattım ve odama çıkıp dus aldim biraz rahatlamaya çalıştım, duştan çıkıp üstümü giyindim ve yatağa girip uyudum. Uyandığımda okula biraz geç kalmıştım hemen kalkıp hazırlandım ve evden çıkıp hızlı adımlarla okula yürümeye başladım okula vardığımda bahçede kimse yoksu derste olmalılar hızlıca binadan içeri girip sınıfa yöneldim kapıyı çalıp içeri girdiğimde öğretmen ders anlatıyordu dersi bölmüştum. Özür dileyip yerime geçtim.
-Kızım nerde kaldın ya gelmiyceksin sandım -
Elsa'nin yakinmasina gülerek cevap verdim
-Uyuya kalmışım -
-Uyuyan güzel-
Diyip gözlerini devirdi ve önüne döndü bende dediği şeye gözlerimi devirdim.Birisinin bana baktığını hissedince etrafıma bakicaktim ki o kişinin Martin olduğunu fark ettim bişey demeyip sadece gülümsedim o da gülümseyip kafasını öğretmene doğru çevirdi Son derste bitmişti ve ben hiçbirini düzgünce dinleyememistim. Şimdi de hep beraber eve gidiyorduk
-Hafta sonu bişeyler yapicaz diyi mi -
David'in sorusunun cevabını bende merak ettim çocuklar plan yapmışlarmiydi acaba
-Aslında yani Jas sanada uyarsa sizin şu kullanmadığınız dağ evine mi gitsek ki diye düşündüm-Katy'nin söylediği aslında iyi fikirdi ama iki yıl sonra tekrar oraya gitmeyi istediğimi de pek sanmıyorum. Ama Katy çok hevesli gorununce kiramayip mecbur kabul ettim
-tabi uyar-Diyip zoraki gülümsedim. Diğerleri de onaylayinca kaçışımın olmadığını anladım. En azından bu sefer yalnız olmayacaktim, umarım hafta sonumuz güzel geçer.
•SB.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
ŞAFAKTAN GÜN BATIMINA
Mystery / Thriller-Sen iyi olan hiçbir şeyi haketmiyorsun sen acı çekmeyi, ölmeyi hakediyorsun- Diyip büyük bi öfkeyle tokat attı başım sola doğru döndü kulağım çınlıyordu. -Ama sende yakınını, her şeyini kaybetmenin ne demek olduğunu öğreneceksin-