İyi okumalar...
*
*
*~
Asfalt yolda topuklularinin sesi eşliğinde kendisini bekleyen mercedese doğru ilerledi. Her ne kadar ayakları geri geri gidiyor olsa da.
Kapıyı açıp kendini içeri attı ve tuttuğu nefesini hızla bıraktı.
Karnı ağrıyordu elleri ve bacakları titreyip duruyordu.
Hâkim olamıyordu kendine.
Sol tarafından gelen boğaz temizleme sesiyle başını oraya çevirdi.
Bir adam küçük bir tebessümle kendisine bakıyordu.
- Merhaba, ben Luis.
Adam elini kıza doğru uzatmıştı.Gözleri kendine doğru uzatılan ele kaydı ve yavaşça elini kaldırıp adamın parmak uçlarından tutarak sıktı ve geri çekip dizlerinin üzerine koydu.
-Gece size eşlik edicem. Korkmanıza gerek yok yalnız kalmayacaksınız. Yani öyle umuyorum.
Derin bi nefes alan kız zorla konuştu
-Bunu yapmak istemiyorum.
Adam başını öne eğip güldü ve bakışları tekrar kızı bulduğunda oldukça ciddi görünüyordu.
-Bildiğim kadarıyla buna mecbursunuz. Ah keşke sizin keyfinize kalsaydı. Öyle değil mi?
Adamın sözleriyle kız daha çok sinirlendi.
Ve başını cama doğru çevirdi.
Hızla akıp giden yolu izlemeye başladı.-Umarım hazırsınızdır çünkü çok az kaldı ve bu işi kusursuz yapmamız gerek.
Kız cevap vermedi sadece titremelerine engel olmaya çalışıyordu.
Hazır değildi. Asla olmayacaktı. Korkuyordu ve bu lanet duyguya engel olamıyordu.Araba durduğunda titrekçe nefesini saldı.
Başını yanındaki adama doğru döndürdü, o da kıza bakıyordu.
Kısacık bakışmanın anlattığı çok şey vardı.
Adam arabadan inmişti ama kız hala olduğu yerde oturuyordu. Avuçları terlemişti. Gözlerini kapatmıştı ve sakinleşmeye çalışıyordu.
Birden tüm bedenine hücum eden ve sanki her yerine iğne batırılıyormuş gibi hissetmesine sebep olan soğuk havayla artık dönüşü olmadığını çok iyi anladı.Bir ayağını zeminle buluşturdu ve kapısını açan az önce yanında oturan adamın uzatmış olduğu eli tuttu ve arabadan indi.
Büyük aynı zamanda gösterişli bir villanın önündeydiler.
Yüzüne tokat gibi çarpan soğuk hava ve havuzdan yansıyan ışıkla tedirginliği sanki daha da ortaya çıkmış gibiydi.
Adam hala kızın elini tutarken hafifçe yaklaştı
- Hey sakin ol. Şu suratını hemen düzelt ve gülümse tamam mı sadece gülümse.
Gözlerini evden alıp adama çevirdi.
Nick 'in aksine daha sıcak daha samimi bakışları vardı ve sanki güven saçıyordu.
Buna aldanmaktan başka çaresi yoktu.
İstemesede birisine güvenmeliydi.- Pekala, hadi yapalım ve biran önce bitsin.
Dedi kız ve yüzüne minik bir gülümseme ekledi.
Adam da gülümsedi ve
-Güzel, işte böyle.
Diyerek geri çekildi ve kapıyı kapattı.Kız önden o da bir adım arkasından gidiyordu. Korumaların olduğu kapıya geldiklerinde adamlar kızı önce süzdü ve sonra geri çekilip kapıyı açtılar.
Adamların rahatsız edici bakışlarına içinden fazlasıyla söven kız bu gecenin uzun olacağını hissetti.Kocaman bir salona doğru yöneldiler ve kız bir adamı gördü.
Hafif beyazlamış saçları geriye doğru iyice taranmıştı dirseğinden itibaren havada duran kolunda altın bir saat takılıydı. Konuklarının ayak sesleriyle elinde tuttuğu içki bardağını yavaşça çaprazında duran siyah cam sehpaya koydu.
Ayağa kalkıp arkasına döndü ve kollarını hafifçe iki yana açtı.
- Ahh kimleri görüyorum.
Böyle güzel bi bayanın evimde olması ne büyük bir onur.
Gülerek söyledikleri karşısında kız da zoraki gülümseyerek
-Teşekkür ederim. Bende sizin gibi başarılı bir iş adamıyla ortak olacağım için onur duyuyorum. Ah tabi olursa.
Dedi.
Adam dikkatlice kızı süzdü ve gülümseyerek cevapladı
-Elbette. Ama bunları sonra konuşalım. Lütfen şöyle geçin bana yemekte eşlik etmenizi istiyorum.
Kıza yol vererek önden gitmesine sebep olan orta yaşlardaki adam Luis 'i yeni fark etmişti.
Gülümseyen suratı eski düz halini aldı ve arkasını dönerek kızın peşinden gitti.
Üçüde masanın yanına geldiklerinde adam Luis den önce davranarak jasmine in sandalyesini çekti ve oturmasına yardımcı oldu.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
ŞAFAKTAN GÜN BATIMINA
Mystery / Thriller-Sen iyi olan hiçbir şeyi haketmiyorsun sen acı çekmeyi, ölmeyi hakediyorsun- Diyip büyük bi öfkeyle tokat attı başım sola doğru döndü kulağım çınlıyordu. -Ama sende yakınını, her şeyini kaybetmenin ne demek olduğunu öğreneceksin-