SENSİZ

5.BÖLÜM-ÖPÜCÜK

5.BÖLÜM

Merhaba Sensiz Ailesi :) Çok sık bölüm paylaşamadığımız için üzgünüz belirli sebeplerimiz var :)) Yeni bölüm sizi bekliyorlar :) Multimedyaya göz atmayı unutmayın :))) İyi okumalar! :))))

   Dersler gün boyu çok sıkıcı geçti. Çoğu sözel derslerdi ve ben çoğunlukla uyukladım. Zaten hiç arkadaşım olmadığı için dışarı falan da çıkmıyordum. Bu akşam Sinem’i arasam iyi olucaktı. Zaten şu hayatta edindiğim tek düzgün arkadaşım oydu. Onu da kaybetmek istemiyordum. Bunları düşünürken karnımın acıktığını farkettim. Kantine giderken bir yandan da etrafı inceliyordum. Sanırım Burak bugün okula gelmemişti. Gelse en azından yanıma uğrardı değil mi? Sorunun cevabı ‘hayır’ tabikide uğramazdı. Sonuçta çocuğun sevgilisi var ne diye benim yanıma uğrasın ki. Ben bu düşüncelerle boğuşurken görüş alanıma boya küpü bir yelloz girdi. Ona ‘ne var’ gibisinden bir bakış attım. Ya da attığımı sandım çünkü bu yelloz üzerime doğru gelmeye başladı. Bir yandan da ciyak ciyak bağırıyordu.

‘’Senin bugün benim sevgilimin arabasında ne işin vardı yeni kız?’’

‘’Ayy bu muydu yani hiç çekemicem şimdi seni. Biz onla üvey kardeşiz, hatta kardeş mardeş değiliz hiç bi kan bağı yok aramızda’’ Bunu demeliydim belki ama demedim. Çatlasın kıskançlıktan pis sürtük. Onun yerine ‘’Neden gidip sevgiline sormuyorsun?’’ dedim.

Bunun yüzü bi asıldı bak şimdi kesin Poyraz’a sordu ama o cevap vermedi. Bu elindeki cam kola şişesiyle üstüme gelmeye başladı. ‘’Bana bak kızım akıllı ol, benim düşmanım olmak istemezsin.’’

Gerçekten mi sürtük? Gerçekten mi?

Gülümseyerek ‘’Bence yeni tehditler öğrenmelisin. Bunlar hiç işe yaramıyor çünkü.’’ Dedim. Bu söz bizim sürtüğü daha çok sinirlendirmiş olacak ki, tam o elinde ki şişeyi yüzüme boşaltacakken bir anda durdu. Arkama doğru kısa bir bakış attı. O an orda kim olduğunu çok merak ettim. Daha sonra arkasını dönüp hızlı hızlı gitmeye başladı. Bende arkasından bağırdım.

‘’Ne oldu sürtük yoksa şişeyle daha farklı şeyler yapabileceğini mi farkettin?’’ O sırada etraftan birkaç kişinin bu sözüme güldüğünü gördüm.

Ben de tam yüzümde koca bir sırıtışla sınıfa doğru ilerleyecekken birisi tarafından aniden çekildim. Dönüp baktığımda piç bir şekilde sırıtan Poyraz ile karşılaştım. ‘’Ne oldu az önce?’’

Kolumu ondan çektikten sonra ‘’Senin yapışık sevgilin bizi görüp yanlış anlamış.’’ Dedim. Eliyle ensesini ovmaya başlayınca gözlerimi ondan kaçırdım.

‘’Evet duydum.’’ Bu sefer eliyle çenemi tutup ona bakmamı sağladı ve ‘’Şişeyle ilginç şeyler yapmak mı?’’ Göz kırptı. ‘’Fikirlerin hoşuma gitti.’’

Elimle çenemde ki elini ittikten sonra tekrar ona baktım. ‘’Senin kırıklarınla uğraşmak istemiyorum. Gelir gelmez düşman kazandım sayende. Mümkünse okulda yan yana gelmeyelim biricik kardeşim.’’

Ağzını açıp bir şey söyleyecekken bir anda durdu. Aynı anda bende belimde bir el hissettim. Bu el Poyraz’ın çenemi kavrayan elleri gibi yumuşak değil, daha sertti. Arkama dönüp Burağa gülümsedim. O da bana gülümsedi sonra Poyraz’a baktı. ‘’Bir sorun mu var?’’