The Contract

Bölüm 23: Bu ne korkusu

Chaeyoung'un Ağzından

"Twice neden sahnede ağladı?" Videomuzu izlerken yorumları okuyordum. Güldüm.

"Hadi ama, gülmeyi kes!" Nayeon sızlandı. Videoda ağlayan suratı gözüküyordu.

"Yani hepiniz ciddi bir şekilde yaralandığımı mı sandınız?" Yine güldüm. Menajer onlara bana araba çarptığını söylemiş ama bu aslında yan aynasıydı. Sadece ayağım burkulmuştu.

Çok endişelendiklerinden sahnenin bitişinde ağlamışlardı.

"Ya! Cidden öleceksin sanmıştık!" Nayeon unnie beni azarladı. Jeongyeon kafama vurdu ve bana aptal dedi.

Cidden mi? Grubun ebeveynleri gibiler.

Hepsine baktım ama...Mina yoktu.

Aniden onu göremeyince hayal kırıklığına uğramıştım, hala kızgın mıydı? Mina...

Mina'nın Ağzından

"Mina..." Seslenişini duymuştum ama arkamı dönmemiştim. Daha önce hiç bu kadar incinmemiştim. Peluş oyuncak değer verdiğim bir hatıraydı, onun için başka bir şey olsa da.

Başından beri biliyordum ama çok acıtıyordu.

"AH!" Arkamı döndüğümde onu görmüştüm...araba çarpmıştı.

Şimdi koridorda bekliyordum. Onun suratına bakamam. Yaralanması benim hatamdı. Göğsüm acıyordu ve nefes alışım zorlaşmıştı.

Çok bencildim, beni geri sevmesini istiyordum. Bu çok açgözlü olduğum için bana bir cezaydı. Sadece her zaman...her yıl, sadece ona bakmıştım.

Ağlamak üzereyken birden kapı açılmıştı. Bu Chaeyoung'du ve koltuk değneğiyleydi.

Kötü bir şeyi olmadığını görünce rahatlamıştım ve göz yaşlarımı hissetmiştim. Bana sarıldı.

"Üzgünüm, ağlama." Göz yaşlarımı sildi ve diğer elini belime koydu.

O zaman anlamıştım, geri sevilmeden yaşayabilirdim ama o olmadan yaşayamazdım.

"Mina, hiçbir şey olmamış gibi davrandığım için özür dilerim. İtirafını ciddiye aldım." Chaeyoung bana bakarken aniden söyledi, "Bunun hakkında düşündüm..."

Kalp atışlarımın sesi davul gibiydi. Beni reddetmesini duymayı henüz istemiyordum. Lütfen hayır, sadece hayır.

"Minari, bunca zamandır seni bir unnie olarak gördüm." dedi, "Ama bir süreliğine, bir çok şey değişmişti ve anladım ki... sana aşığım."

Kalp atışlarım hızlanmıştı ve kafam bulutlardaymış gibi hissediyordum. Beni sevdiğini mi söylemişti? Chaeyoung'um bana aşık olduğunu mu söyledi?

Yıllardır sevdiğim kişi?

Ona baktığımda, gözlerinin bende olduğunu gördüm. Yavaşça dudaklarımız birbirine değmişti. Bunca zamandır paylaştığımız tüm öpücüklerden daha farklıydı.

Yani bu karşılıklı aşk hissi miydi?

Tamamlanma, mutluluk. Onun için ağladığım her şey bu tamamlanmayı hissetmem için yapılmış gibi hissettiriyordu. Kollarını etrafıma sararken tenlerimiz birbirine değmişti. Ellerimi boynuna koyarken tüm vücudum ısınmıştı.

"Ack." Birden sızlanınca öpüşmemiz kesilmişti. "Yaralı ayağıma vurdum."

Sadece güldüm ve ona sarıldım, Chaeng'imin alnını öptüm. En çok değer verdiğim kişi, Chaeyoung. Ona sıkıca sarıldım, "Seni seviyorum, Chae."